Günler geçtiğinde sadece fareye benzemekle kalmıyor aynı zamanda fare gibi davranıyordu. | Open Subtitles | بعد أن كبر عدّة أيام، لم يكن يُشبه الفأر وحسب، بل يتصرف مثل الفأر أيضًا. |
Dün gece kendime pizza söyledim ve lavabonun üzerinde fare gibi kemirdim. | Open Subtitles | الليلة الماضية طلبت بيتزا بنفسي وأكلتها في الحوض مثل الفأر |
Şu yatak odası fiyaskonu çözdüğümden beri bir fare gibi sessizleşti. | Open Subtitles | أتعلمين، لقد كان هادئاً كالفأر منذ أن حليتُ مشكلة الغرف بأكملها |
Daha çok kendinizi, bir filin ayağına bakan fare gibi hissedersiniz çünkü bu canlının görülemeyen çok daha büyük bir bölümü tepenizdedir. | TED | بل إنكم كالفأر عند قدم فيل، ومعظم الكائن الحي قائم فوق مستوى الرأس، لاترونه. |
İnsanlar fare gibi buraya sıkışmıştı. | Open Subtitles | كنت أسفل القسم التاسع منذ ضرب الأعصار الناس محصورون هناك مثل الفئران |
Ona böyle derdik: çünkü fare gibi konuşurdu ve sadece konuşması gerektiği zaman konuşurdu. | Open Subtitles | ندعوها بهذا الاسم لأنها تتكلم كالفئران و لا تنطق بكلمة إلا إذا وُجّه إليها الكلام |
- Onbaşı Venner bu hücrede kilitli kalıp kafesteki fare gibi vurulmaya niyetim yok. | Open Subtitles | لايوجد لدى أي نية للبقاء محجوزة بهذه الزنزانة ويتم إطلاق النار على كفأر بمصيدة. |
Koridordaki bir fare gibi, odalarımdan sıvışmaya çalışacağımı mı düşündün? | Open Subtitles | هل أعتقدت أننى سأنسل فجأة من غرفتي مثل الفأر بالممر ؟ |
Tamamdır! Şimdi fare gibi tuzağa düştüler işte. | Open Subtitles | رائع، إنه مثل الفأر فى المصيدة |
Ölünceye kadar bir fare gibi labirentte koşturmaya niyetim yok. | Open Subtitles | لن أركض مثل الفأر في المصيدة حتى أموت |
Gereken tedaviyi gördükten sonra, fare gibi, kayakçı gibi 65 yaşındaki kadın gibi, hiçbir şey olmamış gibi kalkacaklar. | TED | وبعد أن يتلقى العلاج المطلوب، كالفأر والمتزلجة والمرأة ذات الخمسة وستون عامًا، سيفيق. |
Amaçsız bir ülkenin bakanı gelmiş, tıpkı bir fare gibi sürünüyor burada. | Open Subtitles | وزير البلد التى بلا معنى زحف إلى هنا ليلا كالفأر |
Uçan bir fare gibi giyinmek bunu saklamıyor, ben buradayım diye bağırıyor. | Open Subtitles | "ترتدي ملابساً كالفأر الطائر لا تخفيه، ويصرخ به" |
Hayır yapamam. Rozetimi gösterdiğim an, fare gibi kaçışırlar. | Open Subtitles | لا، لا أستطيع، بمجرد التلويح بشارتي سيفروا هرباً مثل الفئران |
Başlarda fare gibi küçük kemirgenleri avlamayı öğrenirler ve erişkin olduktan sonra diğer yetişkin kurtlarla grup oluştururlar. | Open Subtitles | يتعلمون في البداية كيفية ملاحقة حيوانات صغيرة مثل الفئران و من ثم يشكلون فريق مع الذئاب البالغة عندما ينمون. |
Çünkü o yatak yayları peynir fabrikasına düşmüş fare gibi ses çıkartacak, değil mi? | Open Subtitles | لأن ملاءات الأســرة تلك ستَصِــرُّ مثل الفئران في مصنــع للجبن ، هل أنــا محق ؟ |
Su tıpkı bir fare gibi kapana kısılmış. Kim böyle bir şey yapabilir? | Open Subtitles | المياه محاصرة كالفئران من الذي قام بعمل كهذا؟ |
Korkak bir fare gibi davranarak restoran imparatorluğu kuramazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تبني امبراطوية من المطاعم وأنت تتصرف كفأر رعديد |
Şu zevzekliklerin canımı sıkıyor, seni bir fare gibi yutasım geliyor... ama her şeye rağmen beraber çalışmamız gerekiyor. | Open Subtitles | وأنا أُريد أن أفتح فكي وأبتلعك كما لو كنت فأراً لكن يجب علينا أن نعمل بما لدينا |
Bahse girerim, su borusuna tırmanan bir fare gibi üzerine çıkacaksın. | Open Subtitles | سوف تكون فوق هنا مثل الفار فى ماسورة التصريف |
Bir fare gibi gölgeler arasında saklanıyorsun. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}.تتوارى في الظّلام مثل فأرٍ |
O bir fare ve onu bir fare gibi ön güverteden atacağız. | Open Subtitles | سبريتشين sie ألماني , jah؟ أقول بأنّه جرذ ونحن إرمه خارج السفينة مثل الجرذ. |
Umarım Külkedisi'ndeki fare gibi tiz bir sesi yoktur. | Open Subtitles | اتمنىّ ان لا يكون صوتها رفيعا و مزعجا مثل الفئرانِ في قصة سيندريلا |
Tıpkı ayak parmağı yalayan bir fare gibi! Aynı senin gibi. | Open Subtitles | كالجرذ المقزز انت |
Kulağımı tıpkı bir fare gibi kemirmiştin. | Open Subtitles | لقد اكلتي اذني كالفار الصغير |
Bunu gerçek hayatta yaptıramazsın, pisliği kurcalayan bir fare gibi kazıyabilirsin! | Open Subtitles | تعجز عن النجاح في الحياة الواقعيّة لذا تخربش كجرذ يتمرّغ على القاذورات |