Tam bir aydır onunla çıkıyorum, ama sadece göğüslerine dokunmama izin veriyor. | Open Subtitles | لم أرها منذ أشهر وكل ما ستدعني أفعله أن أتحسس صدرها |
Çünkü erkekler ne zaman bir kızla tanışsa... gözleri onun göğüslerine kayar. | Open Subtitles | دعنا نتحقق من ذلك, كل حين عنما يقابل الفتاة فتاة يريد أن يتمعن في صدرها. |
Sadece göğüslerine bakan sana insan değilmişsin gibi davranan bütün pislik, yüzsüz kaba doktorlar adına özür dilerim. | Open Subtitles | العديمي الإحساس و الحقيرين من المجتمع الطبي الذين عاملوكي بدون إنسانية و نظروا إلى صدرك |
Sana duygular hakkında birşey söyleyim, duygular annemizin göğüslerine benzer, nerde olduklarını bilirsin fakat arkanda bıraktığın en iyi duygulardır. | Open Subtitles | دعني أخبرك عن المشاعر المشاعر هي مثل : صدر الأم. تعرفي أين هم لكن من الأفضل أن لا تشعري بهم. |
Boyuna asılan altın bir parça. Firavunlar göğüslerine bunu takardı. | Open Subtitles | إنها عليقة ذهبية كان الفراعنة يلبسونها على صدورهم |
diye ekledi. Şimdi siz ve ben muhtemelen göğüslerine dokunmaya gerek görmediler diye düşünebiliriz. | TED | والآن يمكننا أن نجادل بأنهم ربما لم يكونوا بحاجة للمس ثدييها. |
Belli ki müşterilerim yazılanlara bakıyor, göğüslerine değil. | Open Subtitles | فإذاً مِن الواضح أن عميلي كان ينظر إلى ذلك وليس إلى صدرها. |
İnsanlar göğüslerine baksın diye boynuna bir kalem bile asmıştı. | Open Subtitles | حتى أنا ترتدي قلماً حول رقبتها حتى يحدّق الناص في صدرها |
İster kız, ister kızma göğüslerine bakmak için aldım. | Open Subtitles | لا يهم ان كنتُ غاضباً وقتها أعجبني الطريقة التي رسمتَ فيها صدرها |
- Aynı şey. - Bak, göğüslerine baktığım için üzgünüm; ama gerçekten çok güzellerdi. | Open Subtitles | نفس الشيء أنا أسف لأني حدقت في صدرك , و لكن |
Evsiz insanlara kanlarını göğüslerine bulaştırmaları için meydan okuyorsun. | Open Subtitles | أنكِ تتحدين شخص متشرد ليمسح دمائه على صدرك |
göğüslerine sıkmasına artık izin vermiyorsun diye ölmedi ya. | Open Subtitles | هو لم يمت فقط لأنك توقفتي عن السماح له بلمس صدرك. |
Tanınmış bir teröristin üç adım uzağındaydım ve gözlerim bir kadının göğüslerine gömülmüştü. | Open Subtitles | كنت على بعد ثلاث اقدام من ارهابى معروف وكانت عيناى مدفونتان فى صدر كبير |
Peanut, Noelden nasıl gittik... - Angelina'nın göğüslerine mi? | Open Subtitles | بينوت اخبرنى كيف انتقلت من الكريسماس الى صدر انجلينا جولى |
Gözüme bak ve bana genç erkek ve kadınların göğüslerine patlayıcı cihazlar bağlayarak kalabalığın içerisine gönderilmesini onayladığını söyle. | Open Subtitles | أنظرى إلى عينى وأخبرينى بموافقتك على أن إرسال الشباب والفتيات إلى الأماكن المُزدحمة بمتفجرات رُبطت فى صدورهم |
Meme kanserini moleküler düzeyde görebildikleri için göğüslerine dokunmalarına gerek kalmadı. | TED | فهموا سرطان الثدي لديها على المستوى الجزيئي فلم يكن هناك حاجة للمس ثدييها. |
Ama gözlerin bize bir şey söylemiyor çünkü göğüslerine bakıyoruz ki onlar bize birinin üzerine atlayıp seni sevdiğini söylemesini isteğini söylüyorlar. | Open Subtitles | لكنّ عينيكِ لا تقولانِ شيئاً لأننا ننظر إلى ثدييكِ مما يخبرنا أنّكِ تتوقينَ |
Senin orospu olduğunu asla ima etmemeliydim... ya da göğüslerine hakaret etmemeliydim. | Open Subtitles | لم يكن يجب أن أشير إلى أنك مومس او أن أهين ثدييك |
Eminim boğulan kişi, Heimlich yapan kişinin ellerini sırf yol göstermek için kendi göğüslerine doğrultur zaten. | Open Subtitles | نعم, أنا متأكدة في أثناء مرحلة رفع البطن من هو ضحية الأختناق أفترض لتوجيه أيدي عامل الإنقاذ إلى أثدائها |
Son 23 yılda başka bir kadının göğüslerine dokundun mu? | Open Subtitles | هل لمست من قبل ثدي إمرأة أخرى في الـ23 عام ؟ |
göğüslerine yaptığın yeni şeyi beğendim. | Open Subtitles | أنا معجب بالشيء الجديد الذي فعلته في صدركِ. |
Will'in Charlotte'un göğüslerine doğru yola çıkması nasıl müthiş bir olay olabiliyor? | Open Subtitles | كيف يكون خبر خروج ويل مع أثداء شارلوت الكبيره خبرا جيدا؟ ؟ |
Hayır, sen onu göğüslerine bakarken yakalayamadın. | Open Subtitles | لا . أنتِ لم تضبطيه ينظر إلي أثدائك بالضبط |
Peki, her kimse, umarım göğüslerine dokunmalarına izin verirsin. | Open Subtitles | حسنا,بغض النظر من هو, أمُل بأنك جعلتيه يمسك ثديك |
Elimi yakaladı ve göğsüme koydu sonrada elimi göğüslerine tuttu. | Open Subtitles | هي أمسكت بيدي ووضعتها على ثديي وضعت يدي على ثديها |