Ama sıradan bir sekreter, Ev hanımı ya da genç kendi sınırlı imkanıyla karanlık bir odada ufak bir ışık yakabilir. | Open Subtitles | لكن حتى سكرتيرة عادية أو ربة منزل او مراهقة يستطيع كل منهم بطريقته الخاصة البسيطة إضاءة ضوء صغير في غرفة مظلمة |
Her Ev hanımı bilir ki karışıklık en kısa sürede halledilmeli, | Open Subtitles | .... لكن , كل ربّة بيت تعلم حالما تتخلص من فوضى |
Evet, kadın yıldız atlet... annesi Ev hanımı dışında hiç bir şey değil. | Open Subtitles | أوه ، نعم الانثى الرياضية الخارقة لا تقارن بالأم التي هي لا شيء فقط ربة بيت |
Bir ölümlüyle evlendin Samantha kirli, küçük Ev hanımı rolünü abartmana gerek yok. | Open Subtitles | -فقط لأنكِ تزوجت من بشري يا " سمانثا" -ليس سبباً لتبالغي في دور ربة البيت الوضيع |
Bana üniversiteyi bitirmemiş, hiç bir yeteneği ve tecrübesi olmayan bir Ev hanımı arayan ilanı göster o zaman | Open Subtitles | أريني طلبا لربة منزل ليس لديها علامات جامعية وليس لديها خبرة أو مهارة |
Benim de, dışardaki pek çok Ev hanımı gibi, defalarca başarısızlıklarım oldu. | Open Subtitles | فشلت في أوقات كثيرة لا يمكنني حصرها تماماً مثل العديد من ربّات البيوت الأخريات |
Orada burada zaman öldürmeye bakan, uçarı bir Ev hanımı olsam neyse. | Open Subtitles | وكأنني ربّة منزل طائشة تبحث عن طريقة لقتل الوقت فحسب. |
Her şeyimizi satıp birer Ev hanımı ve garsona dönüşeceğimize neden büyük bir etkinlik yapmıyoruz? | Open Subtitles | بدلاً من البيع و التحول إلى ربات منزل و نادلين لمَ لا نحضر حفلاً كبيراً؟ |
Arabasını park ederken, sadık bir Ev hanımı. | Open Subtitles | عندما توقف السيارة تصبح ربة المنزل المثيرة |
Bu kişi kendini orta sınıf bir Ev hanımı olarak tanımladı. | TED | الشخصية الأولى صُنفَت على أنها ربة منزل من الطبقة الوسطى. |
Kötü bir şey yapmış olan orta halli bir Ev hanımı. | Open Subtitles | بداية موفقة إنها ربة منزل من الطبقة المتوسطة إقترفت أمراً سيئاً، أمراً تشعر بذنبٍ كبير حياله |
Cadı bir insanla evleniyor, sonra mükemmel bir 50ler Ev hanımı oluyor falan hani? | Open Subtitles | حين الساحرة تتزوج بشرياَ ثم تنقلب إلى ربة منزل الخمسينات المثالية |
Los Angeles'ta bir yıldız değil, Daphne'de lanet bir Ev hanımı. | Open Subtitles | هي لَيست نجمة في لوس أنجليس لقد كانت ربّة بيت في دافني |
Bende, onun sadece bir Ev hanımı olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | و الآن لقد أخبرتك لقد كانت مجرد ربّة بيت |
İyi bir Ev hanımı olup çamaşır kurutuyorum. | Open Subtitles | لقد كنت ربّة بيت رائِعة وكنتُ أقوم بالغسيل |
Yani, gut hastası, dört çocuklu, kötü dişleri olan bir Ev hanımı ortaya çıkarsa? | Open Subtitles | أقصد. ماذا إذا ما تبين أنها ربة بيت وحيدة مع أربعة أطفال و أسنان سيئة ومصابة بمرض النقرس؟ |
Burada varoşta yaşayan normal bir Ev hanımı görüyorsunuz günlük rutin işlerini yapıyor;kocası için kahvaltı hazırlıyor. | Open Subtitles | -هنا نرى ربة بيت ضواحي عادية طبيعية -في واحدة من مهامها الروتينية : تحضير الإفطار لزوجها |
Parasını ödeyemeyecek dul kalmış bir Ev hanımı mı? | Open Subtitles | ربة البيت الوحيدة بدون مال لتدفع لك ؟ |
Neden hala Ev hanımı gibi davrandığını. | Open Subtitles | مازالت تلعب ربة البيت سوزى |
Bir Ev hanımı için zor olmalı, değil mi? | Open Subtitles | إنها زينة صارخة بالنسبة لربة منزل أليس كذلك؟ |
Diyet hapları satmak buraya gelen çoğu Ev hanımı için yeterli olabilir. | Open Subtitles | بيع أقراص الحمية قد يكون كافي بالنسبة لمعـــــــــظم ربّات البيوت |
Benim için asla bir Ev hanımı olmamıştın tatlım. | Open Subtitles | حسناً ، أنتِ لن تكوني ربّة منزل فقط بالنسبة ليّ ، عزيزتي |
Ufacık akılları ve kocaman kıçları olan bir grup cinsel yönden tatmin olamamış Ev hanımı. | Open Subtitles | مجموعة ربات منزل يائسات جنسياً بعقول صغيرة ومؤخرات هائلة |
Arızayı onarır... sonrasında Ev hanımı ona yaklaşır, | Open Subtitles | والسباك يأتي لإصلاح الخرم الذي يسرب وعندها تتجه إليه ربة المنزل |
Hiç düşük riskli Ev hanımı bulunmadı, hiç Ev hanımı kaybolmadı. | Open Subtitles | لم تظهر جثة أي أم نشيطة لم تختف اي أم نشيطة |
Ev hanımı sevdiği için uskumru getirdim. | Open Subtitles | أنهُ الماكريل لأن سيدة المنزل قالت بأنها تحب ذلك |