"gözümüz" - Traduction Turc en Arabe

• أعيننا
• عيوننا
• نراقب
• نراقبك
• نراقبه
• عيننا
• فعيوننا
• نراقبكم
• سنراقبك
• سنراقبها

Artık biliyoruz ki gözümüz ideal bir tasarım şaheseri olmaktan uzak olup, adım adım ilerleyen evrimin izlerini taşır.
نحن نعرف الآن أنها أبعد ما تكون عن تحفة مثالية التصميم، أعيننا تكشف آثار خطواتها من خلال تطور الخطوة

Bence doğa bu şekilde resim yapıyor, birer femto kare, fakat tabii ki gözümüz bunu bütünsel bir bileşim olarak görüyor.
اعتقدت أنه بهذه الطريقة ترسم الطبيعة لوحتها إطار فيمتو واحد في كل مرة ولكن بالطبع أعيننا ترى المشهد كمركب متكامل.

Keşif uçağı ile bağlantıyı kaybettik. Havadaki gözümüz nerede?
فقدنا الاتصال بالطائرة المرئية اين عيوننا بالجو

gözümüz kuzenlerimizin üstünde olsa iyi olacak.
أعتقد أنه من الأفضل أن نراقب أولاد أعمامنا

Gitmekte özgürsün ancak gözümüz üstünde olacak.
أنت حرّ لتذهب بحال سبيلك و لكن سوف نظل نراقبك

gözümüz üstünde olur. Val'le çalışınca daha fazlasını kaybederiz!
علينا ان نراقبه كالصقور سنخسر الكثر اذا ادخلنا فال

- Neyse, gözümüz sizin eşyalarınızda olacak.
على كل حال، سنبقي عيننا على أشيائكم

Örneğin; gözümüz optik sinirlerin retinanın bir kısmı tarafından bloke edildiği yerlerde kör noktalara sahip.
مثلًا، تملك أعيننا بقع عمياء حيث يحجب العصب البصري جزءاً من شبكية العين.

Yani onlar bizim gözümüz kulağımız oluyorlar ve biz insan gönderene dek, gezegeni bizim için gözlemliyorlar.
فهي أعيننا وآذاننا، وترينا الكوكب إلى أن نستطيع إرسال أناس إليه.

Şimdilik hayır, ama gözümüz üstünde olacak.
ليس بعد، ولكننا سنبقي أعيننا عليك لا تنس ذلك

Görevleri, bizim Mars yüzeyindeki gözümüz, elimiz, ayağımız olmaktır.
كانت وظيفتها أن تكون أعيننا أقدامنا، وأيدينا على سطح المريخ

İyi günler, Bay Korucu, efendim. gözümüz üstlerinde olacak.
طاب يومك سيّدي الحارس، سيّدي سنبقي أعيننا مفتوحة

Pekâlâ, o zaman, onu bir süre burada tutalım, gözümüz üstünde olsun.
حسناً , دعونا نبقيه هنا , يكون تحت أعيننا

Simon, sen burada kalıp bizim gözümüz kulağımız olacaksın. Heather, sen Simon'la kal ve yaptığın şeyi yapmaya devam et.
سايمون، ابق في الاسفل ستكون عيوننا وآذاننا هيذر ابقي مع سايمون واستمري في فعل ما تفعلينه

gözümüz artık sorumluluğun parlak ışığını saçmak için geleceğe bakıyor.
عيوننا الأن على المستقبل لكي نضيء على المسؤولية

gözümüz bu piç kurusu üzerinde olursa ona zarar veremez.
طالما نراقب هذا اللعين لا يمكنه أن يؤذيها

- Bir gözümüz onda olmalı.
حسنا , علينا ان نراقبه

Burası bizim tüm bloktaki gözümüz ve kulağımız.
انها عيننا و اذننا في هذا المبنى

gözümüz üzerinde olacak.
فعيوننا عليك*

gözümüz hep üzerinizde.
بأننا نراقبكم باستمرار

İyi bir hikâye evlat ama gözümüz üzerinde.
تلك قصة جيدة أيتها الطفلة , لكن لكننا سنراقبك

Kendi kendine iyileşebilir. gözümüz üzerinde olacak.
من المفترض ان يشفى بنفسه سنراقبها