"elimde sadece" - Traduction Turc en Arabe

    • كل ما أملك
        
    • لديّ فقط
        
    • كل ما تبقى
        
    • ما لدي هو
        
    • كل ما لديّ
        
    • كل مالدى
        
    • لا أملك إلا
        
    Elimde sadece parktaki ahmakların apışlarına tuttuğum bu müthiş lazer var. Open Subtitles كل ما أملك هو قلم إشارة بالليزر, أقوم بتوجيهه على المهووسين في الحديقة.
    Yo-yo'yu ya da tokat bileziğini almalıydım şimdi Elimde sadece aptal şapka var. Open Subtitles كان يجب أن آخذ اليويو أو سوار الصفعة والآن كل ما أملك هو تلك القبعة الغبية
    Elimde sadece kimsenin istemediği resimler var. Open Subtitles لديّ فقط الآن مجموعة من اللوحات لا يريد أحد شراؤها
    Elimde sadece o kutuda gördüğün kaldı. Open Subtitles ما تراه في ذلك الصندوق هو كل ما تبقى لي من قلبي
    Eski iş yerimde bunu hep yapardım. Elimde sadece üçüncü mesai var. Open Subtitles تعودت على ذلك في وظيفتي السابقة كل ما لدي هو النوبة الثالثة
    Elimde sadece doğanın güzelliği ve sıhhatli son bir yemeğin umudu var. Open Subtitles كل ما لديّ هو الطبيعة الجميلة والاستبشار بوجبة أخيرة هنيئة
    Elimde sadece bu var. Open Subtitles هذا كل مالدى عنها
    Elimde sadece onları hatırlatacak bu kitap kaldı. Open Subtitles الآن لا أملك إلا الكتاب ليذكرنى بهم
    Elimde sadece bu saat kaldı. Open Subtitles لذا الساعه هى كل ما أملك
    Elimde sadece bu kaldı. Open Subtitles لقد خسرت كل ما أملك
    Eşeğimi al. Elimde sadece o var. Open Subtitles خذوا حماري إنه كل ما أملك
    Elimde sadece şöhretim var. Open Subtitles كل ما أملك هي شهرتي.
    Elimde sadece bu oyun vardı. Open Subtitles كانت هذه اللعبه هي كل ما أملك
    Pekala, bir kere sol Elimde sadece 4 parmağımda var ve bu elimle sigara içtiğim için taktım. Open Subtitles حسناً ، لديّ فقط أربعة باقين لهذه اليد وهي اليد التي أدخن بها
    Elimde sadece sert ve yanmış olanlarından kaldı. Open Subtitles لديّ فقط قهوة قوية ومحترقة
    Elimde sadece... Burada mı çalışıyorsun? Hayır fakat... Open Subtitles ...ـ لديّ فقط ـ هل تعملين هنا؟
    Elimde sadece bir bıçak ve bir çift el bombası var. Open Subtitles كل ما تبقى لي هو سكين وقنبلتين.
    Çünkü Elimde sadece sen varsın. Open Subtitles لأنكِ كل ما تبقى ليّ الأن
    Elimde sadece bunlar var artık. Open Subtitles هذا كل ما تبقى لي ذكريات
    Yapın nerede? "Sayın Yargıç, dava açacağım ama Elimde sadece boz var. Open Subtitles أريد أن أقدم قضية و لكن كل ما لدي هو الدوق
    Peki Matt, sana yalvarıyorum. Elimde sadece o var. Open Subtitles حسناً سأتوسل إليك يا"مات" أنه كل ما لديّ
    Elimde sadece yüzlük var. Open Subtitles لا أملك إلا فئات المئات.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus