"denizden" - Traduction Turc en Arabe

    • من البحر
        
    • بحراً
        
    • على البحر
        
    • سطح البحر
        
    • البحر إلى
        
    • وبحراً
        
    • مِنْ البحرِ
        
    • مسلحة عن طريق البحر
        
    • من جهة البحر
        
    • عبر البحر
        
    • يستخرج من
        
    • البحر الى
        
    Onun egemenliği bir denizden bir denize Fırat'tan yeryüzünün uçlarına dek uzanacak. Open Subtitles ـ وسلطانه من البحر الى البحر و من النهر الى اقاصي الارض
    Kayalık bölgede çok az ürün yetişebiliyor ve denizden korunabilmek bile mücadele gerektiriyor. Open Subtitles محاصيل قليلة تنمو في تلك الارض الصخرية. وحتى النجاة من البحر هو كفاح.
    15 Haziran 1944'te denizden ve havadan yapılan beş günlük yoğun bombardımanın ardından Amerikan birlikleri karaya çıktı. Open Subtitles فى الخامس عشر من يونيو 1944 وبعد خمسة أيام من القصف العنيف بحراً وجواً أجتاحت القوات الأمريكية شواطئ الجزيرة
    Hala birkaç zırhlı gemimiz var ama havadan veya denizden saldırı gücümüz çok az. Open Subtitles ما زال لدينا بعض السفن الحربية ولكن لدينا أفضلية قليلة جواً أو بحراً
    denizden kaçırdığı hızlı bir bakış... ve onu görecekti. Open Subtitles ويلقى نظرة سريعة على البحر ويراها وعندها يقف مدوهشاً ..
    Dev kalderaları denizden bir mil kadar yükseğe uzanıyor ve yeşil bitki örtüsü ile kaplı. Open Subtitles هي مخلافات بركان عملاقة مازالت تقف لأكثر من ميل فوق مستوى سطح البحر وملفوفة بالنباتات
    Dişi deniz kaplumbağaları yılda bir kere kumda bir çukur kazıp yumurtalarını bırakmak için ekvatoral denizden volkanik adanın cayır cayır yanan sıcak kumsalına sürünerek çıkar. Open Subtitles مرة واحدة فى السنة ،تزحف الأنثى خارج البحر إلى رمال الشاطئ الحارقة لجزيرة بركانية لكى تحفر حفرة فى الرمال
    denizden suyu alırız ve basınç uygularız. TED نأخذ المياه من البحر ونطبق عليها الضغط.
    Her yıl denizden çıkarılan, Çin'in insan ağırlığına eş değerdir. TED وهذا يعادل الوزن البشري في الصين يستخرج من البحر كل عام.
    # Neden insanlar denizden döner # # bilmem # Open Subtitles لا اعرف أبداً لماذا الرجال لا يعودون من البحر
    Belki denizden ama Almanlar aramızda kalır. Open Subtitles ربما من البحر, عبر خط الحديد للمباسي ولكن هذا سيضع الالمان بيننا وبينهم
    Tüyleri yolunmuş kuş sürüsü gibiydiler sanki oraya denizden esen sıcak beyaz rüzgarla getirilmişçesine tel örgüye atılıyorlardı. Open Subtitles و جاءوا بإندفاع تجاه السور كأن الرياح قد أطلقتهم هناك بواسطة رياح ساخنة من البحر
    Düşmanı adanın yakınında kıstırmalıyız ve havadan ve denizden kıskaca almalıyız. Open Subtitles يجب أن نصدّ العدو عن الجزيرة ونحكم قبضتنا بحراً وجواً
    Afrika Kıtası'nın etrafını dolaşarak bir sene süren bir yolculuktan sonra, denizden ya da Türklerin yolu, hristiyanlara kapatmış olduğu, karadan. Open Subtitles إما بحراً ، عن طريق الابحار ...حول أفريقيا و تستغرق هذه الرحلة سنة أو براً ، و لكن الأتراك أغلقوا هذا الطريق ، أمام جميع المسيحيين
    denizden çıkışın tek yolu var. Open Subtitles ـ ثمة طريق واحد للخروج من (هونغ كونغ) بحراً ـ حقاً؟
    Venedik denize bağımlıydı ve bu da onu denizden gelen saldırılara karşı savunmasız yapıyordu. Open Subtitles فينيسيا التي تعتمد على البحر عرضة دوما للهجوم من ناحيته لذا فإن آلة جديدة
    Yunanistan'ın en yüksek noktasıdır, denizden yaklaşık 3,000 metre yükseklikte, doğaüstü güçler için biçilmiş kaftandır. Open Subtitles انه أعلى قمم اليونان يرتفع حوالي ألف متر عن سطح البحر ويعد مكان طبيعي للقوي الغير طبيعية
    Ve yaklaşık 400 milyon yıl önce ilk omurgalılar denizden karaya çıktılar. Open Subtitles آنذاك ، منذ حوالي 400 مليون سنة مضت، الفقاريات الأولى قاموا بالرحلة من البحر إلى الأرض.
    Ellerindeki herşeyle bize saldıracaklar Havadan ve denizden. Open Subtitles سيهاجموننا بكل أسلحتهم جواً وبحراً
    Yağmur yağmasa bile iğne yapraklar denizden gelen sisin içindeki nemi emebilir. Open Subtitles وحتى اذا لم تهطل الأمطارِ الإبر الصنوبرية يُمْكِنُ أَنْ تَنتزعَ الرطوبةَ مِنْ الُضبّابُ المتبخر مِنْ البحرِ.
    Lucian, yedek bölüğümüzü denizden, Brolo'ya Alman hatlarının gerisine çıkarmamız gerekiyor. Open Subtitles لوشيـن" أريدك منك أن ترسل" ... كتيبة مسلحة عن طريق البحر "للوصول للأعلى هنا فى "بورلـو خلف خطوط العدو
    denizden o sahile çıkmayı imkansız hale getiren koyduğumun savaş gemisi. Open Subtitles سفينة حربية لعينة سوف تمنع أي اقتراب لذاك الشاطئ من جهة البحر.
    Donmuş denizden karaya doğru uzun bir yola koyuldular. Open Subtitles وقد انطلقوا في رحلةٍ طويلةٍ مضنية عبر البحر المتجمد تلقاء اليابسة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus