Anthony Atala: Görüyorsunuz, günün sonunda, yenileyici tıbbın verdiği söz, tek bir sözdür. | TED | ارأيتم, في نهاية اليوم, ما يعد به الطب التجددي هو وعد واحد فقط |
günün sonunda, evsahibim hâlâ tek parça ve ben de plansızdım. | Open Subtitles | و في نهاية اليوم مازال الدوق سليماً و مازلتُ دون خطة |
günün sonunda elimizde hala bir dergi kalır mı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف إذا ما زال لدينا مجلة في نهاية اليوم |
- günün sonunda Oakland ve Stockton'daki şiddet de bitecek anlamına geliyor. | Open Subtitles | ما أعنيه هو أنّ مشاكل العنف في أوكلاند وستوكتن، ستنتهي بنهاية اليوم |
Karar ikinci günün sonunda mı verildi? | Open Subtitles | وهل صدر النطق بالحكم بنهاية اليوم الثاني؟ |
Bence o aşk, günün sonunda birisinin yaptığı hatalardan daha güçlü olacak. | Open Subtitles | أعتقد أن الحب في النهاية يكون أقوى من أي خطأ يرتكبه الشخص |
Ama sana söylemiştim günün sonunda bir cevap almak zorundayım. | Open Subtitles | لَكنِّي أخبرتُك، أنا يَجِبُ أَنْ آخذَ جواب عند نهاية اليوم. |
Laparaskopik olarak işlem yapacağımız için günün sonunda eve dönecek durumda olacaktır. | Open Subtitles | بما أنها ستكون عملية بالمنظار ستستطيع العودة إلى المنزل في نهاية اليوم |
Diyorum ki günün sonunda yine evrende yalnız başımıza kalıyoruz. | Open Subtitles | أقول بأنه في نهاية اليوم سنبقى وحيدين وحسب في الكون |
Çünkü, günün sonunda, eşleriniz, kocalarınız, hayatlarınız var ama o, yalnızdı. | Open Subtitles | لأنكم في نهاية اليوم تعودون إلى زوجاتكم وأزواجكم وحياتكم. ولكنها وحيدة. |
Her şey yolunda giderse, günün sonunda şirkete sahip olmuş olacağım. | Open Subtitles | إذا سارت الامور بشكل جيد، وسوف يكون شركته قبل نهاية اليوم. |
günün sonunda, bizi mücadele ve ödül dolu bir hayata götüren bunlar olacaktır. | TED | ففي نهاية اليوم .. هذه الامور هي التي تجعل حياتنا .. حياة رائعة مميزة هي التي تعطي معنى التحدي .. ومعنى الانجاز |
Onlar tam olarak öten uzayın sesidir, ve günün sonunda birleşerek ve sesleri azalarak tek bir dönen, sessiz kara deliğe indirgenirken bu kara deliklerden ışık hızında dışarı çıkacak. | TED | إنها أصوات رنين الفضاء، و سترحل عن الثقب السوداء بسرعة الضوء و هي تتقارب لتتحد في ثقب أسود هادىء عند نهاية اليوم. |
ve onları takip edebiliyorlar. Ve günün sonunda bakıp görüyorlar ki; bu insanlar her sokağa, her eve ulaşıyorlar. | TED | و بعد اذن يتتبعونها و نهاية اليوم ، ينظرون إليها هل ذهب هؤلاء إلى كل شارع ، و كل بيت |
günün sonunda, ıstırabın bir hayal, ...ruhun kanatlanıp uçan bir kuş olduğu vakit, ...açık denizde, ...yüzüm gökyüzüne dönük olarak ölmek isterim. | Open Subtitles | اريد الموت بنهاية اليوم في وسط البحار ووجهي صوب السماء |
Aslında, günün sonunda hepimizin cehenneme gitme ihtimali bile var. | Open Subtitles | في الحقيقة بنهاية اليوم ربما نذهب جميعاً للجحيم |
İlk günün sonunda oldukça iyiydik. | Open Subtitles | أعتقد أننا كنا مسرورين بنهاية اليوم الاول |
Bazen bizi tekmeleyerek ve bağırarak ilerletmeye çalıştın ama günün sonunda, sen haklıydın. | Open Subtitles | أحياناً توجب عليه جرنا ,للأمام راكلاً و صارخاً .لكن في النهاية, كُنتَ محقاً |
Uzun bir günün sonunda, eve gelip sana sorular yağdırsam hoşuna gider mi? | Open Subtitles | هل سيعجبك لو أتيت للمنزل و بدأت بإزعاجك بالأسئلة بعد يوم طويل ؟ |
Ama günün sonunda, kalbim saftorik kızlara ait kalacaktır. | Open Subtitles | لكن في الأخير قلبي ينتمي الى فتيات الشوارع |
Sen ise günün sonunda masanı topluyor olacaksın. | Open Subtitles | حسب معرفتي فأنت ستنظف مكتبك في آخر اليوم لدى |
İstediğim bütün oyuncakları ve şekerleri aldı. Ve günün sonunda, annemin bizi terkettiğini söyledi. | Open Subtitles | و إشترى لي الدُمى و الحلوى التي أردتها، وبنهاية اليوم أخبرني أن والدتي رحلت. |
günün sonunda, otel odasında yapayalnız kalıyorum. | Open Subtitles | وفي النهاية أظلّ وحيدة في الليل في غرفة بالفندق |
Tüm hesaplar günün sonunda, ayrım yapılmaksızın değerlendirilir. | Open Subtitles | تصفى جميع الحسابات عند نهاية يوم التداول، بلا اسثناءات |
Ama günün sonunda delinmiş akciğeriyle baygın bir şekilde kaldı. | Open Subtitles | لكن في نهايه اليوم انها في غيبوبه و بكبد مثقوب |
Müthiş, ve günün sonunda canınınız ne istiyorsa onu yapın. | Open Subtitles | عظيم ، و بنهايه اليوم وأي شئ تريده يا رفاق أنه مسلسلكم |
günün sonunda, üzgün olman Crystal'i daha az dar kafalı veya cahil yapmaz. | Open Subtitles | وفي نهاية المطاف فإن الاستياء حيال هذا الأمر لن يجعل ( كريستال ) أقل تفاهةً أو جهلاً |
Her zaman günün sonunda, kolunu omzuna koyup, | Open Subtitles | الذي تستطيعين ان تضعي ذراعك حوله في اخر اليوم |
günün sonunda evine dönüyorsun ve yatağın boş oluyor. | Open Subtitles | تَعودينَ إلى البيت في آخر النهار و سريرُكِ فارِغ |