Sevimli olduğunu düşündüğümüz erkek delisi kuzenimizi de eğlendirmek için başka yol buluruz. | Open Subtitles | سنبحث عن طريقة أخرى لتسلية ابنة عمنا المتيمة بالصبية التى تجدك لطيفاً |
İnsanların kendilerini eğlendirmek için neler yapabildikleri inanılmaz. | Open Subtitles | مايفعلة الناس لتسلية انفسهم نعم ,تعالي هنا |
2007'de, New Yorklu bir simsar, simsarları eğlendirmek için fahişe bulması gerektiğinden şirketi aleyhine bir dava açtı. | Open Subtitles | سمسار من نيو يورك رفع قضية ضد مؤسسته يزعم فيها أنه طلب منه استئجار عاهرات لتسلية العملاء |
Ve sen hayatını insanları eğlendirmek için kendini kilitleyerek kazanıyorsun. | Open Subtitles | وأنت، تحبس نفسك للترفيه عن الناس من أجل لقمة العيش. |
Milleti eğlendirmek için sihir yapmama yardım eder misin? | Open Subtitles | هل ستساعدني في القيام بخدعة سحرية للترفيه عن الناس؟ |
O zaman sizi eğlendirmek için bir şeyler bulsak çok iyi olur. | Open Subtitles | إذا ً يجب أن نحاول و نفكر فى شيئا ً ما لتسليتك |
Milyonlarca işçi sınıfından insanı eğlendirmek için üzerimde olan baskı ve sürekli kendimi yenilemem, güzelliğimi devam ettir-- | Open Subtitles | و الظغط الذي يزرح علي لكي أمتع ملاييناً من المواطنين من الدرجة العاملة وأن أجدد نفسي بشكل دوري ...و أن أبقي على جمال |
Dairen bir bayanı eğlendirmek için hazır mı? | Open Subtitles | و الآن, هل شقتك جاهزة لتسلية امرأة؟ لأن آخر مرّة رأيت حمامك |
Bizde kendimizi eğlendirmek için, kendimizi kulüplere adadık. | Open Subtitles | لذا لتسلية أنفسنا، أصبحنا جميعاً أعضاء النادي المتعصبون |
Konuklarımı eğlendirmek için ondan daha iyi ne olabilir? | Open Subtitles | وماذا يمكن أن يكون لها لتسلية الضيوف الخاص بي؟ |
Sen evde oturup basketbol maçı izlerken beni nişanlını eğlendirmek için mi kullanacaksın? | Open Subtitles | إذا ماذا؟ ستستعملني لتسلية خطيبتك؟ |
Fahişesine yüksek ücret ödemiş müşterileri eğlendirmek için harika. | Open Subtitles | لتسلية زبائن لمرافقة عالية الأجر |
Kendini eğlendirmek için yeni bir yol bulduğuna sevindim. | Open Subtitles | يسرني إيجادك وسيلة جديدة لتسلية نفسك. |
Sıradan bir çabayla nişanlınızı eğlendirmek için, Bay Harker, ona uzak ülkemden oldukça korkunç masallar anlatıyordum. | Open Subtitles | أثناء جهودي المتواضعة لتسلية خطيبتك, سيد (هاركر) كنت أخبرها حكايات قاتمة من بلادي البعيدة |
Büyüklerimiz tarafından çocukları eğlendirmek için uydurulmuş. | Open Subtitles | حلم قديم لتسلية أطفالنا |
Düşük varlıkları eğlendirmek için yapılmış şeyler. | Open Subtitles | هراء عديم الفائدة للترفيه عن مخلوقات عديمة القيمة |
Sanırım Lord Henry, özellikle yaşlandıkça kendimizi eğlendirmek için yoksullarla ilgileniyoruz ve başka şeylerle de eğlenemiyoruz. | Open Subtitles | "إنني أشك يا لورد " هنري إننا نهتم بالفقراء للترفيه عن أنفسنا بخاصة حين نكبر ولا يليق بنا أي ترفيه آخر |
Burada hastaları iyileştirmek için bulunduğumu sanıyordum seni eğlendirmek için değil. | Open Subtitles | ظننت انني هنا لأعالج المرضى و ليس لتسليتك |
Üzgünüm, dünyaya seni eğlendirmek için gelmedik. | Open Subtitles | عذراً، لم نوضع على هذا الكوكب لتسليتك غير صحيح! |
Sizleri eğlendirmek için burada değilim Ben bir cinayet dedektifiyim | Open Subtitles | لست هنا لتسليتك انا مخبر قتل |
Milyonlarca işçi sınıfından insanı eğlendirmek için üzerimde olan baskı ve sürekli kendimi yenilemem, güzelliğimi devam ettir-- | Open Subtitles | و الظغط الذي يزرح علي لكي أمتع ملاييناً من المواطنين من الدرجة العاملة وأن أجدد نفسي بشكل دوري ...و أن أبقي على جمال |