"dizlerimi" - Traduction Turc en Arabe

    • ركبتي
        
    • ركبتاي
        
    • على ركبتيّ
        
    • أنحنى
        
    Ani bir değişimdi benimki.. Sokaktaki karizmam için, dizlerimi çizmiştim. Hedefimden geriye kalanlarla, saklambaç oynadım. TED كان لدي قبعة و إبتسامة خاوية، أستخدم ركبتي العارية لإغراء الشارع، في حالة ضياع و تلاقي مع ما تبقى من حلمي،
    Dolayısıyla soyunma odasında oturuyor ve dizlerimi bantlıyordum. Open Subtitles أنا جالس في غرفة الخزانات مقيد ركبتي بالشريط الاصق
    Düşünürken bile dizlerimi kırıp esneyesim geliyor. Open Subtitles مجرد التفكير فيهم يجعلني أنحني إلي ركبتي وألتوي
    Geçen hafta, uyku çoraplarım kurutma makinesinden yumuşacık çıktı ve dizlerimi hiç ağrıtmadı. Open Subtitles الأسبوع المنصرم , جواربي الخاصـة بالنوم خرجت من المجفف و هي ناعمـة للغايـة و ركبتاي لم تؤلمـاني طوال اليـوم
    Bu kilim dizlerimi acıtıyor. Open Subtitles أوه، هذه السجادة صلبة على ركبتيّ.
    - Onlar dizlerimi bükebilir mi? Open Subtitles - أتعتقدين أنهم سيستطيعون جعلى أنحنى ؟ - !
    dizlerimi, ellerimi ve çekici kullanarak buza tutundum ve kendimi uçurumdan aşağıya bırakmaya başladım. Open Subtitles حينئذ جلست على يدي و ركبتي وأخذت أطرق بكلا الفأسين في الثلج لأعلى ثم أهبط بنفسى الى الجرف الثلجي
    Ben orada kafamı çarparken dizlerimi sıyırırken sen neredeydin? Open Subtitles أين كنت عندما صدمت رأسي هناك؟ وخدشتُ ركبتي.
    İyiyim, dizlerimi esnetiyorum, bilirsin güvenlik önce gelir. Open Subtitles لا, انا فقط امدد اوتار ركبتي كما تعلمون, السلامة اولاً
    Kızdığını biliyorum ama sen içeri girdikten sonra 10 yıl dizlerimi ayırmadım. Open Subtitles أعرف بأنك يجب أن تكون غاضب لكن أقسم بأنني بقيت ركبتي سوية ل10 سنوات بعدما دخلت
    Ve bu bakışın dizlerimi titretiyor. Open Subtitles و لديك هذا الشكل الذي يجعل من ركبتي ضعيفه
    Biraraya gelmeyeceğiz. Lavon dizlerimi kırar. Open Subtitles لن نستطيع ان نكون معاً يوماً ليفون قد يكسر ركبتي
    Ama alt kattaki fayanslar dizlerimi mahvediyor. Open Subtitles لكن السيراميك في الطابق السفلي يؤلم ركبتي.
    Ama alt kattaki fayanslar dizlerimi mahvediyor. Open Subtitles لكن السيراميك في الطابق السفلي يؤلم ركبتي.
    Bana, dizlerimi eteğin altında görmeyi özlemiş halalarım, bu halimle eve asla bir koca getirmeyeceğimi hatırlatıp heteroseksüel bir evlilik ve çocuk doğurmak için var olduğumu söylediklerinde, TED قوبل ذلك بحنين عمات افتقدن مشاهدة ركبتي مرتدية تنورة، ذكروني بأن هذا النوع من التصرفات لن يجلب لي زوجاً، و أن سبب وجودي هو الزواج و إنجاب الأطفال
    Sonrasında dizlerimi büküp seni biraz eğeceğim. Open Subtitles ثم احني ركبتي وانزلك بانخفاظ حقيقي.
    Antrenör dizlerimi buzluyordu. Open Subtitles كان المدرب يضع الثلج على ركبتي
    Ama orada çölde ellerimi ve dizlerimi ölü bir yengeç gibi tırmalayan beni mağaraya çağıran bir şey vardı. Open Subtitles لكنه كنت هناك،في الصحراء زاحفاً على يدايّ و ركبتاي مثل مجفف السرطان... و بعدها أخذت إلى كهف
    dizlerimi de? Open Subtitles هل تحب ركبتاي أيضا؟
    Tommy bana düşüp dizlerimi parçalamadan nasıl kay kay binileceğini öğretti. Open Subtitles و (تومي) علمني كيف اركب الزلاجات بدون الوقوع وايذاء ركبتاي
    Bu kilim dizlerimi acıtıyor. Open Subtitles أوه، هذه السجادة صلبة على ركبتيّ.
    - Onlar dizlerimi bükebilir mi? Open Subtitles - أتعتقدين أنهم سيستطيعون جعلى أنحنى ؟ - !

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus