Ama bu çok ciddi bir durumdu ve sen de durumu kurtardın. | Open Subtitles | ولكن كان هذا موقفاً تحت ضغط مرتفع. وأنت تصرفت على هذا النحو. |
Evet, ama önemli bir durumdu, tamam mı? | Open Subtitles | نعم لكنّ ذلك كان موقفاً فريداً , حسناً ؟ |
-Zor bir durumdu ve bir karar verdim. | Open Subtitles | لقد كان موقفاً صعباً واتخذت القرار |
- Onun için zor bir durumdu. | Open Subtitles | لقد كان وضعا صعبا بالنسبة له أنا أفهمك |
Bu sıra dışı bir durumdu. | Open Subtitles | كان وضعا غير أعتيادي |
Rahatsız edici bir durumdu. Neredeyse olay çıkacaktı. | Open Subtitles | لا أصدق تصرفي على العشاء - كان وضعاً صعباً - |
Zor bir durumdu ve bir karar verdim. | Open Subtitles | لقد كان موقفاً صعباً واتخذت القرار |
Bu, kolay bir çözümü olmayan karmaşık bir durumdu. | Open Subtitles | كان موقفاً معقداً من دون حلاً سهلاً |
O tamamen farklı bir durumdu. | Open Subtitles | ذلك كان موقفاً مغايراً تماماً. |
- Karışık bir durumdu. - Evet, efendim. | Open Subtitles | -لقد كان موقفاً مضطرباً نعم ياسيدي |
Karışık bir durumdu. | Open Subtitles | لقد كان موقفاً مضطرباً |
Herkes için zor bir durumdu. | Open Subtitles | لقد كان وضعا صعبا للجميع |
Biliyorum ama bu sıra dışı bir durumdu. | Open Subtitles | اعلم ولكن هذا كان وضعا خاصا |
Evet! Korkunç bir durumdu ama bitti gitti. | Open Subtitles | أوكيه, كان وضعا سيئا |
Çok zor bir durumdu ve... | Open Subtitles | كان وضعا صعبا جدا, و ... |
Çok tehlikeli bir durumdu. | TED | وقد كان وضعاً خطيراً جداَ |
O farklı bir durumdu. | Open Subtitles | هذا كان وضعاً مختلفاً تماماً |