Deniz Aslanları ben olmadan da iyi olacaklar, tamam mı? | Open Subtitles | اسود البحر سوف يكونوا على مايرام بدوني ، مفهوم ؟ |
Bizden nefret eder. Deniz Aslanları'ndan. | Open Subtitles | الان هي مكروهه احدى اعضاء فريق اسود البحر الكريهات |
Ama o zamana dek yeteneklerini kullanmak istersen, Deniz Aslanları'nda yerimiz var. | Open Subtitles | لكن اذا كنت تريدين ان تحافظي على مهارتك حتى ذلك الوقت عليك الانضمام لفريق اسود البحر |
Deniz Aslanları, en sevdikleri yemeği bulmak için yarı suda yaşayan çoğu akranından daha derinde avlanır. | TED | للعثور على طعامها المفضل، تصطاد أسود البحر على أعماق أكبر كثيرًا من نظائرها من البرمائيات. |
Avlanma topraklarına ulaşınca, avlarını bulmak için Deniz Aslanları üstün görüşlerine güvenirler. | TED | بمجرد وصول أسود البحر إلى منطقة صيدها، تعتمد على رؤيتها الثاقبة للعثور على فريستها. |
Yani burası gerçek bir çöl, Sadece penguenler için değil Deniz Aslanları ve deniz iguanaları içinde. | TED | إذن فسيكون الحال كما لو أن الجزيرة صحراء قاحلة ليس فقط لطيور البطريق و الفقمات و الإغوانا البحرية |
Deniz Aslanları dalgaların altında inanılmaz dayanıklı avcılar. | TED | فتحت الأمواج يكون أسد البحر صيادًا ذا قوة تحمل مدهشة. |
Aslına bakarsan, Deniz Aslanları'nın antrenmanlarına gideceğim. | Open Subtitles | في الحقيقة انا ذاهبة الى تدريب اسود البحر |
Şimdi gidip Deniz Aslanları'nla yap bunu. | Open Subtitles | الان دربي فتيات اسود البحر الصغيرات هكذا |
Eğer en iyi hâliniz buysa, Deniz Aslanları'ndan olmayı yeğlerim. | Open Subtitles | انا افضل ان اكون من اسود البحر اذا كان هذا كل مالديكم |
Örneğin, Deniz Aslanları'nın kaptanı olamadığı için üç gün boyunca ağladı. | Open Subtitles | مثلا عندما لم يتم اختيارها قائدة لفريق اسود البحر بكت لمدة ثلاثة ايام |
Yani, Deniz Aslanları olmayacak mıyız artık? | Open Subtitles | تقصدين اننا لن نكون اسود البحر مرة اخرى ؟ |
Deniz Aslanları, All Star olabileceklerini düşünüyorlar ve kedicik de beni aldatman için seni kullanıyor. | Open Subtitles | اسود البحر الان يظنون انهم فريق كل النجوم تلك الفتاة فقط تستخدمك لكي تؤذيني |
Deniz Aslanları'nın, Ruh Şampiyonası'nda olduklarını düşünmek beni hasta ediyor. | Open Subtitles | فكرة ان اسود البحر في بطولة الروح تجعلني امرض |
Deniz Aslanları'nı olmadıkları bir şeye dönüştürmekten vazgeç. | Open Subtitles | توقفي عن محاولتك جعل اسود البحر شيئاً بعيداً عنهم |
Deniz Aslanları yüzlerce metre derinlikte en iyi şekilde görebilmelidir. | TED | ولكن أسود البحر تحتاج لأفضل رؤية ممكنة على عمق مئات الأمتار. |
Deniz Aslanları bıyıklarının yönü üzerinde tam kontrole sahiptirler, dümdüz ya da 90 derecelik bir açıda durabilirler. | TED | تمتلك أسود البحر تحكمًا توجيهيًا تامًا بهذه الشوارب، التي قد تنبسط على وجهها أو تبرز إلى الخارج بزاوية 90 درجة. |
Deniz Aslanları kendilerini Corona Del Mar sahillerine attıklarında... kimse birşey yapmamıştı. | Open Subtitles | هل تتذكر عندما قامت أسود البحر بانتحار جماعى عند شاطىء كورونا ديلمار ـ ـ ولم يتحرك أحد لنجدتها؟ |
Genç Deniz Aslanları bir ya da iki yaşına geldiklerinde sosyal ve avlanma becerilerini geliştirmek için eğitim alanına gelirler. | Open Subtitles | عندما أسود البحر الصغيرة بعمر سنة أو سنتين، يأتي الصغير إلى ساحة التدريب للمهارات الإجتماعية ومهارات الصيد |
Deniz Aslanları, kıtaya eziyet eden film ekiplerinin artıklarını yiyerek yaşar. | Open Subtitles | هذه الفقمات تعيش عبر أكل مخلفات طواقم التصوير المُختلفة التي تملئ القارة |
Deniz Aslanları bu yırtıcı sürüngenleri kabulleniyor. | Open Subtitles | أسد البحر هذا يقبل هذه السحالي المتتطفلة |
Gün batımında, Deniz Aslanları gibi seviştik. | Open Subtitles | وعند المغيب، مارسنا الجنس كثعالب الماء. |
Galapagos Deniz Aslanları, Kaliforniya deniz aslanlarıyla akrabadır,.. ...buraya Kuzey'den gelirler. | Open Subtitles | أسود بحر غالاباغوس تتعلّق بأسود البحر الكاليفورنية ، جاؤوا هنا من الشمال |