Ama bu erişim bir doküman veya çalışmaya sahip olmak şeklinde değil. | TED | لكن إتاحة الوصول لا يعني إمكانية الحصول على وثيقة أو دراسة ما فحسب. |
Onlar bu site sayesinde başlarına gelenleri güvenli, tarih bilgisi olan bir doküman seçeneğiyle, henüz rapor etmeye hazır hissetmeseler de kanıtları saklamış oluyorlar. | TED | مع خيار لإنشاء وثيقة مؤمنة، مختومة بالوقت والتاريخ عن ما حصل لهم، وحفظ الأدلة على الأقل حتى ومع عدم رغبتهم حينها في تقديم البلاغ. |
Elimizde daha sonra bakmak isteyeceğiniz birkaç doküman var. | Open Subtitles | لدينا بعض المستندات هنا و التى ربما تود ان تتطلع عليها فيما بعد |
Hindistan'dayken durup dururken Fed Ex kamyonu bir sürü hukuki doküman getirdi ve-- | Open Subtitles | كنت في وسط الهند وفجأة وصلت شاحنة فيدايكس لتوصيل حزم من المستندات القانونية و |
Hayır, tarihsel doküman değil. Onların hepsi tarihsel doküman değil. | Open Subtitles | لا ليست وثائق تاريخيه.ليست كلها هكذا أقصد |
Muhabbet etmeye çalış yanında getirdiği doküman varsa kopyasını çıkar. | Open Subtitles | أدخلي معة في محادثة و قومي بنسخ أي وثائق يقوم بإحضارها. |
- Yasal doküman tasarısı yapmışsın. | Open Subtitles | لقد قمت بكتابة مستند قانوني |
Hayır. O doküman bu yüzden çok daha önemli. | Open Subtitles | لا, هذا سبب اخر يجعلني ارغب بالحصول على تلك الوثيقة |
doküman basıldıktan sonra ilacı yeniden düzenlemişler. | Open Subtitles | . وها نحن ذا لقد قاموا بتنقيح الدواء . بعد أن طبعوا المستند |
Her günün sonunda özet bir doküman hazır olacak. | Open Subtitles | وأود أيضا أن يكون وثيقة استئناف جاهزا في نهاية كل يوم. |
Yazıcıda beklemede olan bir doküman daha var 2 saat içinde basılacak. | Open Subtitles | هناك وثيقة أخرى في القائمة بالإنتظار، مُجهّزة لتطبع بعد ساعتين. |
Evet, incelemem için bana bir doküman yollandı. | Open Subtitles | لقد أرسلت إليه وثيقة كي يقوم بمراجعتها |
Pekala, geri dönüp, şu makaleleri halletmeyi istiyorum ardından ilk iki ya da üç hikayeyle ilgili olmayan birkaç doküman var... | Open Subtitles | أنا متلهف للعودة والانتهاء من تلك المقالات، ثم هناك مجموعة من المستندات |
Annenin bankadan bir kaç doküman alması gerek. | Open Subtitles | لقد أخذت أمك بعض المستندات للبنك |
Benim yaptığım bir şey yüzünden Howard seni doküman incelemeye atamaz. | Open Subtitles | (هاورد) لا يمكنه تحويلك لقسم مراجعة المستندات بسبب شيء أنا أقترفته |
Merkez Bankası'ndan doküman. | Open Subtitles | وثائق من بنك الإحتياط الفيدرالي. |
Herhangi bir doküman şimdiye kaybolmuştur. | Open Subtitles | ...أيّ وثائق لدينا قد تكون تلفت و |
Gizli doküman, değil mi? | Open Subtitles | هذا مستند سري، أليس كذلك؟ |
Dok, doküman değilmiş. | Open Subtitles | الوثيقة ليست مستند |
Bu üç sayfalık doküman Boulton ve Watt'ın zenginliğinin anahtarıydı. | Open Subtitles | هذه الوثيقة من ثلاث صفحات كانت مفتاح السعد لبولتون و واط |
İşin aslı; Gennou'nun çalıştığı yerde orijinal doküman vardı, ...bu gerçekler için fazla iyi değil mi? | Open Subtitles | في الحقيقة ان المكان الذي يعمل فيه جينو ...كانت فيه الوثيقة الأصلية |
Ama şu an, eğer Rittenhouse bu dokümanı çok istiyorsa artık o doküman her neyse önce ben istiyorum. | Open Subtitles | (لكن في الوقت الراهن، لو (ريتنهاوس أراد هذا المستند بشدة، مهما كان هو، أريده أولاً. |