| Yaşarsa, asla eskisi gibi olmayacak! | Open Subtitles | حتى اذا عاش فلن يكون كما كان قبل ذلك مره اخرى |
| Burası siz olmadan asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | هذا المكان لن يكون كما كان بدونك. |
| Onun da babası, annesi, ablası vardı. O aile artık asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | شخص له أب و أم و أخت تلك العائلة لن تكون كما كانت |
| Ama Sicim Teorisi gibi bir teoriye inanıyorsanız, bütün küçüklük kavramı eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | لكن إن آمنت بنظرية مثل نظرية الأوتار إذن ففكرة الصغر لن تكون كما هي عليها |
| Artık hayatın eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | الآن حياتك لن تكون نفسها أبداً |
| Şey ona değişti ve asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | لم يتغير شيء فيه، ، وسوف لن تكون هي نفسها. |
| Aramızdakiler büyük ihtimalle hiçbir zaman eskisi gibi olmayacak, ama... | Open Subtitles | الوضع بيننا ربما لن يعود كما كان لكن |
| Burası siz olmadan asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | هذا المكان لن يكون نفسه بدونك أبداً. |
| Ve nihayet, sonunda, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | والآن أخيرا ، أخيراً لا شيء سيكون كسابق عهده |
| Asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | أبداً، لن يكون كما كان |
| Telefonu alırsa, Tony'nin ağzı bir daha eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | ،إذا ألتقطت الهاتف .فأن فم (توني) لن يكون كما كان مجدداً |
| Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | بعد هذا، لا شيء يكون كما كان |
| Ama gerçek şu ki asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | لكن الحقيقة انها لن تكون كما كانت |
| Sanırım hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | أظنّ أنّني أعرف أن الأشياء لن تكون كما كانت بالنسبة لي، و... |
| Hayatı, doktorun hapsedilmesinden sonra, asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | حياته لن تكون كما هي بعد اعتقال الطبيب |
| Hayatın asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | حياتك لن تكون كما هي أبداً |
| İyi bir seçim yaptın Ben. Artık hayatın eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | .(هذا خيار جيّد يا (بن .الآن حياتك لن تكون نفسها أبداً |
| Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | الأمور لن تكون نفسها أبداً. |
| Biliyor musun, bundan sonra okul sensiz eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | تعلم، ان المدرسة سوف لا تكون هي نفسها بدونك. |
| Ve onsuz hayat asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | بغيرها ... والحياة لن تكون هي نفسها |
| Onu alırsam, bir daha asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | إن أخذتُه، فلن يعود كما كان أبداً |
| Kilise asla eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | والكنيسة لن يكون نفسه. |
| Ve nihayet, sonunda, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. | Open Subtitles | والآن أخيرا ، أخيراً لا شيء سيكون كسابق عهده |