Siz öyle olmadığını gösterdiniz. En azından, senin kabiliyetinde biri için. | Open Subtitles | لقد أظهرت أنه ليس سهل حتى على رجل بقدراتك |
Doğru söyleyen birisinin 4 belirtisini gösterdiniz. | Open Subtitles | أظهرت المؤشرات الأربعه لشخص يقول الحقيقه |
Geziye gitmeyerek ofisteki serbest düşünürler olduğunuzu gösterdiniz. | Open Subtitles | بعدم الذهاب إلى الرحله فقد أظهرتم أنكم ذوي الأفكار المتحرره في المكتب |
Sanıyorum ki personelimin nereye odaklanması gerektiğini bana gösterdiniz. | Open Subtitles | أعتقدُ بأنكم أظهرتم لي أين عليّ بأن أركز طاقتي. |
NasıI yapılacağını ben sormadım. Siz gösterdiniz. | Open Subtitles | لم أسال كيف يتم أنت فقط أريتني |
Siz bana Santana ve benim için de bir yer olduğunu gösterdiniz. | Open Subtitles | لقد أظهرتما لي بأن يوجد مكان لي أنا و سانتانا أيضاً |
Buraya geldiğinizde dışlandınız, ama sonra o imtiyazlı züppelere daha iyi olduğunuzu gösterdiniz. | Open Subtitles | الآن، أنت رجال كانوا منبوذين عندما أصبحت هنا، وأنت شوّفت أولئك صاحب الامتيازات snotbags بأنّك كنت مراهنهم. |
Çünkü ikiniz de bana bu dünyada göremediğimiz şeyler olduğunu gösterdiniz. | Open Subtitles | لأنه كلاكما أراني أنه يوجد الكثير مما لا يمكننا رؤيته في هذا العالم |
- Polise gösterdiniz mi? - Hayır. | Open Subtitles | هل أريتها للشرطة ؟ |
Bayan Keating'e hazırlanma inceliği gösterdiniz mi de? Hayır. | Open Subtitles | لأنّك منحتِ السيّدة (كيتينغ) نفس المنّة ؟ |
Doğru söyleyen birisinin 4 belirtisini gösterdiniz. | Open Subtitles | لقد أظهرت بعض المؤشرات الأربعة التي تثبت بأن الشخص يقول الحقيقة |
Savunma aleyhine taraf tuttuğunuzu gösterdiniz. | Open Subtitles | لأنك أظهرت انحيازًا ضد الدفاع أما زلت تلعق جروحك |
Ama siz sıkılmadan, tekrarlayan görevleri gerçekleştirerek inanılmaz bir performans gösterdiniz. | Open Subtitles | لكنك أظهرت قدرة مذهلة على أداء مهام متكررة دون أن تشعري بالملل |
Ayağa kalktığında "Hakim hanım, mahkemeye döndüm çünkü siz bana kendime duyduğum sevgiden daha çoğunu gösterdiniz." | TED | وعندما وقف، قال، "أيتها القاضية، لقد عدت إلى المحكمة لأنك أظهرت لي من الحب أكثر مما ظهرت أنا لنفسي." |
Hepiniz gerçek hayatta, ...bir boka yaramadığınızı gösterdiniz. | Open Subtitles | لقد أظهرتم جميعا بانكم كنتم غير قادرين على العمل في الحياة الواقعيه. |
Ama ülkenize iyi hizmet ettiniz ve Muhafız amaçlarına erişmek ve şu misyonu gerçekleştirmek için savaşma dirayetini gösterdiniz: | Open Subtitles | لكنكم خدمتم بلادكم جيداً " "و أظهرتم المقدرة لمواصلة الكفاح " إلى هدف الحراس و إكمال مهمتكم " |
Bunu söyledikten sonra, bence ikiniz de büyük ilgi ve yaratıcılık gösterdiniz. | Open Subtitles | بخلاف ذلك، اعتقد بإنكما ياصغاري... أظهرتم الكثير من الإبداع... و الإبتكار في عرضكم. |
Lütfen bayım, yeterince gösterdiniz. | Open Subtitles | أرجوك، لقد أريتني ما يكفي. |
Patlamaz. Bana gösterdiniz ya. | Open Subtitles | لكنها لن تتفتح، لقد أريتني |
Ama siz hayallerimin peşinden gidebileceğimi gösterdiniz. | Open Subtitles | لكنكما أظهرتما لي أنه يمكنني أن أحلم |
Şu yaratıkla ikiniz bugün gerçek bir cesaret gösterdiniz. | Open Subtitles | أنت وهذا المخلوق أظهرتما شجاعة اليوم |
- Dr. Edwardes'a ağaçlığı gösterdiniz mi? | Open Subtitles | -هـلّ شوّفت الدكتور (إدوارديز) بستـان الدردار؟ |
Sen ve Doktor Weir çok kabullenici olduğunuzu gösterdiniz ama sizin gezegeninizden olmayan biri için bile ne kadar ileri gideceğinizi gösterdi bu bana. | Open Subtitles | أنت والدكتور ويير ...كنتم متقبلين جدا لكن هذا أراني... ...كم يمكن أن تذهب بعيدا |
Ona fotoğraf albümünü gösterdiniz mi? | Open Subtitles | هل أريتها ألبوم الصور؟ |
Bayan Keating'e hazırlanma inceliği gösterdiniz mi de? Hayır. | Open Subtitles | لأنّك منحتِ السيّدة (كيتينغ) نفس المنّة ؟ |
Delikanlılara manzarayı gösterdiniz mi? | Open Subtitles | شكرا, هل تعرف ما سيقولون ؟ |
Dün Bay Eichorn ve sen onu sanki düşmanmış gibi gösterdiniz. | Open Subtitles | يوم امس، انت و سيد ايكون جعلتماه يبدو كعدو |