"denetlemek" - Traduction Turc en Arabe

• للإشراف
• الإشراف
• للإشْراف على

Bu strateji değil yalvarma bunun için de seni denetlemek zorunda kalacağım.
انها ليست استراتيجية، انها صلاة, وهذا هو السبب اني مضطر للإشراف عليكي.

Evet, Tanrı'ya şükür ki sen, öpüşmelerini denetlemek için buradasın.
نعم، الحمد لله على وجودك هنا للإشراف على القبلة.

Ne olursa olsun. Tek düşünebildiğin denetlemek.
حتى و لو كل ما تستطيع التفكير فيه هو الإشراف

Hemşireleri denetlemek ve Dr. Fortunati'ye asistanlık yapmak.
الإشراف على الممرضات و مساعدة الطبيب "فورتشوناتي".

Görevi böylelerini denetlemek olan özel ajanlar yok mu?
لَيستْ وكلاءَ خاصّينَ هناك الذي هَلْ يُصمّمُ للإشْراف على هؤلاء الناسِ؟

Alıcılarım bekliyor. Müzayedeyi denetlemek için bizzat kendim geldim.
لديّ مشترين بالإنتظار أتيتُ إلى هنا شخصيّاً للإشراف على المزاد

Bu federal görevi denetlemek üzere görevlendirilen bir federal ajan olarak ben de bu sandalyeden gözlerim kapalı şekilde izleyip güneşin altında buzlu kahvemin tadını çıkartacağım.
و كعميل فدرالي مكلف للإشراف على هذه الوظيفة الفدرالية سوف ألاحظ من هذا الكرسي

Ben bir kümes hayvanları uzmanıyım, yani denetlemek için buradayım.
أنا متخصص دواجن و أنا هنا للإشراف

Buraya, Polis Şefi seçimini denetlemek için gelmiş bulunmaktayım.
جئت إلى هنا... للإشراف على إنتخابات قائد الشرطة المقبل.

Bölüm'ü denetlemek için bizzat başkan tarafından görevlendirildim.
تم تفويضي من قبل الرئيسة نفسها "للإشراف على "الشعبة

Yönetimimizdeki bazı değişiklikleri Delos adına denetlemek için burada.
للإشراف على تحول معين في إدارتنا

Sen de soruşturmayı denetlemek için gönderildin.
وتّم إحضارك إلى هنا للإشراف.

Julianne Simms, geçici olarak serbest bırakılmış ve hâlen tutuklu olan bu şahsı denetlemek üzere, seni Federal Şerif yardımcısı olarak tayin ediyorum.
جوليان سيمز)، بصفتي مارشالاً، أنتدبكِ) .للإشراف على السجين تحت إطلاق السراح المؤقّت

Ve ben de denetlemek için orada bulunacağım.
للإشراف متواجدة وسأكون

Ahmedi'nin yakalanmasını ya da öldürülmesini denetlemek için odamda kalmayı yeğledim.
اخترت البقاء في مكتبي (للإشراف على القبض على (أحمد الأحمدي أو قتله

- Senin görevin buradaki güvenlik sistemlerini denetlemek değil mi?
-وظيفتكَ الإشراف على أنظمة الأمن هنا، أليس كذلك؟

Beni denetlemek için mi gönderildiniz?
أرسل الأمراء لك الإشراف البيانات؟

Biz sadece denetlemek için buradayız.
نحن هنا من أجل الإشراف فقط

Sürekli bahsettiğin gibi, Tullius sürekli olarak belirli saatte, işleri denetlemek için pazara gelmiyor mu?
حيث تقُوم بذكر (توليوس) عندما بَتردد في ساعة ما, من اجل الإشراف علي مَخاوفهِ.

Buzda bir eğitim çalışmasını denetlemek için buraya geliyordum.
كُنْتُ فى طريقي الى هنا للإشْراف على مناورة تدريبية على الثلجِ