"en kısa" - Traduction Turc en Arabe

    • بأسرع ما
        
    • أقصر
        
    • في أسرع
        
    • بأقرب
        
    • اقصر
        
    • في اقرب
        
    • فى أقرب
        
    • الأقصر
        
    • أسرع ما
        
    • فى أسرع
        
    • قريباً جداً
        
    • القريب العاجل
        
    • بأسرع مايمكن
        
    • باسرع ما
        
    • أقرب وقت
        
    Sonuna kadar bekleyemem. Ben En kısa sürede ve nakit olarak ödemek istiyorum. Open Subtitles النهاية طريقها طويل ، و اٍننى أفضل أن أدفع الثمن بأسرع ما يمكننى
    Bana ondan bir yer verin. En kısa zamanda ayrılmak istiyorum. Open Subtitles احجز لى مكانا فى هذه, اريد ان اسافر بأسرع ما يمكن
    ama biz sizin En kısa pozlama sürenizden milyar kat daha hızlı çekiyoruz. Bu demektir ki çok çok az miktarda ışık alıyoruz. TED لكننا سنذهب بشكل أسرع بمليار مرة من أقصر تعرض للضوء وبالتالي فبالكاد سنحصل على أي ضوء.
    Bu labirentte dört olası rota vardı, zaman geçtikçe cıvık mantar; En kısa ve etkili rotayı belirledi. TED هناك 4 طرق محتملة لهذه المتاهة، و لكن مرةً بعد أخرى، قام عفن الوحل بإتِّباع أقصر طريق ممكن وأثراها فائدة.
    Bu nedenlerden dolayı, mümkün olan En kısa zamanda bu yerden gitmek istedim. Open Subtitles لهذه الأسباب كلها، كنت أرغب في الخروج إلى الميدان في أسرع وقت ممكن.
    Biyolojik annesini mümkün olan En kısa sürede buraya getirmeliyiz. Open Subtitles يجب أن نجلب أمها البيولوجية إلى هنا بأقرب وقت ممكن
    O nedenle En kısa sürede nihâi kararı vermemiz gerektiğini hissettim. Open Subtitles لذلك شعرت أن الواجب يقتضى الوصول لحل نهائى بأسرع ما يمكن
    En kısa sürede tahliye ekipleri gerekiyor. Anlaşıldı mı? Buraya tahliye ekibi gerekiyor. Open Subtitles نريد فرق الإسعاف هنا بأسرع ما يمكن، هل تلقيتم هذا، نريد فرق الإسعاف
    Tamam, geri döndüğümde, ben En kısa zamanda size evlenecek değilim, nişan partide. Open Subtitles حسنا،عندما تعودين. انا سأعمل على أن نتزوج بأسرع ما أستطيع. في حفلة الخطوبة.
    Pekala, En kısa sürede arabayı geri almanı istiyorum... çünkü sana ihtiyacım var. Open Subtitles حسناً, اريدك ان تعيد السيارة بأسرع ما يكون لاني احتاجك على هذا الكوكب
    Koca bir ay boyunca, En kısa yol olan ve beni işime götüren tek bir güzergahı gösteren bir telefon uygulamasına tutulup kalmıştım. TED لمدة شهر كامل، لقد كنت خاضعًا لتطبيق هاتفي الشيء الذي جعل الرحلة إلى العمل تصبح شيئًا واحدًا فقط: أقصر الطرق.
    Ancak çok özel bir günde, çok özel bir anda 2 yılda bir fırlatırsak, Mars ve Dünya düzgün hizalandığında roketin katedeceği mesafe En kısa olabilecek. TED وهذا إذا انطلقنا في يوم معيّن، في موعد محدد بدقة، مرة كل سنتين، عندما يتقارب المريخ والأرض، كي تكون المسافة التي يقطعها الصاروخ أقصر ما يمكن.
