"doğu yakası'nda" - Traduction Turc en Arabe

    • في الجانب الشرقي
        
    • بالجانب الشرقي
        
    Yani Aşağı Doğu Yakası'nda yaşıyorsun ve hiç Çinli tesisatçı duymadın. Open Subtitles اذا تعيشين في الجانب الشرقي الادني ولم تسمعي ب سباك صيني
    Yukarı Doğu Yakası'nda, birkaç saat önce bir restoran soygunu gerçekleşti. Open Subtitles كان هناك سرقة لمطعم في الجانب الشرقي الشمالي قبل عدة ساعات
    Yukarı Doğu Yakası'nda beklenmedik bir ortaklık doğuyor. Open Subtitles تحالف غير وارد يحدث في الجانب الشرقي الأعلى
    Bizim arkadaşımız olan biri Yukarı Doğu Yakası'nda karşılıklı olarak bir düşmanı paylaştığımızı düşünüyor ve ve şu an içeriden biraz yardım alabilsem gerçekten iyi olurdu. Open Subtitles صديقة لي تظن أن لدينا أعداء مشتركين في الجانب الشرقي الأعلى وأستطيع الإستفادة من مساعدة من الداخل حاليا
    Tercihen Üst Doğu Yakası'nda. Open Subtitles أفضل أن تكون بالجانب الشرقي العلوي
    Doğu Yakası'nda araştırdığımız yüzüklerden birine sahip olan ayakçı biri de olabilir. Open Subtitles ممن الممكن أن يكون يعمل لدى إحدى لصوص الهويات الذين كنا نراقبهم في الجانب الشرقي
    Kitabımın Yukarı Doğu Yakası'nda beğenilmediğini düşünmek bir şey. Open Subtitles إنّهشيئاًبأن.. بأنأشعرأنكِتابي.. لم يكُن ذو أهمّية في الجانب الشرقي العلوي.
    Yukarı Doğu Yakası'nda bir çiçekçide yarı zamanlı teslimatçılık yapıyormuş. Open Subtitles يعمل بدوام جزئي في التوصيل لحساب دكّان أزهار في الجانب الشرقي من المدينة.
    Yukarı Doğu Yakası'nda işler böyle yürür. Open Subtitles هكذا تسير الأمور في الجانب الشرقي الراقي.
    Üç yıldır Yukarı Doğu Yakası'nda çalışıyorum. Open Subtitles لقد كنت اعمل في الجانب الشرقي الراقي لمدة 3 سنوات
    Yukarı Doğu Yakası'nda kime güveneceğini kestirmek güçtür. Open Subtitles في الجانب الشرقي الأعلى من الصعب عليك ان تعرف فيمن تثق
    Yukarı Doğu Yakası'nda sabahlar daha eğlencelidir. Open Subtitles أوقات الصباح أكثر متعة في الجانب الشرقي
    Çocukların cüzdanları kabarıktır. Alışverişlerini, Doğu Yakası'nda yaparlar. Open Subtitles يتسوقون في الجانب الشرقي العلوي
    Yukarı Doğu Yakası'nda. Aman Allah'ım, ben de oradaydım. Open Subtitles في الجانب الشرقي منها - ياالهي لقد كنت هناك أيضاً
    Elbette herkes Yukarı Doğu Yakası'nda hiçbir şeyin sonsuza dek sürmeyeceğini bilir. Open Subtitles .. هيـا ، لنـذهب ... بالطبـع ... الجميع في الجانب الشرقي الراقي يعلم أنه
    - Dorota şu an Doğu Yakası'nda bir çatı katında otururken, Queens'de daireyi ne yapsın? Open Subtitles ولما تحتاج (دورودا) لشقة في (كوينز) وهي تعيش في السقيفة في الجانب الشرقي الأعلى؟
    Yukarı Doğu Yakası'nda yüzüğün akıbetini kim çözerse Quantico kalemimi kazanacak. Open Subtitles الشخص الذي يستطيع معرفة لصوص الهوية ...في الجانب الشرقي سيفوز بهذا "قلمي الـ"كوانتيكو
    Hani normalde biri benim suyuma gitmek istese bu Doğu Yakası'nda 500 dolarlık şarapla yarım kilo pirzola yerken olurdu. Open Subtitles في العادة، يريد أحدهم يعمل معي أجد نفسي أتناول ضلعاً بوزن نصف كلغ في الجانب الشرقي مع زجاجة نبيذ (كابيرني) بقيمة 500 دولار
    Sanırım İsrafil hala buralarda, ama Doğu Yakası'nda bir yerde saklanıyor. Open Subtitles أظنّ أن (رفائيل) لا يزال بالجوار، ولكنه يختبئ في مكان ما بالجانب الشرقي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus