Bana güvenmek için sebebin yok ama ona, hareketlerine bir bak. | Open Subtitles | أعلم أن ليس لديكِ أيّ سبب أن تثقي بيّ، لكن أنظري إليه وكيف يتحرك. |
Yani bana güvenmek için artık eldivenlerini çıkartsan iyi edersin. | Open Subtitles | لذلك، مناللطافه... أن تنزعي تلك القفازات ، و أن تثقي بي |
İnsanlar birine güvenmek için onların kalbini görmelidir. | Open Subtitles | يحتاج الناس لرؤية حقيقة المرء ليؤمنوا به |
İnsanlar birine güvenmek için onların kalbini görmelidir. | Open Subtitles | يحتاج الناس لرؤية حقيقة المرء ليؤمنوا به |
Bana güvenmek için bir nedeniniz olmadığının farkındayım. Size neden güvenmeyecek mişim? | Open Subtitles | أعلم أنك لا تجد مبرر لتثق في - ولماذا لا أثق فيكي ؟ |
Yani, bebeğini taşıması için daha yeni tanıştığın birine güvenmek için inanılmaz derecede cesur olmalısın. | Open Subtitles | أعني ، يجب عليك أن تكوني شجاعة جداً لتثقي بشخص لا تعرفينه . حتى كي يحمل طفلك |
Bir insanın bizi ilgilendiren konularda becerikli olduğunu, güvenilir ve dürüst olduğunu düşünüyorsak onlara güvenmek için yeterince sebebimiz var demektir, çünkü gözümüzde güvenilir olurlar. | TED | و عندما نجد شخصا كفؤا في أمور ذات صلة، نزيه و يمكن الاعتماد عليه، سيكون لنا أسباب وجيهة للوثوق به، لأنّه جدير بالثّقة. |
Casey bana güvenmek için sebebin olmadığını biliyorum ama çok uzun zamandır senin gibi birini arıyordum. | Open Subtitles | (كايسي)، أعرف أن ليس لديكِ سبب أن تثقي بيّ. لكنني كنت أبحث عن شخص مثلكِ منذ فترة طويلة. |
Bana güvenmek için bir nedenin yok biliyorum. | Open Subtitles | اعلم انه ليس لديك سبب لتثق بي |
O zaman Grayson'a güvenmek için ne gerekiyorsa yapmalısın. | Open Subtitles | اذاً عليكَ فعل ما يتطلبه الأمر لتثق ب(غريسون) |
Bebeğini taşıması için daha yeni tanıştığın birine güvenmek için inanılmaz cesur olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تكوني شجاعة للغاية . لتثقي بشخص قابلته لتوّك ليحمل طفلك |
Tash, biliyorum bana güvenmek için hiçbir sebebin yok. | Open Subtitles | (تاش)، أعرف أن ليس لديكِ أي سبب لتثقي بي. |
Bak, haklıydın, bana güvenmek için hiçbir sebebin yok. | Open Subtitles | انظري، أنت محقّة، لا دافع يدعوك للوثوق بي. |
Bana güvenmek için hiçbir sebebiniz yok biliyorum ama ben sizin düşmanınız değilim. | Open Subtitles | الآن أعلم أنّكم لا تملكون سببًا للوثوق فيّ، لكنّي لست عدوّكم. |