"dolarlık" - Traduction Turc en Arabe

    • دولار
        
    • دولارات
        
    • دولاراً
        
    • بقيمة
        
    • دولارا
        
    • الدولارات
        
    • الدولار
        
    • تساوي
        
    • قيمتها
        
    • دولارِ
        
    • بمبلغ
        
    • قيمته
        
    • الدولارين
        
    • ثمنها
        
    • رخيصة
        
    10.000 tüccar her yıl 4 milyar dolarlık ticaret yapıyorlar. TED وبه 10 آلاف تاجر، ويديرون أربعة مليارات دولار كل عام.
    Bu milenyumun ilk 10 yılında 4.000 adet rüşvet veren bir şirket vardı, her iş gününe milyon dolarlık rüşvetler. TED هناك شركة دفعت 4000 رشوى في أول عقد من هذه الألفية، مليون دولار في الرشاوى في كل عمل يوميا، صحيح؟
    Bir dolarlık yeşil fasülye yetiştirmek size 75 dolar değerinde ürün vereceğinde. TED بينما فاصوليا خضراء بقيمة دولار واحد ستنتج لنا محصولاً بقيمة ٧٥ دولاراً.
    TR: O zaman bu 1.000 dolarlık çözümden daha iyi. TED توم: حسنًا، إذًا هذا حل بتكلفة أقل من 1,000 دولار.
    İçine 3 dolarlık bir LED lambası ve bizim sinyal işleme teknolojisini yerleştiriyoruz. TED نركب مصباح الثنائي قيمته 3 دولارات امريكية نضع تقنية معالجة الاشارة الخاصة بنا
    Evet, 10.000 dolarlık sigortası vardı, çocuğu yoktu ve karisi onu sevmiyordu. Open Subtitles نعم, مع وثيقة تأمين ب 10,000 دولار, بلا أولاد, وزوجة لا تحبه
    Bir adamın 1000 dolarlık mavi çiplerden alabilme şansı nedir burada? Open Subtitles ما حظ رجل يريد شراء بـ 1000 دولار رقائق زرقاء ؟
    Şimdi yeni bir yönetim var. Sorununuz 30 dolarlık mı? Open Subtitles الان نحن تحت ادترة جديدة لديكِ مشكلة 30 دولار ؟
    Yarın, bana Süt Fonu'na 100 bin dolarlık bir çek göndermeyi hatırlat. Open Subtitles غداً، ذكريني بأن أرسل شيكاً بـ 100 الف دولار إلى صندوق التبرعات
    Güney Atlantik'te bir yere yönlendirilmiş beş milyon dolarlık bir füzenin Open Subtitles تساوى القذيفة خمسة مليون دولار متجهة نحو بقعة فى جنوب الأطلسى
    Orada kalmasına izin vermeleri için bir milyon dolarlık bir rüşvet önermiş. Open Subtitles و عرض عليهم رشوة بمليون دولار اذا سمحوا له أن يعيش هناك
    5.000 dolarlık bir ağın, içinde de 2.000 dolarlık balığın var. Open Subtitles حصلت علي شبكة ب5.000 دولار وأنت حصلت علي 2.000دولار للسمكِ فيه.
    Bana 100.000 dolarlık bir çek ver, 300.000 dolar da nakit. Open Subtitles أعطنى شيكا ً ب 100,000 دولار زائد على ذلك 300 دولار
    Bana 100.000 dolarlık bir çek ver, 300.000 dolar da nakit. Open Subtitles أعطنى شيكا ً ب 100,000 دولار زائد على ذلك 300 دولار
    Bu 8 dolarlık tabak için mahkemede avukatlara bin dolara vereceksiniz. Open Subtitles هذا الصحن ذو الـ8 دولارات سيكلفكما ألف دولار في المكالمات والقضايا
    Morse, deniz kuvvetlerine destroyer üretilecek 350 milyon dolarlık anlaşmada avantajlı duruma geçmiş. Open Subtitles لقد حصل موريس علي عرض 350 مليون دولار للمحيط الداخلي لينشئ مدمرات للبحريه
    60.000 dolarlık mal vardı! O paraya ihtiyacım var! Bütün paramız oydu! Open Subtitles كانت تساوي 60 ألف دولار أحتاج لهذا المال، هذا كل ما لدينا
    Bu meseleye karışmış herhangi biriyle... çeyrek milyon dolarlık bir anlaşmam var. Open Subtitles أن قيمة العقد ربع مليون دولار أي واحد مشارك في هذه القضية
    Şimdi alın şu 50 dolarlık TV'nizi ve defolup gidin! İşim gücüm var! Open Subtitles خذوا الجهاز الذى يساوى خمسون دولارا و أخرجوا من هنا بحق الجحيم ..
    Bunun bir multi milyar dolarlık hükümet projesi olması gerekmiyor. TED هذا لا يحتاج إلى أن يكون مشروع حكومي بمليارات الدولارات.
    Bugün sizlerle, insan haklarını ihlal etmenin en kötü yolundan, dünya çapında üçüncü sıradaki organize suçtan, 10 milyar dolarlık bir sektörden bahsedeceğim. TED سأتحدث لكم اليوم عن أسوأ شكل لإنتهاكات الحقوق الإنسانية عن ثالث أكبر جريمة منظمة عن صناعة تساوي 10 مليارات من الدولار
    Jeffrey, bak, adı var sanı yok 91 milyon dolarlık uyuşturucu için o rıhtımda 27 insanın neden öldüğünü bilmek istiyorum. Open Subtitles اريد ان اعرف لماذا مات 27 شخص علي ذلك الرصيف هل بسبب مخدرات قيمتها تساوي 91 مليون دولار لم تكن موجوده
    Milyar dolarlık boru hattımızdan daha bir varil bile petrol geçmedi. Open Subtitles عِنْدَنا خط أنابيب ببليون دولارِ و لم يلفظ حتى جالون واحد
    Evet, görüyorum. 406 dolarlık telefon faturamız var genelde 900'lü bir numaradan dolayı. Open Subtitles إننى أتحدّث عبر الهاتف أرى ذلك و لدينا فاتورة هاتف بمبلغ 406 دولاراً
    Veya hatta 2 dolarlık fare hareket sistemi ki o zamanlar 5,000 dolar civarında tutuyordu ? TED هل تعلمون حتى جهاز حركة الفأرة ذو كلفة الدولارين في السابق كانت كلفته 5000 دولار؟
    Turistleri bodrum katına çekip 20 dolarlık salataları aldırmak için bir yol. Open Subtitles وإنما هي طريقة لاغراء السياح إلى سرداب بيع السلطات المغالي في ثمنها
    Kocamı etrafta 2 dolarlık fahişeler gibi dolaştıramam sonuçta. Open Subtitles لا يمكنني السماح بزوجي التسكع بالأرجاء ويبدو كساقطة رخيصة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus