"fark etmez" - Traduction Turc en Arabe

    • لا يهم
        
    • لا يهمّ
        
    • يلاحظ
        
    • لا أهتم
        
    • لا فرق
        
    • مهما يكن
        
    • لا يهمني
        
    • هذا لايهم
        
    • لا يهُم
        
    • لا يَهْمُّ
        
    • غير مهم
        
    • سيلاحظ
        
    • يهم إن
        
    • فلا يهم
        
    • لا أكترث
        
    Los Angeles'ta yapacak bir işim var. İş bitti mi, gerisi fark etmez. Open Subtitles لديَ شئ لأفعله في لوس أنجليس حالما يتم هذا الشئ , لا يهم
    Los Angeles'ta yapacak bir işim var. İş bitti mi, gerisi fark etmez. Open Subtitles لديَ شئ لأفعله في لوس أنجليس حالما يتم هذا الشئ , لا يهم
    Her an ölebiliriz ama hiç fark etmez. - Çok güzel. Open Subtitles أعني, قد نموت في أي دقيقية ولكن لا يهم, فالمنظر جميل
    fark etmez Nasılsa yememe izin vermiyorlar. Open Subtitles لا يهمّ. فهُنّ لن يسمحن لي أن أأكل على كُلِّ حال.
    Sharon fark etmediğine göre, belki diğer Cylonlar da fark etmez. Open Subtitles إذا لم تكن لاحظت أي شيء ربما لن يلاحظ السيلونز الأخرين
    Ama içeri birileri girse de benim için fark etmez. Open Subtitles ولكن لا يهمني إذا كان الناس الصيد لنا. لا أهتم.
    fark etmez. Aslında bana gereken kapağında daha büyük harflerle bit yazanı. Open Subtitles لا يهم ذلك، في الحقيقة اي شيء فيه كلمة قمل بحروف كبيره
    fark etmez dostum. O şarkıyı çok seviyorum. Hadi o albümü alalım. Open Subtitles لا يهم يارجل أحب تلك الأغنية , دعنا نشتري ذلك السي دي
    fark etmez. Para basmak için pres makinesini tekrar yapmak zorundalar. Open Subtitles هذا لا يهم, كان باستطاعتهم إعادة تصنيعها لكي يقومون بطباعة الأموال
    Eğer yürüyemiyorsa gitmemiz veya kalmamız fark etmez. - Hey, halledebilirim. Open Subtitles ياإلهي , إذا كان لا يستطيع السير لا يهم إذا بقينا
    Dinle, kimin neyi yediği ya da neyi ısıramadığı fark etmez. Open Subtitles انظر, لا يهم من أكل ماذا أو من لم يأخذ قضمة
    Büyük ihtimalle bir şekilde nedensel olarak bağlandık, fark etmez. Aspiratör fanları açıl! Open Subtitles من المحتمل انها ارتبطت بطريقة أو بأخرى سببياً لا يهم, تشغيل مفرغة هواء
    Kilitli olmasa bile fark etmez. Araçtan bir şey aldınız mı? Open Subtitles لا يهم إن كانت مفتوحة هل أخذت أي شيئ منهَا ؟
    Ben zaten cumhuriyetçiyim, fark etmez yani. Open Subtitles نحن نسير على النظام الجمهوري على كل حال، فهذا لا يهمّ
    Lafın aslının nasıl olduğu hiç fark etmez Gethin. Open Subtitles أوه، هو لا يهمّ الذي التعبير الفعلي،جاتين.
    Tabii ki uygun ışıkta uygun ışıkta kimse bir şey fark etmez. Open Subtitles بالطبع في الضؤ الأيمن في الضؤ الأيمن لا أحد يلاحظ أي شيء
    Paramı ödediğin sürece fark etmez. Open Subtitles أعنى,أليس كذلك؟ أنا لا أهتم,طالما أنت تدفع لى مقابل الوقت
    Onu buraya, bana getirmenizi istiyorum, ölü veya canlı hiç fark etmez! Open Subtitles أريدكم أن تحضروه إلى هنا حياً أم ميتاً، لا فرق.
    Ya senin görüşmen? Ahbap, fark etmez. Babama onu yeniden planlamasını söyleyeceğim. Open Subtitles مهما يكن يا رجل ، ساخبر والدي ليحدد لي موعد آخر
    Dolar, çek fark etmez. Yeter ki kızla ilgili bilgi verin. Open Subtitles دولارات، شيك، لا يهمني أريد أن أعرف كل معلوماتها الخاصّة ..
    fark etmez. Bu tren durduğunda, ayrı yollara gideceğiz. Open Subtitles هذا لايهم , فعندما يتوقف القطار سيذهب كل منا لاتجاه مختلف
    - fark etmez. Sadece kendimi ondan nasıl korurum onu öğrenmeliyim. Open Subtitles -هذا لا يهُم ، أريد أن أتعلم كيف أحمى نفسى منها
    -Sevdiğin biri olması da fark etmez. -Kurtarmak için hayatını saniyesinde vereceğin biri olsa da Open Subtitles لا يَهْمُّ اذا كان شخصا تحبه او اذا كنت تضحى بحياتك من اجله
    Birincisi fark etmez ama ikincisi ile anlaşmaya mecbursun. Open Subtitles الأول غير مهم أما الثاني فأنت مجبر على التعامل معه
    Eminim dosyalar birikmeye başlayıncaya dek kimse yokluğumu fark etmez. Open Subtitles انني اتوقع ان لا احد سيلاحظ اختفائي إلا في حالة تراكم الملفات
    Buffy Glory'yi yerde tuttuğu sürece fark etmez. Open Subtitles طالما بافي باستطاعتها أن تبقي جلوري بالأسفل مدة كافية فلا يهم
    fark etmez, ne kadar numaran olduğunu sanıyorsan, umurumda değil. Open Subtitles لا يهم، لا أكترث لعدد الخدع التي تملكها في جعبتك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus