| Çünkü Sentoks gazının Amerikan topraklarında serbest bırakılmasını engellemek istiyorsun. | Open Subtitles | لأنك تريد أن تمنع استخدام غاز الأعصاب على الأراضي الأمريكية |
| Amacımız bu sensörün hidrojen gazının tespitinde çok iyi bir iş çıkaracağını kanıtlamaktı. | TED | وهدفنا كان أن نُثبت أن هذا المستشعر يمكن أن يعمل بشكلٍ جيد لرصد غاز الهيدروجين ذاك. |
| Albay Vertikoff KGB'liyi teşhis etti ve sinir gazının lrak'a ulaşmasını engelleyebildik. | Open Subtitles | والعقيد فيرتكوف تعرف على رجل المخابرات وكنا نستطيع أن نوقف توريد غاز الاعصاب للعراق |
| Geliştirilmiş Dargol gazının devasa bir zincirleme tepkisi Linea'ya bir sürpriz yapıyor. | Open Subtitles | تفاعل متسلسل كبير لمادة غاز الدارجول المحسن و الذي حدث فجأة بصورة غير متوقعة |
| Hidrojen gazının nasıl bir galaksiye girerek yıldız oluşturduğunu bilmek istiyorum. | TED | أريد أن أعرف كيف لغاز الهيدروجين أن يدخل مجرة ويخلق نجم. |
| M16A2, barut gazının geri tepmesi ile çalışan, şarjör ile beslenen, ...hava ile soğuyan dipçik tabanlı silahtır. | Open Subtitles | إن بندقية الـ إم 16 من الوزن الخفيف و لها حجرة غاز و مخزن عيارها 5.6 مليمتر |
| Bu zeminden metan gazının sızdığını gösterir. | Open Subtitles | مما يعني بأن غاز الميثان يتسرب من التربة |
| İhtiyacımız olan son şey, halkın, sinir gazının dışarıda olduğunu öğrenmesidir. | Open Subtitles | جيد، أخر ما نريده هو أن يعرف العامة أن هناك غاز أعصاب بينهم |
| Bir vekil aracılığıyla, teröristlere sinir gazının saklandığı yer hakkında bilgi sızdırdım. | Open Subtitles | من خلال بوكسي، قمت بتسريب معلومات للإرهابيين عن مكان غاز الأعصاب |
| Her bir kutudaki sinir gazının 1.5 ila 5 kilometrekare arasında ölüm alanları oluşturacağını tahmin ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يقدرون أن غاز الأعصاب في كل عبوة .سيخلق منطقة قاتلة ما بين ميل إلى ثلاثة أميال مربعة |
| CTU, sinir gazının ele geçirilmesine yaklaşmış mı, öğren. | Open Subtitles | حاول أن تعرف إن كانت الوحدة قد اقتربت من الحصول على غاز الأعصاب |
| İşbirliği yapmayı kabul etmezseniz Sentox sinir gazının tamamını serbest bırakmaktan başka çarem kalmayacak. | Open Subtitles | لو رفضت التعاون فما من بديل أمامي سوى إطلاق كل غاز الأعصاب. |
| Şimdi bana sinir gazının geri kalanını nasıl bulacağımı söyleyeceksin. | Open Subtitles | لا وقت لديَّ ستخبرني الان كيف اعثر على بقية غاز الأعصاب |
| Şimdi bana sinir gazının geri kalanını nasıl bulacağımı söyleyeceksin. | Open Subtitles | سوف تخبرني كيف أعثر على بقية غاز الأعصاب |
| Sinir gazının kalan kutuları bulunur, ve teröristler yakalanır yakalanmaz kontrolü tam olarak elimize geçireceğiz. | Open Subtitles | بمجرد العثور على بقية عبوات غاز الأعصاب والقبض على الارهابيين سيكون لنا السيطرة الكاملة |
| Sarin gazının bu kasabada kullanılmasına bizzat karar vermişti. | Open Subtitles | و كان يشرف بنفسه على استخدام غاز الأعصاب بهذه القرية |
| Semptom raporları olmadan paranoya gazının etkisini öğrenemeyiz. | Open Subtitles | بدون تقارير الأعراض تلك ليس لدينا أي فكرة عن كيفية تأثير غاز الإرتياب بهما |
| Yeni bulgu, bu fay hatlarının... ..etrafındaki hareketlenmelerin, yeryüzündeki çatlaklar aracılığıyla etilen gazının salınmasına neden olduğu ihtimalini akla getirmektedir. | Open Subtitles | الأدلة الجديدة توحى بأن حركة الأرض حوا هذين الصدعين قد تكون أطلقت غاز الأثيلين |
| - Bu, sevgili oğlum, şimdiye kadar ürettiğim en güçlü sinir gazının panzehiri. | Open Subtitles | يا بنيّ العزيز, هذا مضاد لأقوى غاز أعصاب أخترعته على الأطلاق، أنظر. |
| Propan gazının Alberto'nun aracına dolmasını sağlamak için. | Open Subtitles | مما سمح لغاز البروبان المضغوط للهروب إلى سيارة ألبرتو |
| İki tarafında, diğerinin gazının dünyanın en tatlı şeyi olduğunu keşfettiği dönem. | Open Subtitles | حيث يجد الجانبين غازات الآخر تزداد روعة وإثارة بل الأروع في العالم |
| Baharat gazının kontrolünde uzaklara hareket etmeden seyahat edecekler. | Open Subtitles | بعيدا فى حجره تحكم السباسى السفر بدون تحرك |