Kendine gel. gördüklerimiz umurumda değil. Bizler ailemizi asla terk etmeyiz. | Open Subtitles | لا يهمّني ما رأيناه ، لاتتخلّو عن فرد من العائلة قط |
Bence son zamanlarda gördüklerimiz anormal değil ama böyle çılgın sonuçlar üretmek için yapılandırılmış bir sistemin yansıması. | TED | أعتقد أن ما رأيناه مؤخراً ليس غريباً بل هو انعكاسٌ لنظام تم بناؤه ليخلق نتائج غير طبيعية. |
Onca zaman sonra, tüm gördüklerimiz ve kaybettiklerimizin ardından sana söyleyecek tek bir sözüm var. | Open Subtitles | بعد كل هذا الوقت كل ما رأيناه كل ما ضاع منا لدي شيء واحد فقط لأخبرك به |
Bugün gördüklerimiz Mars, Dünya, Merkür ve Venüs iç güneş sistemimizin hayatta kalanları. | Open Subtitles | ما نراه الآن المريخ والارض وعطارد والزهرة هذه الكواكب الداخلية في النظام الشمسي |
ve üç saat sonra kafesinde dibinde gördüklerimiz ölü sivrisinekler, | TED | و لاحقا بعد ثلاث ساعات ما نراه فى قاع القفص هو بعوض هالك، |
Ve bu dalgalanmalar astronomik boyutlara çıktı ve bu dalgalanmalar sonuç olarak kozmik art alanda gördüklerimiz haline geldi. | TED | وهذه التغيرات تمددت الى أحجام خيالية، وهذه التغيرات هي التي نراها الآن على شكل موجات كونية صغيرة تحيط بالكون. |
Tüm bu gördüklerimiz insan davranışlarının birer yansıması. | Open Subtitles | كل ما رأيناه هنا ما هو الا انعكاسا لسلوك الإنسان |
Eğer gördüğümüz şey gelecek ise, gördüklerimiz ipuçları olabilir. | Open Subtitles | إن كان فعلاً ما رأيناه هو المستقبل، فأظنهم سيكونون أدلة |
Bütün gördüklerimiz, yoldaşlarımızın, arkadaşlarımızın ölümü vebanın ya da salgın hastalığın işi değildi. | Open Subtitles | ، ما رأيناه جميعا موت رفاقنا ، وأصدقائنا لم يكن طاعون ، أو نكبة |
Gelecekte gördüklerimiz yüzünden geldik buraya. | Open Subtitles | لقد قدمنا الى هنا بسبب ما رأيناه في المستقبل |
Burayı seç. Bir uzman olarak, şimdiye kadar gördüklerimiz arasında en iyisi bu bence. | Open Subtitles | فلتختاري هذه، كخبير فهذه هى الأفضل من بين كل ما رأيناه. |
Higgs, diğer parçacıklara benzemiyor, daha önce gördüklerimiz gibi değil. | Open Subtitles | طوال حياتي والهيجز هو جسيم لا مثيل له ليس مثل أي شيء قد رأيناه من قبل |
Gözlerimizi bağlamadılar, yani gördüklerimiz umurlarında değil. | Open Subtitles | لمْ يعصبوا أعيننا لذا فهم ليسوا مهتمين بما رأيناه |
Yani dün gece gördüklerimiz şimdi yok mu? | Open Subtitles | أ تقول بأننا لمْ نرَ ما رأيناه ليلة أمس ؟ |
Gözlerimizi bağlamadılar, yani gördüklerimiz umurlarında değil. | Open Subtitles | لمْ يعصبوا أعيننا لذا فهم ليسوا مهتمين بما رأيناه |
Aslında iş şuna dönüşüyor ki orada bütün gördüklerimiz, o sıvı, hidrokarbon, etan ve metan, arabanıza koyduğunuza benzer birşey. | TED | ما تبين لاحقاً، هو أن كل ما نراه من السوائل مكون من الهيدروكربونات و المتان و الإتان و هو مشابه لما تضعونه في سياراتكم |
Ama, gördüklerimiz üzerindeki etkisi sayesinde orada olduğunu biliyoruz. | TED | لكننا نعلم أنه موجود بسبب تأثيره على ما نراه بالفعل. |
Hatta bazı örnekler burada gördüklerimiz gibi. | TED | في الحقيقة، بأمثلة قليلة انه يشبه ما نراه هنا |
Oswald içerisinde gördüklerimiz, duyduklarımız kısıtlandırılmış durumda. | Open Subtitles | داخلُ سجنِ أوزولد نحنُ مُحددٌ لنا ما نراه نسمعهُ و نَتعرضُ لهُ |
En uzun dalgalar, yani kırmızı olarak gördüklerimiz en düşük enerjiye sahip olanlardır. | Open Subtitles | الموجات الأطول تلك التي نراها كأحمر لديها الطاقة الأقل |
Hepsi bu kadar, Cyrus. Bu gördüklerimiz gerçek üstü görüntüler... | Open Subtitles | يمكنك الانصراف يا سايرس هذه الصور التي نراها خيالية |
İmzası kurbanlarının ciltlerine videoda gördüklerimiz gibi semboller dağlamak. | Open Subtitles | توقيعه هُو حرق رموزٍ كالتي رأيناها في الفيديو على لحم ضحاياه. |