endişelenmeni anlıyorum Harvey ama bu benim ilk anlaşmam ve ona kendi paranı vermediğin sürece o toplantıda ben de olacağım. | Open Subtitles | أقدّر قلقك ولكن هذا أول تعامل لي، مالم تدفع من مالك سأحضر الاجتماع |
endişelenmeni anlıyorum Harvey ama bu benim ilk anlaşmam ve ona kendi paranı vermediğin sürece o toplantıda ben de olacağım. | Open Subtitles | أقدّر قلقك ولكن هذا أول تعامل لي، مالم تدفع من مالك سأحضر الاجتماع |
Benim için endişelenmeni gerektirecek kadar çaresiz değilim. | Open Subtitles | لستُ مستميتاً لدرجة أن أحتاج قلقك بشأني |
Yalan söylemek istemezdim ama endişelenmeni istemedim. | Open Subtitles | لم أكن أقصد الكذب عليك .. فقط أردت ألا أقلقك. |
Kirayı ödeyemeyeceğim konusunda endişelenmeni istemiyordum. | Open Subtitles | أنظري, لم أرد أن أقلقك بأني لم أستطع دفع الأيجار |
Çok kibar bir hareket ama benim için endişelenmeni gerçekten istemiyorum. | Open Subtitles | ولكن لا أريد منك أن تقلق علي، اتفقنا؟ |
Hayır. endişelenmeni gerektirecek bir şey yok. | Open Subtitles | كلاّ، هذا لا يعنيكِ لتقلقي بشأنه |
Senin de endişelenmeni umuyordum. | Open Subtitles | -لقد كنت أتمنى ان تقلقي علي أيضا |
- Mulder, endişelenmeni anlıyorum ama hazırım, ve çalışmak istiyorum. | Open Subtitles | - مولدر، أقدّر قلقك... ... لكنأنامستعدّ -أنا عملwanna. |
Güvenliğin için endişelenmeni anlıyorum. | Open Subtitles | أنا اقدر قلقك على سلامتك |
Tatlım, benim için endişelenmeni takdir ediyorum. | Open Subtitles | عزيزتي أُقدر قلقك عليّ |
Kate için bu kadar çok endişelenmeni tuhaf buluyorum. Nezarette keyfi yerinde. | Open Subtitles | أرى أن قلقك الكبير على (كيت) غريبًا بينما هي مستريحة بالزنزانة. |
endişelenmeni anlıyorum David. | Open Subtitles | أقدر لك قلقك " ديفد " |
Kurt, endişelenmeni anlıyorum ve teşekkür ediyorum. | Open Subtitles | كورت) ، أنا أتفهم قلقك) ، وأقدر لك ذلك |
Benim için endişelenmeni hak ettiğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | -أشكّ أنّي أستحق قلقك . |
Kirayı ödeyemeyeceğim konusunda endişelenmeni istemiyordum. | Open Subtitles | أنظري, لم أرد أن أقلقك بأني لم أستطع دفع الأيجار |
Özür dilerim, anne. endişelenmeni istemezdim. | Open Subtitles | آسفة ، أمى لم أكُن أعنى أن أقلقك |
Hiçbir konuda endişelenmeni istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد منك أن تقلق عن أي شيء |
Hayır. endişelenmeni gerektirecek bir şey yok. | Open Subtitles | كلاّ، هذا لا يعنيكِ لتقلقي بشأنه |
Lütfen, benim hakkımda endişelenmeni istemiyorum. | Open Subtitles | لذا, رجاء لا تقلقي علي |