"güvenliğinin" - Traduction Turc en Arabe

    • أمن
        
    • سلامة
        
    • لأمن
        
    • سلامتك
        
    • الأمن في
        
    Olaya devlet güvenliğinin mâlum örgütleri müdahil olur diyelim sadece. Open Subtitles لنكتفي فقط بالقول أن بعض أجهزة أمن الدولة سوف تتدخل
    Kendinizi kasabanın güvenliğinin önüne koyamazsınız! Open Subtitles ليس من حقكم أن تضعوا مصلحتكم فوق أمن هذه البلدة
    Sloane Müttefikler güvenliğinin şefiyle konuşmadan son karar verilmeyecek. Open Subtitles القرار سيتم اتخاذه حينما يقابل سلون مدير أمن التحالف
    Gizli servisin bu ziyareti Başkanın güvenliğinin garanti edilene kadar iptal etmeyi düşündüğünü yeni öğrenmiş bulunuyoruz. Open Subtitles وعرفنا الأن أن الحرس الجمهورى كان سيلغى الزيارة حتى يتأكد من سلامة الرئيس
    Birleşik Devletler halkı çoktan kararını verdi ve ülkemizin devamını ve güvenliğinin tehlikede olduğunu anladı. Open Subtitles شعب الولايات المتحدة قد إستجمع رأيه و سيتفهم الآثار المترتبة بشأن حياة و سلامة أمتنا
    Ve kampüs güvenliğinin bilgisine, öğretim programının hiçbir yerinde hiçbirimiz Open Subtitles وتنبيه لأمن الحرم الجامعي. لم يلتحق أي منا بالمنهج الدراسي
    İdare merkezindeki bağlantılarım, tedavinin ve güvenliğinin süreceğini garanti edersem, seni buradan çıkarabilirler. Open Subtitles بإتصالاتي في وزارة الداخلية ربمايُطلقسراحكمنهنا... حيث كنت أنا الضامن ... في متابعة علاجك و سلامتك.
    Sloane Müttefikler güvenliğinin şefiyle konuşmadan son karar verilmeyecek. Open Subtitles القرار لن يصدر الا بعد أن يقابل سلون مدير أمن التحالف
    Asansörü bina güvenliğinin durdurduğunu mu söylüyorsun? Open Subtitles أنت تقول أن الأمن، أمن المبنى أوقف المصعد؟
    Üs güvenliğinin görevi dışarıdakileri içeri sokmamak, içeridekileri dışarı çıkarmamak değil. Open Subtitles أمن القاعدة مصمم لإبقاء الأشخاص خارجا، وليس في الداخل.
    Kampus güvenliğinin bu durudan haberdar olduğunu biliyorum. Open Subtitles وأعرف أن أمن الجامعة على دراية كاملة بالموقف
    Görünüşe göre bu park güvenliğinin suçu değilmiş. Open Subtitles لذلك يبدو أن أمن الحديقة لم يكن ملام على أيّ حال.
    Az önce binanızın güvenliğinin bugün aşılmış olabileceği şeklinde bir duyum aldım. Open Subtitles تلقيت معلومة بأن أمن بنايتك ربماتتعرضللخطراليوم.
    Üslerimizin güvenliğinin sağlam olduğundan emin olmak istiyor. Open Subtitles و على ماذا كانا يخططان. يريد التأكد من أن أمن قواعدنا لم يتم اختراقه.
    Bina güvenliğinin gerçekleşen bu durum hakkında hiçbir bilgisi yok, ne de polisin, ya da bir başkasının. Open Subtitles أنّ أمن المبنى لا فكرة لديه عن الوضع الجاري ولا الشرطة أو أيّ شخص آخر، لهذه المسألة
    Seni yerde bulduklarında otel güvenliğinin söylediği buydu. Open Subtitles أمن الملهى قالوا أنه الحاجب عندما وجدوك على الأرض
    Şimdi fark ediyorum ki bu korkunç eylemin meydana gelmesine izin verirsem ailemin güvenliğinin hiçbir anlamı olmayacak. Open Subtitles أدركتُ الآن أنّ الأهم من سلامة أسرتي هو منع هذا الفعل البائد.
    Tek fark, sistemin güvenliğinin tam olarak test edilmesi. Hiçbirinizin hapishanenin yerini bilmemeniz çok önemli. Open Subtitles الإختلاف الوحيد أنّه لإختبار سلامة النظام بشكلٍ تام, وأساسي ألا يعرف أحدكم موقع السجن.
    Tek fark, sistemin güvenliğinin tam olarak test edilmesi. Open Subtitles حسناً، الفرق الوحيد لاختبار سلامة النظام بأكمله
    Eminim hepimiz ailenin güvenliğinin her şeyden üstün olduğunu kabul edebiliriz ve kurtuldukları için ikinize de teşekkür ederiz. Open Subtitles أنا متأكد من أننا يمكن أن نتفق جميعا على أن سلامة الأسرة كانت أمراً بالغ الأهمية ونحن نشكركم على إنقاذهم
    Otomobil güvenliğinin basit bir hilesi. Open Subtitles إنهم الصخرة الأليفة لأمن السيارات; إنهم حيلة.
    Eğer söylersen, güvenliğinin bir garantisi olmaz. Open Subtitles من المحال ضمان سلامتك إن فعلتى هذا.
    Korsika'nın güvenliğinin başı ve pozisyonunu kumarhane üzerinden... büyük miktarda parayı aklamak için kullanıyor. Open Subtitles انه رئيس الأمن في كورسيكا و هو يستخدم مركزه للقيام بعملية غسل أموال واسعة النطاق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus