"erer" - Traduction Turc en Arabe

    • ستنتهي
        
    • فستنتهي
        
    • رهاناتنا
        
    Hakim delilleri inceleyecek, beni suçlu bulursa kariyerim sona erer. Open Subtitles وقاضٍ سيعاين الأدلة، وإن وجد أنّني أخطأت، فمسيرتي المهنية ستنتهي.
    Eğer yarışmayı tamamlamayı başaramazsanız, Oyun sona erer ve her şeyi kaybedersiniz o ana kadar kazandığınız para da dahil. Open Subtitles إن فشلت في إكمال أي تحدي ستنتهي اللعبة. وستخسر كل شيء. بما في ذلك المال الذي ربحته قبل تلك النقطة.
    Bu adamı öldürürsen onun sorunları sona erer... seninkiler başlar. Open Subtitles إن قتلت هذا الرجل , فمشاكله ستنتهي و مشاكلك ستبدأ
    Eğer sen de Golytsin gibiysen, kariyerim sona erer ve sen de var olmayan uzak bir yere kapatılırsın. Open Subtitles إذا كنت كاذباً آخر فستنتهي مهنتي وستسجن بعيداً في مكان لا وجود له
    Biz konuşurken grup seçeneklerini değerlendiriyor. O uçak inerse oyun sona erer hem Bölüm için, hem senin için. Open Subtitles المجموعة تفكر في الخيارات المطروحة إذا حطت الطائرة، فستنتهي اللعبة
    Onlara söyleyin Saul zarar görürse, her şey sona erer. Open Subtitles أخبرهم إنْ أصابه سوء فسنلغي كلّ رهاناتنا
    Eğer başarırsa, kriz sona erer... ve Crassus'un emekliliği de süresiz olarak devam eder. Open Subtitles إذا نجح ستنتهي الأزمة و ربما يبقى كراسوس في تقاعده الغامض
    "ve bu yaşam sona erer. Open Subtitles سيأتي وقت العجوز الشمطاء، ستنتهي هذه الحياة.
    kocakarı-zamanı gelir, bu yaşam sona erer. Open Subtitles سيأتي وقت العجوز الشمطاء، ستنتهي هذه الحياة.
    Kocakarı zamanı gelir, bu hayat sona erer. Open Subtitles سيأتي وقت العجوز الشمطاء، ستنتهي هذه الحياة.
    Kocakarı zamanı gelir, bu yaşam sona erer. Open Subtitles كلمات العجوز الشمطاء. ستنتهي هذه الحياة.
    Kocakarı zamanı gelir, bu yaşam sona erer! Open Subtitles عندما يأتي وقت العجوز الشمطاء ستنتهي هذه الحياة.
    Eğer annem beni böyle görürse, müdürü filan herkesi ayağa kaldırır, ve hayatım sona erer. Open Subtitles اذا شاهدت امي هذا ، فستذهب إلى المدير والجميع ، وعندها ستنتهي حياتي
    Bu ilişkin duyulursa sadece siyasi kariyerin değil barış süreci de sona erer. Open Subtitles إن خرجت كلمةً من هذه القضية للعامة ليست مهنتك السياسية فقط من ستنتهي لكن عملية السلام برمتها أيضاً
    Beyler, beyler. Birileri yaralanırsa deney sona erer. Open Subtitles انظروا, يارفاق, يارفاق لو تعرض أحد للأذى ستنتهي التجربه
    Sonra da üniversite sporundaki kariyerin sona erer. Open Subtitles وبعدها مسيرتك في الرياضة الجامعية ستنتهي
    30 dakika, yoksa karın, çocuğun, hayatın sona erer. Open Subtitles 30دقيقة و إلا زوجتك و إبنك و حياتك ستنتهي
    O tetiği çekersen senin hayatın da sona erer. Open Subtitles إن ضغطت ذاك الزناد فستنتهي حياتك معه أيضًا
    Bir rehine öldürürsen pazarlık sona erer. Open Subtitles إن قتلتَ رهينةً، فستنتهي المفاوضات
    Gösterirsem macera sona erer. Open Subtitles إذا أريتك إيّاه، فستنتهي المغامرة
    Eğer kısa süre içinde onu denetçisinin kollarına yönlendiremezsek her şey sona erer. Open Subtitles إذا لم ندفعها إلى أحضان مراسلها وقريبا، فكل رهاناتنا خاسرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus