Fakat senin gibi bir adam, bunun gibi büyük bir evle ne yapıyor? | Open Subtitles | لكن ما يفعل شخص مثلك بمنزل كبير كهذا, على أية حال؟ |
Ama bir daha sizi bu evle uğraşırken görürsem gideceğiniz yer kodes olur, anladınız mı? | Open Subtitles | في المرة القادمة إذا عبثتما بمنزل هذا الرجل كلكم ستدخلون السجن؟ |
Burasının birisinin duygusal izi olan bir evle olmasıyla uzaktan yakından alakası yo,k hatta tam tersi. | Open Subtitles | وأنت تعرف أن هذا بمنزل لأي شخص ليستقر فية ذهنيًا، بل على العكس تمامًا |
Luke, evle ve Hugh Crain'le ilgili söylemediğim bir şey var. | Open Subtitles | لوك هناك شيء حول هذا البيتِ حول هيو كراين لَمْ أَقُلْة |
Polisin evle olan bağlantını bulmaması gerekiyordu ama buldular. | Open Subtitles | الشرطة يَجِبُ أَنْ مَا كَانَ قادرُ لتَتَبُّع ذلك البيتِ عُدْ إلاك، لَكنَّهم عَمِلوا. |
Telefon kayıtları, evle dükkan arasında birçok aramanın yapıldığını gösteriyor. | Open Subtitles | أظهرت سجلات الهاتف حصول الكثير من المكالمات بين المتجر والمنزل |
Aslında ben bizim evle başlayalım diyordum. | Open Subtitles | حسنا ، في الواقع كنت سأبدأ بمنزلنا |
Ya, önce tek bir evle başlamıştım ama sonra büyüdü, bütün dünyayı kontrol edebildiğimi fark ettim. | Open Subtitles | أجل , في البدايه بدأت بمنزل واحد ولكن وأنا أبنيه , أدركت أنني أتحكم بالعالم بأكمله |
Eski karım kendini bir evle tanımlamaya ihtiyaç duyar. | Open Subtitles | زوجتي السابقة تحتاج .أن تجد نفسها بمنزل |
Bu oyun güzel bir evle başlıyor. | Open Subtitles | هذه اللعبة بدأت بمنزل جميل |
Kısacası, bu ev ve Montauk'taki evle birlikte dedemin himayesinde bulunan marka ve hisseleri de hesaba katarsak kalan servetle küçük bir ülkeyi yaşatacak kadar paraya sahibim. | Open Subtitles | بلإضافة لهذا العقار والمنزل في مونتيوك والسندات والأسهم المملوكة من قبل جدي |
Yani sadece görsel gelişime değil, programın kendisine de kafa yoruyorduk, bir evle diğeri veya bir komşu ile bir diğeri arasında kurulabilecek bağlantıları da düşünüyorduk. | TED | لذا فلم نكن نفكر بشأن التطوير فحسب، بل كنا نفكر بشأن البرنامج، نفكر بشأن نوع التواصل الذي من الممكن حدوثه بين المنزل والمنزل الآخر، بين الجار والجار الآخر. |
Gazetede resmini gördüm... evle beraber olanı. | Open Subtitles | رأيت صورتك في ورقة ، واحد معك والمنزل. |
Aslında ben bizim evle başlayalım diyordum. | Open Subtitles | حسناً في الحقيقة ، كنت سأبدأ بمنزلنا |