Üçüncü olarak, askerlerin çekmiş olduğu 1000 resmin hepsine erişimim oldu. | TED | وثالثا، تمكنت من الوصول إلى الـ1000 صورة التي التقطها هؤلاء الجنود. |
Yani benim o bilgiye de erişimim yoktu, çünkü etrafımdaki sosyal iletişim ağının bu bilgiye ulaşma şansı yoktu. | TED | لم تكن لدي إمكانية الوصول إلى هذه المعلومات لأنه لم تكن لدى شبكات التواصل الاجتماعي امكانية الوصول إلى هذه المعلومات. |
Gardiyanlardan Çavuş Chip Frederick'in bilirkişisi oldum, ve bu durumda düzinelerce soruşturma raporlarına erişimim oldu. | TED | لقد أصبحت شاهد خبرة لأحد الحرّاس، الضابط تشب فريدرك، وبهذه الصفة، تمكنت من الوصول إلى العشرات من تقارير التحقيق. |
Babamın iş hesaplarına, banka kayıtlarına erişimim olacak. | Open Subtitles | سأتمكن من الولوج إلى حسابات أبي سجلاته المصرفية |
Danışmanı olarak onun hesaplarına erişimim var. | Open Subtitles | لأنّني بحثتُ عن الصّك في موقعها بما أنّي ناصحها، يُمكنني الولوج لحسابها. |
Hap sayesinde bir anda her beyin hücresine erişimim sağlandı. | Open Subtitles | فتمكّنت فجأة من تسخير كل خلية بعقلي. |
evet açıkla bana.benim özel bir adaya nasıl erişimim oldu ve neden bir şeyler olmadı. | Open Subtitles | نعم, إشرحي لي كيف يكون لدي إمكانية الوصول إلى جزيرة خاصة ولم يذكر لي أحد ذلك حتى الآن. |
Bir doktor olarak bazı kıymetli otlara erişimim var. | Open Subtitles | حسناً، لكوني طبيباً، أملك ترخيصاً يمكنني من الوصول إلى بعض الأشياء الخاصّة. |
Ayrıca kuzey kulesinin çatısına hala erişimim yok. | Open Subtitles | ولازال ليس بإمكاني الوصول إلى سطح البرج الشمالي. |
Artık bu dosyalara erişimim yok. Hepsi sizde. | Open Subtitles | الآن أنا نفسي لم يعد لديك الوصول إلى الملفات . فقط لدي لهم. |
Banka yöneticisi olarak federal bir veri tabanına erişimim var. | Open Subtitles | بصفتي مدير مصرف، لدي القدرة على الوصول إلى قاعدة البيانات الإتحادية. |
Çünkü 3 milyon dolara erişimim var. | Open Subtitles | لأن لدي إمكانية الوصول إلى ثلاثة ملايين دولار. |
Geminin bazı küçük sistemlerine erişimim var.. | Open Subtitles | لدي إمكانية الوصول إلى بعض أنظمة السفن الصغيرة |
Mükemmel bir eğitim aldım - Şikayet etmiyorum -- fakat benim bu müzelerin ve sanat eserlerinin çoğuna erişimim yoktu. | TED | حصلت على تعليم جيد -- لست أشتكي -- لكنني لم أستطع الوصول إلى الكثير من المتاحف والأعمال الفنية. |
- MI5 arşivine üst düzey erişimim var. | Open Subtitles | أستطيع الولوج إلى أرشيف الاستخبارات الحربية |
- MI5 arşivine üst düzey erişimim var. | Open Subtitles | أستطيع الولوج إلى أرشيف الاستخبارات الحربية |
Ama borsa veri tabanına erişimim olmadan yapamam. | Open Subtitles | لكنني غير قادر على ذلك دون الولوج لقاعدة بيانات مبادلات |
Anderson'da işe başladığından beri programına erişimim var. | Open Subtitles | أستطيع الولوج إلى جدول أعمالك منذ اليوم الأول الذي بدأت فيه العمل بالشركة |
Hap sayesinde bir anda her beyin hücresine erişimim sağlandı. | Open Subtitles | فتمكّنت فجأة من تسخير كل خلية بعقلي. |
Hap sayesinde bir anda her beyin hücresine erişimim sağlandı. | Open Subtitles | فتمكّنت فجأة من تسخير كل خلية بعقلي. |