    Sorum şu: Bu dört yolu bağlayacak En kısa uzunluk ne? TED سؤالي هو: ما هي أقصر مسافة يتطلبها الربط بين هذه المدن الأربعة؟
    Benim konumumdan Kral'a ulaşmanın En kısa yolu Sam Do'yu kullanmak. Open Subtitles أقصر طريق للملك .. هو أن أستخدم ذلك السام دو
    Ve Aubrey de Grey ile Godspeed 'e şans diliyorum, ve onlar gibi diğer insanlara, En kısa zamanda bu konuda bir şeyler yapmaya çalışmak için TED وأتمنّى التوفيق لأوبري دي غراي والأشخاص أمثاله في محاولة فعل شيء حيال هذ الأمر في أسرع وقت
    "Sevgili hayali hasta, En kısa zamanda gelin. Open Subtitles عزيزي المصاب بوسواس المرض تعال في أسرع وقت ممكن
    Onu helikopterle götüreceğim, En kısa zamanda size geri gönderirim. Open Subtitles أنا سآخذه في الهيلكوبتر سأرسلها من أجلك بأقرب وقت ممكن
    Mümkün olan En kısa süre içinde onu dengi bir sınıfa vermeye çalışın. Open Subtitles حاولوا أن تدخلوه في نفس المرحلة الدراسية بأقرب فرصة ممكنة
    dedim. Babam bir gün, "İki nokta arasındaki En kısa mesafe nedir?" TED وذات يوم قال لي .. ما هي اقصر مسافة بين نقطتين ؟
    Avukatlarım En kısa sürede salıverilmesi için tüm güçlerini kullanacaklar. Open Subtitles المحاميين يقومون باقصي مافي قوتهم لاطلاق صراحه في اقرب وقت
    Ya hemen buradan gitmeliyiz ya da kurt adamlar çıldırıp bizi öldürmeden, birinin En kısa sürede şeytan çıkarma ayininin nasıl yapıldığını öğrenmesi gerekiyor. Open Subtitles إما أننا نحتاج إلى الخروج من هنا أو أنه يجب على أحد أن يتعلم تعويذة فى أقرب وقت ممكن قبل أن يُجن المذءوبون ويقتلونا
    Evren hayalinizle aranızdaki En kısa, ahenkli, hızlı yolu her zaman bilir. Open Subtitles إنه دائما يعرف الطريق الأقصر الأسرع الأحـَثّ الأكثر انسجاما بينك وبين حلمك
    Seni mümkün olan En kısa sürede ameliyathaneye alacağız. Open Subtitles سندخلك إلى غرفة العمليات في أسرع ما يمكن
    Birkaç patenci. Geç kaldım ama En kısa zamanda oradayım. Open Subtitles إنهم بعض المتزلجين سأتأخر قليلا ولكن سأصل فى أسرع وقت ممكن
    En kısa zamanda sizi Moskova'da çalarken bulmak istiyorum. Open Subtitles رائع أَتمنّى بأن تَجدَي الوقتَ للِعْب في موسكو قريباً جداً.
    Ama ona En kısa zamanda söylemelisin. Eğer bir sebeple öğrenirse hiç de hoş şeyler olmaz. Open Subtitles عليك أن تخبريها في القريب العاجل, أعني لو إكتشفت أمركم بطريقة ما, فلن يكون الأمر هيّناً.
    Güvenliğe haber ver benimle En kısa zamanda acil serviste buluşsunlar. Open Subtitles أريدكِ أن تستدعي الأمن ودعيهم يقابلونني في غرفة الإسعاف بأسرع مايمكن.
    Sizi tutmayayım, Komiserim, ama En kısa zamanda aile fertleriyle görüşseniz iyi olur. Open Subtitles انا لن اعطلك ايها المفتش, ولكنى اقترح ان تقوم بالأتصال بالعائلة باسرع ما يمكنك
    Binbaşı Gant'ı alın. En kısa sürede bana rapor verin. Open Subtitles خذوا مايجور جانيت وارجعوا لي بالتقرير في أقرب وقت ممكن

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus