"etmeye çalışıyorlar" - Traduction Turc en Arabe

• إنهم يحاولون
• أنهم يحاولون
• يحاولان
• هم يرسلون
• يحاولون تدمير
• إنّهم يحاولون

Senin yaş grubundakilerin iyi belgelenmiş tarihi kibrine hitap etmeye çalışıyorlar.
إنهم يحاولون فقط إستغلال حب جيلك و المسجل تاريخياً للغرور قاومهم

Sembolik olarak, çocuklukta kaybettiği şeyleri yeniden elde etmeye çalışıyorlar.
إنهم يحاولون إستعادة ما فقدوه بالطفولة بشكلٍ رمزي.

Zihnini ve bedenini kontrol etmeye çalışıyorlar yapmalarına izin verme.
أنهم يحاولون السيطرة على عقلك ...وجسدك لا تدعينهم يفعلون ذلك

Onlara katılmayacağımı dediğim beni yok etmeye çalışıyorlar.
ولأنني رفضتُ الانضمام إليهما فهما يحاولان التخلص مني

Bizi haberdar etmeye çalışıyorlar.
هم يرسلون إشارةً لنا

Ama adeta ülkeyi alaşağı etmeye çalışıyorlar.
أعني أن هذا يبدو و كأنهم يحاولون تدمير البلاد

Bizi güçlü kılacak her şeyi paramparça etmeye çalışıyorlar.
إنّهم يحاولون تمزيق الشيء الأساسي الذي يجعلنا موحدين

Bunu da sen Doktor. Yardım etmeye çalışıyorlar.
و أنت صنعت هذا - إنهم يحاولون المساعدة -

Sadece sana yardım etmeye çalışıyorlar.
أجب أسألتهم. إنهم يحاولون فقط مساعدتك.

LAPD'yi alt etmeye çalışıyorlar.
إنهم يحاولون إسقاط قسم شرطة لوس أنجلوس.

Ve Avrupa'ya göç etmek isteyenler... Çünkü herşey buna dayanıyor, iş bulmak için Avrupa'ya göç etmeye çalışıyorlar.
و لهؤلاء منهم الذين يحاولون الهجرة إلى أوروبا - لأن هذا هو ما كل شيء عنه، إنهم يحاولون الهجرة إلى أوروبا للعثور على عمل.

Beni deşifre etmeye çalışıyorlar. Evraklarım gizli serviste.
أنهم يحاولون كشفي, أدارة الأمن لديهم وثائقي

Onlar bu işi ört pas etmeye çalışıyorlar.
أنهم يحاولون حماية أنفسهم والتغطية عن أفعالهم

Neden bizi konuşmaya ikna etmeye çalışıyorlar dersin?
وإلا فلماذا تعتقدين أنهم يحاولون جعلنا نتحدث؟

Evde iki hayalet var ve onları kontrol etmeye çalışıyorlar.
كان هناك شبحان في المنزل وكانا يحاولان التحكم بهما

Howard Lyman'ı, Diane'in aleyhine oy vermesi için rüşvet vererek ikna etmeye çalışıyorlar.
إنهما يحاولان رشوة هاورد لايمن ليصوت لصالح إقضاء دايان من منصبها الإداري

Scot ve Peter, beslenme sürecinin detaylarını görebilmek için köpekbalığını takip etmeye çalışıyorlar.
"سكوت" و "بيتر" يحاولان أن يبقوا بقرب القرش لملاحظة تفاصيل عملية التغذية

Ben, ben, hep ben. Projeni yok etmeye çalışıyorlar.
انا , دائما انا انهم يحاولون تدمير عملك

Yardım etmeye çalışıyorlar.
إنّهم يحاولون المساعدة