"eğittim" - Traduction Turc en Arabe

• دربت
• بتدريب
• دربتك
• دربته
• تدربت
• بتدريبه
• دربتهم
• درّبتها
• أدربهم
• درّبت
• دربتُ
• بتدريبك
• ودربتهم
• علمته
• لقنت

Kadın, bu kepin altında tam tamına 20432 savaş makinesini eğittim.
سيدتي ، تحت هذه القبعة لقد دربت 20,432 آلة قتل

Damarlarımı istediğim zaman içeri çekebilecek şekilde eğittim.
لقد دربت أوعيتي الدموية الأساسية لتتجاوب مع جسمي عندما آمرها.

Kendi Aswang'imi benim için gelen herkesi öldürmesi için eğittim.
حتى إني قمت بتدريب المتحوّل لقتل أي شخص جاء للبحث عني.

Sen iyi birisin Turner. Seni ben eğittim.
أنت رجل جيد تيرنر ، انا الذي دربتك

Onu askere aldım, eğittim ve 3 sene Vietnam'da kumanda ettim.
أنا جندته, أنا دربته كنت قائده فى فيتنام لـ 3 سنوات

Bütün hayatım boyunca kendimi eğittim birliğimdeki herkesten daha fazla eğitim aldım, kısacası Galactica'ya atanana kadar hayatımı yaşamadım.
نعم , لقد تدربت طوال حياتى كلها تدربت أكثر من أي شخص فى وحدتى.. أساسيا , لقد وضعت حياتى كلها للإنضمام إلى (جلاكتيكا)

Hala öyle biliyorum çünkü onu ben eğittim, çünkü bir zamanlar o bana aitti.
اعرف بأنه مازال كذلك لأنني قمت بتدريبه لأنه كان ينتمي إلي ذات مره

bu soylu prensleri, hakiki ve gerçek prensleri, yirmi yıl boyunca eğittim,ama işte oğullarınız burada, dünyaki en iyi iki arkadaşımı kaybecek olsamda.
هؤلاء الأميران النبيلان كما هما قد دربتهم عشرين سنة لكن هنا..

O benim yılanım! Onu ben eğittim, ben yiyeceğim!
إنها الأفاعي الخاصة بي لقد درّبتها وسآكلها

Düzinelerce dövüşçü eğittim. Yalnızca cüssesi onu bir yerlere getirecektir.
، لقد دربت العشرات من المقاتلين ومع هذا الحجم سيكون الأمر رائعًا

Çünkü başkalarını da eğittim. Hepsi çok umut doluydu.
لأني قد دربت آخرين مثلك كل واحد منهم كان يُمثل أمل كبير

Kendimi, uyanıp rüyalarımı ve aklımdan geçenleri yazmakla eğittim.
لقد دربت نفسي بعدما أستيقظ من النوم أن أسجل أحلامي، وأفكاري العابرة

Sessiz yapmak için kendimi eğittim.
لقد دربت نفسي على فعلها بطريقة هادئة

Sokakların gürültüsü üzerinde, vücudumu ve duyularımı eğittim.
ولقد قمت بتدريب جسدى وحواسى جيدا

Büyük bir fedakârlık gerektirir. Seni çok iyi eğittim ben.
ياله من حب للعبة لقد دربتك جيدا

Onu elimden geldiğince iyi eğittim, fakat hala söz dinlemiyor ve dengeyi görmezden geliyor.
لقد دربته على قدر استطاعتي , لكنه مازال عنيد والتوزان يتملص منه

Biliyor musun bir tane eğittim.
وكما تعلم فقد تدربت كواحده

Onu ben eğittim.
. لقد قمت بتدريبه

- Yetenekli adamlar. - Öyle olmalı. Onları ben eğittim.
شبان موهوبون بالطبع فأنا دربتهم

Benim kızım. Onu ben eğittim.
هذهفتاتي،لقد درّبتها.

Dr. Wyatt Tomlin. Max Rager'da eğittim gençlerden biri.
دكتور ويات توملين، واحد من الشباب الذين أدربهم في ماكس رايجر

Bu komandoları ben eğittim. Onlardan istediğim herşeyi kendim de yaptım.
لقد درّبت هؤلاء المشاة كل شئ طلبته منهم أن يعملوه, قمت به بنفسي

Efendim, bir ajan olarak kendimi acıya dayanıklı eğittim.
حسناً ، يا سيدي ، لقد دربتُ نفسي على ألا أشعر بالألم

Bilmeliydim. Seni ben eğittim.
يجب أن أعرف ، لقد قمت بتدريبك

İnsanlarını silahlandırdım,onu eğittim onun evinde kalıp şansına kadeh kaldırdım.
لقد سلحت قومه , ودربتهم لقد دخلت الى منزله , وتنبأت بطالعه

Meşhur bir Sovyet generalidir. Kendisini ben eğittim, Bay...
الجنرال السوفياتي الشهير علمته بنفسي, سيد..

- Janie Kay'i John Forster davasında eğittim. Yalan söylemesi konusunda eğittim.
لقد لقنت جيني كيتس في محاكمة جون فورستر