"engelleme" - Traduction Turc en Arabe

    • إعاقة
        
    • عرقلة
        
    • لمنع
        
    • وإعاقة
        
    • بعرقلة
        
    Soygun, adaleti engelleme, kimlik taklidi, tanığa rüşvet. Open Subtitles لديه حالات سرقة, إعاقة عدالة إنتحال شخصية وهمي, رشوة شاهد
    712 gasp, 849 haraç 246 dolandırıcılık, 87 suikast ve cinayet 527 adaleti engelleme. Open Subtitles 712قضة سلب، 849قضية ابتزاز 246قضية احتيال، 87 قضية تآمر للقتل 527قضية إعاقة عدالة كيف يرد المتهمون؟
    20'ye yakın mafya üyesi yakalandı ve adaleti engelleme suçundan yargılandı. Open Subtitles واعتقل 20 من رجال العصابات ووجهت إليهم تهمة عرقلة سير العدالة
    Ayrıca bu heriflerin polis soruşturmalarını engelleme eğilimi vardır. Open Subtitles و هؤلاء الرجال لديهم القدرة فى عرقلة تحقيقات الشرطة.
    Kuzey Afrika'daki nükleer çoğalmayı engelleme, yere yığıldınızda buna aracılık ediyordunuz. Open Subtitles لمنع الانتشار النووي في شمال أفريقيا ذلك ما كنت تتوسطي فيه عندما انهرت
    Onları engelleme şansın olsaydı, engellemez miydin? Open Subtitles لو ان لديك فرصه لمنع ذلك, الم تكن لتفعلها؟
    Yalancı tanıklık, mahkemeye itaatsizlik adaleti engelleme ve cinayete ortaklık suçlarından yargılanabilirsiniz. Open Subtitles سنوجه إليكِ تهمة الحلف كذباً والإستهانة بالقضاء وإعاقة العدالة والتستر على قاتل
    Delilleri karatma, adaleti engelleme, cinsel saldırı. Open Subtitles إخفاء الدليل، إعاقة العدالة والأعتداء الجنسيّ.
    Ve yarın mahkemede adaleti engelleme suçuyla karşı karşıya kalacaksın. Open Subtitles و غداً بالمحكمه سأطلب بإتهامك بجناية إعاقة العداله
    Eğer polise nerede oldugunu söylersen, adaleti engelleme suçundan yargılanmazsın. Open Subtitles هي أن تلك الكائنة الصناعية تسببت بموته أخبري الشرطة أين هي ولن توجه إليك تهمة إعاقة العدالة
    Şahitliği engelleme gözdağı verme, adaleti engelleme, tehdit gerekçeleriyle. Open Subtitles التخويف، إعاقة العدالة الإبتزاز
    Seni adaleti engelleme suçundan tutuklayabilirim de istersen. Open Subtitles قد أعتقل الجميع على إعاقة مسار العدالة
    - Susie, sana söyledim adaleti engelleme sorumluluğunu tamamen ben alıyorum. Open Subtitles سوزي ، أخبرتك أنني سوف أتحمل المسؤولية الكاملة عن عرقلة سير العدالة ماذا فعلتي ؟
    - Tamam, bu hakkaten adaleti engelleme. Open Subtitles حسناً ، هذا في الواقع هو عرقلة سير العدالة يا آلهي
    Aslında sizi, cinayet ve engelleme suçu yerine bir federal ajana yalan söylemekten suçluyoruz. Open Subtitles ‫في الواقع، أعتقد أنني سوف أتهمك ‫بالكذب على عميل فيدرالي بدلاً من ذلك ‫ذلك، وأيضاً عرقلة سير العدالة
    Bozunumu engelleme protokolü tam olarak ne zaman sağlandı? Open Subtitles أجرائات لمنع التدهور متى بالظبط تم ادارتها ؟
    - Size verilen iletişimi engelleme emri mantıklı değil. Open Subtitles أوامرك لمنع الإتصالات غير منطقيّ تماماً.
    Yetmişinin engelleme programları var. TED 70% من الشركات لديهم برامج لمنع للتحرش.
    Hız yapma, düzeni bozma adaleti engelleme kadar komik değil ama. Open Subtitles ليس بغرابة السرعة والتهور المعرض للخطر وإعاقة العدالة
    Adaleti engelleme, kasitsiz adam öldürme ve cinayete ortaklik etme sucundan yakalayamadik. Open Subtitles لم نمسك به على قلب وإعاقة العدالة وفي التواطؤ لجريمة وقتل
    Terörizm, cinayet, cinayete teşebbüs adaleti engelleme için standart cezadır. Open Subtitles إنه إجراء عقابي للإرهاب والجريمة والشروع فيها وإعاقة العدالة
    Ve adaleti engelleme suçundan mahkum olabilirsiniz. Open Subtitles وربما تكون مذنباً بعرقلة العدالة الجنائية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus