Galya'dan getirilen ürünler. Köleler, yer mantarı, şarap. | Open Subtitles | استيراد البضائع من جول العبيد، الترفاس، الخمر |
Galya'dan getirilen ürünler. Köleler, yer mantarı, şarap. | Open Subtitles | استيراد البضائع من جول العبيد، الترفاس، الخمر |
Galya'da yetenek zenginlikle ölçülmez | Open Subtitles | في الغال ليس شرطا ان الاكثر موهبة هو الأغنى |
Hayır öyle değil, yenilmez Galya'lılarla dolu küçük bir köy hala istilacılara kafa tutuyor biliyorum | Open Subtitles | لا ليس كلهم . قرية صغيرة واحدة في الغال لاتزال منيعة و صامدة ضدّ المحتلين نعم أعرف |
- İmkansız - Galya'lılar bu kelimenin anlamını bilmiyor | Open Subtitles | مستحيل الغاليون لا يعرفون معنى هذه الكلمة |
Galya teyze, birinle görüşmem için yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | (جاليا) أحتاج مساعدتك بالتواصل مع شخص ما. |
Atı Galya'ya götürmeni istiyorum ve onu şahşen ona vermeni. | Open Subtitles | أريدك أن تأخه إلي جول و تعطه لعمك شخصياً |
Galya'daki her kabileden bir esir alırdım ve bir tanesi kartal'ın yerini söyleyene kadar tek tek hepsini çarmıha gererdim. | Open Subtitles | كنت لآخذ رجل من كل قبيلة في جول و أصلبهم واحداً واحد حتي يعترف أحدهم بمكان النسر |
Şimdi evde, ama şimdi ben onun Galya'da olmasını diliyorum. | Open Subtitles | (و الآن هو بالمنزل و أتمنى لو كان في (جول |
Caesar'ın Galya'daki valilik görevinden derhal azledilmesi gerekli, ve tüm ordusu dağıtılmalı | Open Subtitles | بإنهاء حكم (قيصر) في جول في الحال و أن يتم تسريح جيشه |
Sende Galya'ya gideceğin için, | Open Subtitles | بم أنك ستذهب إلي جول علي أية حال |
Her maceranın sonunda şölen olması kuralı bir kereliğine bozuldu ve şölen Galya yerine Mısır'da yapıldı | Open Subtitles | وإستثناءا للقاعدة المعروفة فان المأدبة المعروفة التي تنتهي بها كلّ مغامرات أستريكس لم تقم في الغال وانما في مصر |
Çünkü Galya'nın güneyinde Avignon adlı bir şehir var | Open Subtitles | لأنه في جنوب الغال هناك مدينة تدعي أفينيون |
Galya ülkesinin tamamı Roma işgali altında. | Open Subtitles | وكل بلاد الغال واقعة تحت الإحتلال الروماني |
Galya'lılar yenilmez ...Vazgeçsek daha iyi.... | Open Subtitles | الغاليون لايقهرون أعتقد اننا يجب ان نسلم |
Başka sorun çıkmaması için artık Galya'lıları es geçeceğiz | Open Subtitles | لتجنب اي مشاكل أخرى سنتجنّب الغاليون |
Galya, kaybol. | Open Subtitles | (جاليا)، تمهّل. |
Mesela Galya, bize son derece sadıklar. | Open Subtitles | ماذا عن الإغريق الأوفياء لنا ؟ |
Bu yüzden Galya'lı arkadaşlarımı çağırdım bir büyücü ve iki savaşçı ...bana yardım edecekler | Open Subtitles | لهذا سألت بعض الأصدقاء الغاليين كاهن ومحاربان لمساعدتي بمهمّتي |
Galya'da uykusuz geceler geçirmediniz umarım. | Open Subtitles | أرجو ألا تكون قد قضيتَ ليال متأخرة عديدة في "غول" |
İlgileneceğim. Gidebilirsin Galya'lı | Open Subtitles | أنا سأنظر في الامر تستطيع الذهاب الآن ، ايها الغالي |
- Galce konuşuyor, ama Firavun'un ülkesinden olduğu açık... muhtemelen Batı Galya'dan yağmacılar tarafından bir çocukken kaçırıldı. | Open Subtitles | إنها تتحدث بلغة قبائل (الكلتس) لكن من الواضح أنها من (مصر) أرض الفراعنة من المحتمل أنه تم اختطافها وهي طفلة بواسطة بعض الغزاة من غرب (اسكتلندا) |
Galya'ya döndüğünden beri birçok evlilik teklifi aldı– fakat kendini işine adamaya karar verdi, en azından şimdilik. | TED | تلقت العديد من عروض الزواج منذ عودتها إلى غال لكنها قررت أن تكرس نفسها لعملها على الأقل في الوقت الحالي. |
Onu Galya'nın gördüğü en büyük savaşçı yapacağız! | Open Subtitles | سنجعله أفضل محارب رايته مديــنة " جاول " في حياتها |