Benim üzerimdeki etkilerini görmek için beklerken Dorothy L. Sayer'ın dramatik hikayesini izleyin. | Open Subtitles | بينما انت تنتظر لترى التأثير المحتمل علىّ يمكنك ان تشاهد احدى قصصنا الدرامية. |
Beni izlemiyor, sizi izliyor beni izleyip izlemediğinizi görmek için. | Open Subtitles | انه لا يراقبنى, انه يراقبكم انتم ليرى ان كنتم تشاهدوننى |
Twitter'da tartıştığım insanlar şehirlerinde protestoya geldiysem beni görmek için gelirlerdi. | TED | كان بعض ممن غردت معهم على تويتر يأتون إلى صف الاعتصام لرؤيتي حينما كنت أتظاهر في مدينتهم. |
Bu nesneyi Tahran'da görmek için, İran'da yaşayan binlerce Yahudi Tahran'a geldi. | TED | لرؤية هذا الشيء في طهران، آلاف من اليهود الذي يعيشون في إيران جاؤوا إلى طهران لرؤيته. |
Yarın çıkıyorum. Çocuklarımı görmek için sabırsızlanıyorum. Çocuğun var mı? | Open Subtitles | سأخرج غدا، لا يمكنني الإنتظار حتى أرى أطفالي، أرزقت بأطفال؟ |
Bir kızı görmek için kendisini götürmemi istedi, kabul ettim. | Open Subtitles | لقد طلب منّي أخذه لمقابلة فتاة ووافقت على ذلك .. |
Saldırıdan sonra, tutuklanmadan önce onu görmek için hastaneye gitmişsiniz. | Open Subtitles | بعد الهجوم وقبل إلقاء القبض عليك ذهبت لرؤيتها في المستشفى. |
Zamanaşımı süresinin dolması ve seni görmek için 15 yıldır bekliyorum. | Open Subtitles | لقد إنتظرت هذه اللحظة 15 عاماً حتى إنتهت فترة الحظر لأراك |
Irene'i görmek için her teleskoba gidişinizde bastonunuzu sakladığınızı fark ettim. | Open Subtitles | لاحظت انك في كل مرة تذهب للتيلسكوب لترى ايرين,فانك تخفي عكازك |
Şu spesiyalin neresi spesiyal görmek için, can atmıyor musun? | Open Subtitles | ألست جد متحمس لترى ماهو الخاص في الطبق الخاص ؟ |
Tıkırtıyı duyuyor ama ne olduğunu görmek için gelip bakmaktan başka çaresi yok. | Open Subtitles | سمعت الطرق على النافذة ولم يكن لديها الخيار إلاّ الاقتراب لترى ما هو |
Patlamayı duydu ve ne olduğunu görmek için içeri koştuysa, niçin silahını çekmedi? | Open Subtitles | لو سمع انفجار وذهب ليرى ما حدث لماذا لم يأخذ سلاحه معه ؟ |
Bu ahmak büyük köpekbalıları görmek için büyük para ödedi. | Open Subtitles | لقد قام هذا الغبي بدفع النقود ليرى أسماك قرش كبيرة |
Beni dövüşürken görmek için çok kararlıydın. | Open Subtitles | أنتم كنتم جميعاً مصممون جداً لرؤيتي أُحارب |
Onu görmek için bütün dünya para öder. - Hiçbir zincir taşımaz onu. | Open Subtitles | قارب نرفقه به ليطفو العالم بأسره سيدفع لرؤيته |
Bir fahişeyle pislik kocasını görmek için Sheridan'a gitmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أذهب إلى شريدان حتى أرى عاهرة ومعها زوج سكران |
Bir tedavi arayışında, ailemin bulabildiği en iyi çocuk nöropsikologlarını görmek için New York'a gittik. | TED | في بحثنا عن علاج، توجهنا إلى مدينة نيويورك لمقابلة أفضل أخصائي أطفال بعلم النفس العصبي يمكن أن يجداه والدايَّ. |
Onu tekrar görmek için güvenmem gereken tek şey bir yer ismi ve zamandı. | Open Subtitles | كل ما كان على هو الذهاب فى نفس المكان والزمان لرؤيتها مجددآ |
Sırf gülümsemeni görmek için şık bir makyaj yapacağımı sanmıyordum. | Open Subtitles | لم أكن أظن انني سأضع مكياجا فاخرا فقط لأراك تبتسم |
Cesedi görmek için geç kaldığını biliyoruz, muhtemelen gece de bu yüzden kaldı. | Open Subtitles | نَعْرفُ بأنّه وَصلَ متأخر جداً لرُؤية الجسمِ، الذي من المحتمل الذي بَقى ليلياً. |
Biliyorum hepiniz bu filmi görmek için hazırsınız, bu yüzden lafı uzatmayacağım. | Open Subtitles | أعلم أنكم جميعاً متلهفون لمشاهدة الفيلم لذا لن أقوم بالقاء خطبة مطولة |
Öldüğüm zaman... Bali'ye geri gelecek misin? Yakılırken görmek için? | Open Subtitles | عندما أموت ستعودين لبالى لزيارة زوجتى كريمشن أنها ليس سيئة |
Ailem annemin doğum günü için gelecekler nasıl olduğunu görmek için. | Open Subtitles | ان عائلتى ستأتى لعيد ميلاد أمى ليروا كيف يعيش النصف الآخر |
Başka seçeneğimiz yok, bu yüzden neler olacağını görmek için sabırsızlanıyorum. | TED | ليس لدينا خيار آخر، لذا أنا مهتم جدًا لرؤية ما سيحدث. |
Buraya kadar tüm yolu sadece hayalimdeki Manhattan'ı görmek için gelmedin. | Open Subtitles | حسناً انت لم تاتي هنا فقط لتري حلمي عن منهاتن |
Benden birinci ameliyatında neredeyse ölen birine üçüncü bir ameliyata ihtiyacı var mı diye görmek için ikinci bir ameliyat yapmamı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | تريدني أن أجري جراحةً كبرى ثانية على مريضة كدتُ أفقدها في جراحةٍ كبرى أولى كي أرى ما إذا كانت تحتاج جراحةً كبرى ثالثة؟ |