Sana gerçekten duanın gücüne inanıp inanmadığını sormuştum. | Open Subtitles | سائلة إياك إذا كنت تؤمن حقاً بتأثير الصلاة |
Ama duanın yanı sıra çaba da göstermek lazım. Ben Kral boşansın diye çabalıyorum. | Open Subtitles | ولكن بالإضافة إلى الصلاة هناك السعى ومسعاى هو الحصول على الطلاق |
Bu duanın gücü. Sadece kalbindekileri söyle, o seni duyar. | Open Subtitles | هذه هي ذروة الصلاة , قل ما بقلبك فالرب يسمع كل شيء |
Tanrı'ya inanmıyorsun biliyorum ve duanın gücüne de inanmıyorsun, önemli değil. | Open Subtitles | أعلم انك لاتؤمن بالرب وانك لا تؤمن بقوة الدعاء ولا بأس بذلك |
Netice itibariyle duanın gücü bencil ve önemsiz bir şeye dönüşmüştü. | Open Subtitles | "وآل الأمر لهذا: قوّة الدعاء محرّفة لأمر أنانيّ وتافه" |
Böyle bir günün sonunda, bir çok duanın kabul olduğu bir günün sonunda, ve birçoğunun kabul olmadığı... | Open Subtitles | فينهايةيومكهذا, في يوم الكثير من الصلوات قد استجابت .و آخرينلم تستجب. |
_ilâhi_ Kashi, duanın ortasında nereye gidiyorsun? | Open Subtitles | شانيوار وادا المبهر فى مدينة بيون على شرفه الى اين انتى ذاهبة فى وسط الصلاة يا كاشى |
Öte yandan, bize bu kutlu günde rehberlik etmesi için daima duanın gücüne bel bağlayabiliriz. | Open Subtitles | هناكَ مجدداً,يمكننا دوما أن نتطلع للقوة المستمدة من الصلاة لترشدنافيبحثنافيهذااليوم المقدس. |
Baba, duanın a*** koydun. | Open Subtitles | أبي، لقد جعلت تلك الصلاة ساقطتك |
Birçoğunuzun duanın gücüne inandığını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن العديد منكم يؤمنون بقوة الصلاة |
duanın gücü insan doğasını iyi anlamasından kaynaklanmaktadır. | Open Subtitles | قوة الصلاة ... نابعة من بصيرته إلى طبيعة الأنسان |
İnanmıyorum, duanın gücü gerçekten de işe yarıyormuş. | Open Subtitles | يا آلهى,إن قوة الصلاة فعلاً تُفلح |
Bir şeyden asla şüphe etme Foster duanın gücü. | Open Subtitles | "لا تشك لوهلة, "فوستر فى فعالية الصلاة |
"Şu anda, duanın sana faydası olmaz" dedi. | Open Subtitles | ! قال أن الصلاة لن تساعدكِ الآن |
- duanın kötü bir yanı yok. | Open Subtitles | لايوجد خطأ فى الصلاة |
duanın ve gayretin semeresi. | Open Subtitles | قوة الصلاة والعمل الجاد |
duanın gücünü asla hafife almamalısın. | Open Subtitles | لا تستهين بقوة الصلاة |
duanın gücünü küçümseme. Sen geçtin. | Open Subtitles | لا تستهين بقدرة الدعاء,انها تنفع. |
Ona duanın gücünden bahsettim ve Dooley de bana Liz Sherman'la seks yapabilmem için dua etmemi söyledi. | Open Subtitles | أخبرته بشأن قوّة الدعاء فاقترح (دولي) أن أشرع بالدعاء لممارسة الجنس مع (لز شيرمان) |
duanın gücüne inanırım. | Open Subtitles | أنا أؤمن بقوة الدعاء. |
Düşünüyordum da, o kadar duanın karşılığında dualarının cevabı belki de benimdir. | Open Subtitles | ,لقد كنت افكر بأنك قمت بكثير من الصلوات .و أنا من أجاب على صلواتك |