"derinliklerinden gelen" - Traduction Turc en Arabe

• من أعماق

Uzayın derinliklerinden gelen buzdan dev asteroitler gezegene su getirdi ve ilk okyanuslar oluştu.
شهب ضخمة من الجليد جلبت المياه من أعماق الفضاء،

Tanrıya şükürler olsun hiçbir sistem kalbimizin derinliklerinden gelen iyiliğe açılma arzumuzu, şefkate ve kötülüğe karşı koyma kapasitemizi yok edemez.
الحمد لله، لا يمكن لأيّ نظام أن يلغي رغبتنا بالانفتاح إلى الخير، والتعاطف، وقدرتنا على مجابهة الشر، والتي تنبع جميعها من أعماق قلوبنا.

Adaları neredeyse ekvator üzerinde olmasına rağmen okyanusun derinliklerinden gelen soğuk su akıntıları nedeniyle buradaki deniz sürekli soğuktur.
بالرغم من أن هذه الجزر تمتد تقريباً على خط الإستواء بالضبط فالبحر هنا بارد بشكل دائم بسبب التيار البارد الذى يأتى من أعماق المحيط

Cehennemin derinliklerinden gelen iğrenç bir yaratık tarafından öldürüldüler.
قُتِلوا بمخلوق من أعماق جهنم

Ruhumun derinliklerinden gelen bir şeydi.
شيء من أعماق روحي.

Kalbimin derinliklerinden gelen nazik bir davranış işte.
من أعماق طيبة قلبي اللعين.