"elbiseli" - Traduction Turc en Arabe

    • بدلة
        
    • البدلة
        
    • الرداء
        
    • الفستان
        
    • فستان
        
    • بذلة
        
    • ذو
        
    • الثوب
        
    • البذلة
        
    • ترتدى
        
    • حلّة
        
    • ثوب
        
    • الحلّة
        
    • البدل
        
    • بفستان
        
    Resmi bir parti olacağı söylendi bana ama gittiğimde tek takım elbiseli bendim. Open Subtitles أحدهم أخبرني أنه عمل رسمي ولكن عند وصولي كنت وحدي من يلبس بدلة
    Şu takım elbiseli pislik beni bu gece düşürmeye çalıştı. Open Subtitles قطعة القذارة تلك التي في البدلة هناك حاول ليسقطني الليلة
    Hepsi de, mavi elbiseli kızı bulmam için önüme para atıyordu. Open Subtitles مهما كان السبب فهم ينثرون الأموال في طريقي للبحث عن الفتاة ذات الرداء الأزرق
    Her neyse, pembe elbiseli kızın olduğu posterleri biliyor musun? Open Subtitles على اى حال، أتعرف ملصقات الفتاة ذات الفستان الوردى ؟
    Okul yöneticisine at üzerinde, pullu elbiseli ...bir sirk kızı olmak istediğimi söyledim. Open Subtitles قلت للمربية أردت أن أكون فتاه سيرك .على حصان أبيض مع فستان لماع
    Gri takım elbiseli adam değil mi bu? Open Subtitles لو لم يكن الرجل الذي في بذلة خفيفة رمادية
    - Evet, efendim. Onun altında duran açık renk saçlı kahverengi elbiseli olan. Open Subtitles إنه الرجل الأشقر الشعر ذو البذله البنيه الذى يقف تحتها
    Gördüğüm kırmızı elbiseli ve deniz gözlüklü bir adam mıydı? Open Subtitles أين العمل .. أرى فقط رجل في بدلة حمراء و نظارات وقاية ؟
    Yehova'nın takım elbiseli Şahidi gibisin. Open Subtitles تنظر. أنت، وإعادة مثل يهوه، ق الشاهد مع بدلة جيدة.
    Buradaki tek seksi herif, şu takım elbiseli sarışın ama oda kendini ağırdan satıyor. Open Subtitles فقط شاب واحد مثير ذو شعر اشقر و يرتدي بدلة .. يبدوا انه صعب المنال
    Şu siyah elbiseli adamı görüyor musun? Open Subtitles هل ترى ذلك الشخص هناك الذي يرتدي البدلة ؟
    Barın sonundaki takım elbiseli Tüm bildiğim bu. Open Subtitles إبحث عن البدلة في نهاية المشرب، هذا كل ما أعرف
    Orada çok fazla kırmızı elbiseli var. Biz başka asansöre bineceğiz. Open Subtitles الكثير من ذوات الرداء الأحمر، سنصعد لوحدنا
    Kırmızı elbiseli Barbi'ye doğru git ve alnının ortasına kurşunu sık. Open Subtitles إقتربي من الفتاة ذات الرداء الأحمر ضعي رصاصة في جبينها
    Şu ilerde oturan gri elbiseli kızı görüyor musun? Open Subtitles آخر مرّة هل ترى تلك البنت الجالسة هناك ذات الفستان الرمادى؟
    Hayır, Kırmızı elbiseli küçük tatlı kız... Open Subtitles لا, اقصد الجميلة الصغيرة في الفستان الاحمر
    Biri yeşil bir elbiseli, inci kolyeli ve kafasında bir ton mavi saç var. Open Subtitles واحدة منهن ترتدي فستان أخضر عقد ، ولديها شعر أزرق كثير
    Geçen gece karanlıkta çok daha iyi görünen takım elbiseli bir ezik tarafından kandırıldım. Open Subtitles الليلة الماضية انا خسرت من ذلك الشخص الذي يلبس بذلة من الكتان والذي يبدو افضل كثيرا في الرمادي
    Peşindeki 4. takım elbiseli olmalı. Open Subtitles يبدو أنَّ الذي يلاحقها هو ذو البزّة الرابع
    Babamı hapse gri elbiseli biri göndermişti. Open Subtitles ابى ارسل الى السجن بواسطه رجال يرتدون الثوب الرمادى
    Şu takım elbiseli haline bak. Seksi, İngiliz öğrenci olup çıktın. Open Subtitles والأن أنظر لنفسك في تلكَ البذلة تبدو مثل الفتى الإنجليزي المُثير.
    Herkes bronz tenli ve dekolte elbiseli sarışınları istiyor. Open Subtitles والكل يريد الشقراء التى ترتدى ملابس الشمس
    Diğer adam daha kısa, takım elbiseli. Aslında takım değil de yelekli. Open Subtitles وكان الرجل الآخر أصغر ، يرتدي حلّة ليستَ حلّة فعلاً ، بل سترة
    Hayalimde beyaz elbiseli bir kız görmüştüm. Yanında uçan bir yaban domuzu vardı. Open Subtitles في رؤيتي ، رأيت فتاة في ثوب أبيض مع خنزير بري طائر
    Güçlü erkek dostlarım seni yakalamaya gelecekler korkunç takım elbiseli bayan. Open Subtitles صديقي الذكوري سوف يأتي ويقضي عليكِ أيتها السيدة اللعينة ذات الحلّة
    Bunları yapacak olan, uzay elbiseli bu insanlara güvenmeniz gerekiyor. TED يجب أن تثق في أولئك الغرباء ذوو البدل الفضائية لدفنهم.
    - Ayaklarım ağrıyor, 20 dakika oldu. Hadi gidelim. Mavi elbiseli kız falan yok burada, John. Open Subtitles حسنا لننهي الأمر , ليس هنالك فتاة بفستان ازرق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus