| - O zaman neden... Dinle. Sabah bu görevden alındığım bildirildi. | Open Subtitles | اسمعى, لقد طلبت اعفائى من هذه المهمة هذا الصباح. |
| Bu nedenle, eğer Tanrı da izin verir, ve bu görevden sağ dönersem, | Open Subtitles | اذن بمشيئة الرب اذا عدت سالما من هذه المهمة |
| Ve aklıma gelmişken görevden döndüğünde diğer ekipmanınla birlikte bir zamanlar olduğu gibi sağlam olarak geri dönerse iyi olur. | Open Subtitles | وبالطبع سوف نسعد لو رجع مع باقى أغراضك الأخرى سليمة لمرة واحدة عندما تعود من المهمة |
| 'Aktif görevden zamansız emekliye ayrılmak zorunda kaldı.' | Open Subtitles | تلك الجروح التى اجبرته على التقاعد قبل الأوان من الخدمة |
| görevden başka bir şey görmezdim. | Open Subtitles | قلق للغاية بشأن الواجب والالتزام عجزتُ عن رؤية بَزّتي الغابرة. |
| görevden hemen önce ilgi; gezegenin, o kuşakların ve teleskopla görebildiğiniz şeylerin üzerindeydi. | Open Subtitles | قبل المهمّة مباشرة الإهتمام كان بالكوكب والموجات الأشياء التي أنت يمكن أن ترى خلال منظار |
| Ortağın görevden alınırsa, onun için daha iyi olur. | Open Subtitles | سيكون من الجيد ان يتنازل شريكك عن الخدمه |
| Fotoğrafları görevden dönerken çekmen daha iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن تلتقط الصور عند عودتنا من المهمة |
| görevden dönüşte fotoğraf çekilse daha iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن تلتقط الصور عند عودتنا من المهمة |
| Sunil, ekibinle birlikte başardığın görevden gurur duyuyoruz. | Open Subtitles | سونيل ، كلنا فخورين بك و بنجاحك أنت ووحدتك في تنفيذ المهمة |
| İnanıyoruz ki bu görevden, fazlasını elde edebiliriz... tek bir Goa'uld larvasından fazlasını. | Open Subtitles | نحن نؤمن أن هناك مكاسب عديدة من هذه المهمة أكثر من يرقة جواؤلد واحدة |
| Charlie, bu görevden gerçekten hoşlandım ve işe geri dönmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | تشارلى، استمتعت كثيرا بالعمل فى هذة المهمة وأتوق الى معاودة العمل |
| Tamam,tamam.Bir kez daha soru sorarsan görevden atılırsın! | Open Subtitles | هيه، هيه. لا تعترض على المهمة المقرره لك |
| Eğer Azumi'yi gerçekten korumak istiyorsan onun bu tehlikeli görevden uzak durmasına izin ver. | Open Subtitles | إذا تريد حقا حماية ازومي اذا دعها تبتعد عن المهمة الخطرة |
| Durumunu değerlendirene kadar, aktif görevden alınmasını talep ediyorum. | Open Subtitles | أريده ان ينسحب من الخدمة لفترة حتى يمكنا أن نقيم حالته |
| Komutan Lassard ve ekibini aktif görevden almaktan ve soruşturma açmaktan başka çaremiz yok... | Open Subtitles | لَيْسَ لَنا خيارُ لكن لنوقف القائد لاسارد وفريقه. مِنْ الخدمة الفعليةِ، بانتظار التحقيق. |
| Evlat, bana görevden bahsetme! Lânet kapağı aç! | Open Subtitles | بني ، لا تحدثني عن الواجب أفتح الخزانة اللعينة |
| General, üzgünüm ama bu görevden affımı istiyorum. | Open Subtitles | أيّها اللواء, آسفة ولكن يجب أن أعتذر من هذه المهمّة |
| Ortağın görevden alınırsa, onun için daha iyi olur. | Open Subtitles | سيكون من الجيد ان يتنازل شريكك عن الخدمه |
| Eğer bütün ajanlar gizli görevden faturalanmamış harcamalarla geri dönselerdi Mr. Hanna ya işsiz kalırdım ya da param biterdi. | Open Subtitles | لو كل عميل رجع من مهمته مع النفقات غير محسوبة لـ السيد هانا ساكون بلا و ظيفة او بلا مال |
| görevden daha önemli olabilecek tek şey. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الأكثر أهمية ربما أداء المهام. |
| -Okul çok sıkıcı -Ayrıca düşünüyorum da belki... -Evde eğitim görebilirim, böylece görevden göreve görürüm sizi | Open Subtitles | لَرُبَّمَا يُمكنُني أَنْ اتعلّمَ في المنزل الآن بهذه الطريقة يمكني متابعة المهمات |
| İşler iyice kötüleşti. Halka açıklanmadı ama Palmer görevden alındı. | Open Subtitles | لقد ساءت الأمور أكثر لقد أقيل الرئيس بالمر من منصبه |
| Tüm işimizi tamamladık, ama şu andan itibaren sizi aktif görevden çekiyorum. | Open Subtitles | لكني أعفيك من مهامك إعتبارا من الآن |
| Seni oybirliğiyle görevden aldık. | Open Subtitles | لقد اقترعنا على اعفاءك من المهمه , يا صغيرى |
| Denizci! Denizci! Şef Sunday, şu andan itibaren seni görevden alıyorum. | Open Subtitles | القائد صنداى , اعفيك من منصبك , هل تسمعنى ؟ |
| Neler olduğunu anlayana kadar, seni aktif görevden almak zorundayım. | Open Subtitles | حتى نتمكن من معرفة ما يجري يجب أن أوقفك عن العمل الميداني |
| Benim görüşüme göre sizin bırakılmanız gerektiğini düşünen yargıç görevden alındı. | Open Subtitles | القاضي الذي إعتَقدَ بأنه يجب أن تتحرروا قد تم فصله |
| Sabian görevden alındı, ben sorumluyum. | Open Subtitles | تم إعفاء (كريس سيبيان). وأنا المسؤول الآن. |