"doğulu bir" - Traduction Turc en Arabe

    • من الشرق
        
    • شرق أوسطي
        
    • شرقية
        
    Doğulu bir tetikçi ama bir kaç yıl önce burada bir iş yapmış. Open Subtitles انه من الشرق ، لكنه عمل هنا منذ بضع سنوات.
    LA'ta yakın zamanda Seyit Ali ile bağlantısı olmuş orta Doğulu bir iş adamı var. Open Subtitles هناك رجل اعمال من الشرق الاوسط لديه علاقة بسيد علي
    Arkadaşlarımız şatoda bizi korkutmaya gelen Doğulu bir büyücünün, bir gulyabaninin olduğuna inanıyorlar. Open Subtitles أصدقاؤنا مقتنعون بأن فى القصر مشعوذاً ، شخصاً من الشرق لإخافتنا بعباً تحت السرير
    anne, baba ve çocuktan oluşan bir aile idi. Şimdi Orta Doğulu bir erkek olarak, Amerika da uçağın içindeyken kesinlikle söylememem gereken şeyler olduğunu biliyorum, değil mi? TED يتحدثون عن المقاعد. الآن , كرجل شرق أوسطي , أنا أعلم أن هناك بعض الأمور التي يجب أن لا أتحدث عنها في طائرة في أمريكا , أليس كذلك ؟
    Seninle takılacağım için o kadar heyecanlıydım ki, Orta Doğulu bir adamın, arabayla kaçırılıp, götürülmesine neden oldum. Open Subtitles كنت متحمسة جداً للخروج معك.. متحمسة جداً لدرجة أنني جعلت.. رجل ما شرق أوسطي يُختطف..
    Doğulu bir şeyler Çince mi bu? Open Subtitles إنها كتابة شرقية أو من هذا القبيل أهي صينية؟
    Çok güzel Doğulu bir kadının aşkı var. Open Subtitles لدي حب امرأة شرقية فاتنة
    Laboratuarın Orta Doğulu bir heveskâr sayesinde mi geçiniyor? Open Subtitles مختبرك تم بناءه من أموال هاوي من الشرق الأوسط ؟ تقنياً..
    - Doğulu bir hekim yaptırdı. - Doğulu hangi doktor? Open Subtitles ـ التي شُيدت من قبل طبيب قادم من الشرق ـ أي طبيب قادم من الشرق؟
    Evlat edinilmiş Orta Doğulu bir çocuğu evlerine almak için sıraya geçeceklerine eminim. Open Subtitles لقد إصطفوا فقط للحصول على طفل للتبنى من الشرق الأوسط
    Şimdi size Orta Doğulu bir erkek olarak şunu söyleyeyim, etrafınızda çok sayıda bu tür olayları gördüğünüzde bir noktadan sonra kendinizi suçlu hissetmeye başlıyorsunuz. TED الآن أعترف لكم ، كرجل من الشرق الأوسط ، عندما تظهر الكثير من هذه الأنشطة حولك ، تبدأ عند نقطة معيّنة بالشعور بالذنب .
    Paula, gelen çocuk 15 yaşlarında, uzun boylu, Orta Doğulu bir çocuk muydu? Open Subtitles ... باولا هل كان الفتى فى الخامسة عشر من عُمره طول ، رُبما من الشرق الأوسط ؟
    Orda Doğulu bir adamı koşarken görmüş. Elinde rehinesi varmış. Open Subtitles رأى رجلاً شرق أوسطي يجري ومعه رهينة
    - Orta Doğulu bir adam kulübün içinde cebinde tüfek olmasından bahsediyor. Open Subtitles - أي رجل شرق أوسطي تَحَدُّث عن a قنبلة في a حَزمَ نادي ليلي.
    Bill ile röportaj yapan Doğulu bir muhabir... olayları değiştiren şeyin bu olduğunu söylemişti. Open Subtitles ثمة مراسل هام في مجلة شرقية ذكر في مقابلة مع (بيل)... أن ذلك كان سبب تغير الأشياء هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus