"ekonomiyi" - Traduction Turc en Arabe

    • الاقتصاد
        
    • الإقتصاد
        
    • اقتصادها
        
    • الأقتصاد
        
    • بالإقتصاد
        
    • الاقتصادي
        
    Ve kayıt dışı ekonomiyi öğrenmek için Çin'de epey fazla zaman harcadım. TED قضيت الكثير من الوقت الإضافي في الصين لكي أعرف الاقتصاد غير الرسمي.
    Eğer soru, elimizdeki kaynaklarla ekonomiyi nasıl çökerteceğimiz ise çökertemeyiz. Open Subtitles إن كان السؤال: كيف نقوم بتدمير الاقتصاد بالموارد التي لدينا
    Bu ücret ve pay, ekonomiyi ve inovasyonları milyonlarca iş yaratarak canlandırırdı. TED هذه الرسوم وتوزيع الأرباح سيحفز الاقتصاد والابتكار، بخلق ملايين الوظائف.
    Şimdi, onlar ekonomiyi bozdular ve bizi Çin ile karşı karşıya getirdiler. Open Subtitles الآن و قد حطموا الإقتصاد و وضعونا على مسار تصادم مع الصين،
    Ama sıkı çalışma ve arzuya rağmen ekonomiyi ayakta tutan şey yalnızca Sovyet desteğiydi. Open Subtitles ولكن بعيدًا عن العمل ،الجاد والحماسة كان الدعم السوفياتي فقط هو من ساعد على تقدم الإقتصاد
    Ama günümüzde bu süperstar etkisi tüm ekonomiyi etkileyecek bir kapsamda cereyan ediyor. TED لكن اليوم، تأثير ذلك النجم يحدث في مختلف قطاعات الاقتصاد بأكمله.
    Birkaç plütokrat ne kadar zengin olursa olsun, biz asla mükemmel bir ulusal ekonomiyi ortaya çıkaramayız. TED مهما حاز بضعة بلوتوقراطين على الثراء لن يمكن قيادة الاقتصاد الوطني الهائل
    Tabii ki iş yaratma cesaretini kırar ve kayıt dışı ekonomiyi teşvik eder. TED بالطبع، هذا لا يشجع على خلق الأعمال ويعزز الاقتصاد غير الرسمي.
    ekonomiyi idare ederken kararlılığı sağlamak çok önemli. Fiyatlar istenildiği gibi olmalı ve politikalarda istikrar sağlanmalı. TED متابعة ممارستها بشكل صحيح إدارة الاقتصاد في أثناء خلق الاستقرار شيء هام تصحيح الأسعار وتوافق السياسات
    Söylediğim tek şey, bence stres, verimliliği düşürüp sağlık bakım maliyetlerini artırarak ekonomiyi etkiliyor. TED كل ما أقوله، هو أنني أعتقد أن التوتر يؤثر على الاقتصاد من خلال خفض الإنتاجية وزيادة تكاليف الرعاية الصحية.
    Önemli biçimde balık sosyal çevresinin birinden diğerlerine bilgiyi yayarak yapmış olduğu milyonlarcamızı doyuran ve küresel ekonomiyi ayakta tutan bütün bu mercan resifini etkileyen bu hareketleri sayesindedir. TED لذلك بشكل ملحوظ، الشبكات الاجتماعية للأسماك تسمح لأفعال واحد لنشرها إلى كثيرين ويمكن أن تؤثر على الشعاب المرجانية بأكملها، التي تغذي الملايين منا ودعم الاقتصاد العالمي لكل واحد منا.
    Birçok şirket ekonomiyi büyüttü Batnın nüfusunu buraya taşıdılar. TED وقد استطاعت الشركات ان تنمي الاقتصاد ككل ليصبح العالم الغربي هنا على هذا المكان في الطاولة
    Politika ya da ekonomiyi tartışmıyorum. Bu, işin kılıfı. Open Subtitles أنا لست بصدد بحث السياسة أو الاقتصاد هذا أمر غير ضروري
    Aslında, banka soyguncularının ekonomiyi teşvik ettiğini duymuştum. Open Subtitles في الحقيقة , لقد سمعت ان سرقات البنوك تحفز الاقتصاد
    Amerikan arabası alarak ekonomiyi canlandıracağım. Open Subtitles سأساهم بتحسين الإقتصاد بشراء سيارة أمريكية
    Eşi benzeri görülmemiş bütçe açıkları ekonomiyi felce uğratıyor. Open Subtitles إنعكاس غير مسبوق متوقع فى أثره على الإقتصاد
    Her şey için ekonomiyi suçlayamazsın, bok çuvalı. Open Subtitles لا يمكن أن تلوم الإقتصاد على كل شيء، أيها الأبله
    Bu da bizim istediğimiz kendini idame ettiren ekonomiyi yaratır. Open Subtitles هكذا نَخْلقُ الإقتصاد الذي نحن نَبْحثُ عنه
    Kendini idame eden ekonomiyi bırak Amerika ekonomisinin bile nasıl işlediğini bilmiyorum. Open Subtitles أنا لا أَفْهمُ كَيف الإقتصاد الأمريكي يَعْملُ، البعض أقل بكثير من نوع واحد مكتف ذاتياً.
    - Hayır, bu kasabada yerel ekonomiyi geliştirmek için kaldık. Open Subtitles كلاّ، لقد بقينا بهذه البلدة كي نرفع اقتصادها
    ekonomiyi bir araba ve zengin adamı da şoför olarak düşünürsek; Open Subtitles فكر أن الأقتصاد هو السيارة والرجل الغني هو السائق
    Savaşın ekonomiyi batıracağı doğru mu? Open Subtitles هل صحيح بأن الحرب سوف تفلس بالإقتصاد .. ؟
    Eğer doğru kablosuz teknolojiyi seçersek, bu ekonomiyi geliştirecek yeni bir değer yaratmamızı sağlar. Ve diğer sektörlerde de karbondioksit salınımını düşürür. TED والآخرى هي توفر فرصة مثالية، إذا إخترنا التقنيات اللاسلكية الصحيحة، كيف يمكننا توفير محرك جديد للنمو الاقتصادي والحد بشكل كبير من ثاني أكسيد الكربون في القطاعات الأخرى.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus