"elimde değil" - Traduction Turc en Arabe

    • ليس بيدي حيلة
        
    • لا أستطيع منع نفسي
        
    • لا يسعني
        
    • لا أستطيع التوقف
        
    • لا أستطيع مساعدته
        
    • هذا فوق سيطرتي
        
    • لا أستطيع مساعدة نفسي
        
    • لا أستطيع أن أساعد
        
    • لا استطيع منع نفسي
        
    • لا يمكنني التوقف
        
    • لا يمكنني المساعدة
        
    • ما بيدي حيلة
        
    • لم أستطع منع نفسي
        
    • لا استطيع مساعدته
        
    • لا حول لي
        
    Elimde değil. Bunun için gayret sarf etmiyorum. Öyleyim işte. Open Subtitles ليس بيدي حيلة لست أحاول أن أكون جذاباً و لكني كذلك
    Ama Elimde değil burada yatan kişi ben olmadan önce neler olacağını merak ediyorum. Open Subtitles لا أستطيع منع نفسي من التساؤل متى سأكون ممدداً جانبه هنا
    Küçükken de beni sevmezdi, şimdi de sevmiyor. Elimde değil, huyu böyle. Open Subtitles تكرهنى حينما كانت طفلة والان ايضا لا يسعني إحتواء الأمر.
    Elimde değil Morpheus. Düşünmeden edemiyorum. Ya yanılıyorsan? Open Subtitles لا أستطيع التوقف مورفيوس، لا أستطيع التوقف عن التفكير، ماذا لو كنا مخطئين؟
    Elimde değil, ben endişeli biriyim, Julia. Open Subtitles أنا لا أستطيع مساعدته ، أنا ضجرة ، ً جوليا ً
    Bu yüzden size diyorum ki... Elimde değil. Open Subtitles لذا.. ما قلته: هذا فوق سيطرتي.
    Elimde değil, değiştirmeyi istiyorum, ama... Open Subtitles ليس بيدي حيلة ..أريد المضي قدماًُ , ولكن
    - Elimde değil. Gerçek bu. - Pekala, pekala, pekala. Open Subtitles ليس بيدي حيلة انها الحقيقة حسنا حسنا
    Özür dilerim. Ama, Elimde değil Nate. Open Subtitles أنا آسف، ليس بيدي حيلة يا "نات"
    Tamam, her şey yolunda. Özür dilerim, Elimde değil. Open Subtitles حسناً , لا بأس - أنا آسفة , لا أستطيع منع نفسي -
    Tamam, her şey yolunda. Özür dilerim, Elimde değil. Open Subtitles حسناً , لا بأس - أنا آسفة , لا أستطيع منع نفسي -
    "Elimde değil. Doğam böyle." Open Subtitles لا أستطيع منع نفسي من ذلك.
    Ama Elimde değil ki. Bu aşk tüketti beni. Aylardır kahroluyorum. Open Subtitles لا يسعني ، أنا أستنفذتها أنها كانت شهور الآن
    Hala Elimde değil fakat duygularımı aktardım çünkü oradaydım ve işareti gördüm Open Subtitles لا يسعني إلا التعاطف لأنني كنت هناك، ورأيت الإشارات.
    Elimde değil Morpheus. Düşünmeden edemiyorum. Ya yanılıyorsan? Open Subtitles لا أستطيع التوقف مورفيوس، لا أستطيع التوقف عن التفكير، ماذا لو كنا مخطئين؟
    - Bu Elimde değil! - Öyle görünmüyor. Open Subtitles ـ أنا لا أستطيع مساعدته ـ لا يظهر ذلك
    "Elimde değil." derdi. Open Subtitles " " هذا فوق سيطرتي .. هكذا يقول.
    Üzgünüm adamım, gerçekten. Kötü biriyim ben. Elimde değil. Open Subtitles أنا اسفة يارجل، اسفة جدا، انا شخص سيء، لا أستطيع مساعدة نفسي.
    Çalışıyorum, ama Elimde değil. Open Subtitles أننيّ أحاول، ولكن لا أستطيع أن أساعد نفسي.
    Elimde değil. Saçma sapan kozmetik ürünlerinden gına geldi. Open Subtitles لا استطيع منع نفسي , أنا أهذّي من حرماني لمستحضرات التجميل
    Her gün en az otuz saniye. Elimde değil. Open Subtitles أفكر به على الأقل ثلاثين ثانية كل يوم لا يمكنني التوقف عن التفكير به
    Elimde değil, Kylie. Kalçalarım şişman, tamam mı? Open Subtitles لا يمكنني المساعدة, كايلي أنا ممتلئة المؤخرة, حسناً؟
    Almanları yoluyorum. Elimde değil. Open Subtitles الجنود الألمان يدفعون بسخاء ما بيدي حيلة
    Elimde değil ama senin iki tonluk bir eğlence aracı olduğun fark ettim. Open Subtitles أريدأنأسألك, لأنني لم أستطع منع نفسي من ملاحظة أنك طنين من التسلية
    - ...ama Elimde değil. Open Subtitles -وخوفي الكبير أن لا استطيع مساعدته ان احتاجني
    Böyle olmak istemiyorum ama Elimde değil. Open Subtitles لا أريد أن أكون هكذا، ولكن... لا حول لي في ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus