Beni buraya gönderdiğinde kabiliyetlerimi nasıl kullanacağımı bilmiyordun. Bana güvendin. | Open Subtitles | حين أرسلتني إلى هنا، لم تكن تعلم كيف سأستخدم قدراتي. |
Teşkilat beni buraya eğitime gönderdiğinde 28 yaşındaydım. | Open Subtitles | كنت في 28 عندما أرسلتني قوات الشرطة الى هنا للتدريب. |
Düğme sizi on saniye geriye her gönderdiğinde tekrar şarj olması da on saniye sürüyor. | Open Subtitles | في كل مرة يرسلك الزر إلى الخلف عشر ثوان |
İhtiyacın olan Jack seni sahaya gönderdiğinde karanlık yerlerden bir kaçış yolu bulmak. | Open Subtitles | إن ما تحتاجه هو مهرب لك من الأماكن المظلمة التي يرسلك إليها (جـاك). |
Yani 100 dolar gönderdiğinde öbür taraftaki aile ancak 92 dolar alıyor. | TED | أي عندما ترسل 100 دولار تتلقى العائلة 92 دولار فقط |
John mesajı gönderdiğinde, Nancy'nin bütün dikkati dağılır. | TED | وبهذا عندما يرسل لها تلك الرسالة، فإنها تخطف إنتباهها. |
Abigail'i o makinaya gönderdiğinde her şeyimi elimden aldın. | Open Subtitles | اخذا كل شيء مني عندما ارسلت ابيجيال داخل الاله |
Ben de hatırlıyorum ama beni sürgüne gönderdiğinde anlatamayacağım kadar kötü acıtmıştı. | Open Subtitles | و أنا أيضاً, و لكن حينما أرسل ...بي إلى المنفى كان ذلكَ مؤلماً أكثر مما يمكنني قوله |
Bu, beni kodese gönderdiğinde sona erdi. | Open Subtitles | لكن هذا انتهى حينما أرسلتني للسجن |
Aynı beni Tess'in üzerinde gönderdiğinde olduğu gibi çok ileri gittin. | Open Subtitles | ،لقد تعديت حدودك (كما فعلت حين أرسلتني لرؤية (تيس |
New Yorker Adolf Eichmann'ın duruşmasıyla ilgili rapor hazırlamak için beni gönderdiğinde sandım ki mahkeme salonunun ilgilendiği tek bir şey vardı. | Open Subtitles | (عندما أرسلتني صحيفة (النيويوركر (لتغطية محاكمة (أدولف أيخمان إفترضت بأن |
Dün beni kaptanla Harbour Adası'na gönderdiğinde kaptan fazla ileri giderse ona engel olmamı istemiştin. | Open Subtitles | بالأمس، عندما أرسلتني مع القبطان إلى جزيرة (هاربور) وأخبرتني أن أسيطر عليه إذا تمادى |
Beni içeriye gönderdiğinde Ari'nin nasıl bir manyak olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | كنت تعرف الضبط مقدار جنون (آري) عندما أرسلتني إليه... |
İhtiyacın olan, Jack seni karanlık yerlere gönderdiğinde oradan bir çıkış yolu bulmak. | Open Subtitles | ما أنت بحاجة إليه هو مهرب من الأماكن (المظلمة التي يرسلك إليها (جاك |
Nasıl bilmiyorum, ama bana bunu gönderdiğinde ne olacağını biliyordun. | Open Subtitles | لا أعرف كيف، ولكنك كنت تعلم ماذا سيحصل عندما ترسل هذا الشيء إليّ |
Gerçek askerlerin işini yapması için üç şarlatan gönderdiğinde böyle şeyler olur. | Open Subtitles | هذا ما يحدث عندما ترسل ثلاث مهرجين للقيام بعمل الجنود الحقيقين |
Birisi arkanızdan silahlı bir adam gönderdiğinde, ...işler onu açısından tersine gider. | Open Subtitles | ... عندما يرسل شخص ما أحدهم بسلاح خلفك ... فسيزداد الأمر سوءاً |
Birisi arkanızdan silahlı bir adam gönderdiğinde, ...işler onu açısından tersine gider. | Open Subtitles | ... عندما يرسل شخص ما أحدهم بسلاح خلفك ... فسيزداد الأمر سوءاً |
Abigail'i o makinaya gönderdiğinde her şeyimi elimden aldın. | Open Subtitles | لقد اخذت مني كل شيء عندما ارسلت ابيجيل في تلك الآلة |
- Truman Japonya'ya bomba attığında Lincoln çocukları kuzenlerini öldürmeleri için gönderdiğinde sence onlar oylarının durumunu umursamıyor muydu sanıyorsun? | Open Subtitles | - حينما " ترومان " ضرب " اليابان " بالنووي حينما أرسل " لينكون " الفتيان لقتل أبناء عمهم هل تظنيهم اهتموا بمعدل التأييد عليهم ؟ |