Dinle. Bütün bu olana bitenden sonra, o kadar kolay sınırı geçemezsin. | Open Subtitles | إسمع يافرانك، إذا أنت مسئول عن كل هذه الفوضى فلن تتمكن من عبور الحدود المكسيكية |
Evet ama, sınırı üzerinde hiçbir kimlik belgesi olmadan geçemezsin. | Open Subtitles | حسنا انت لا تستطيع ان تعبر عبر الحدود بدون بطاقة |
Beni geçemezsin. Beni geçemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تتخطاني لا يمكنك ان تتخطاني |
Maalesef, bütün güvenlik önlemlerini geçsen bile sonuncusunu geçemezsin. Tesis, bu yüzden yürüyüş analizi ile korunuyor. | Open Subtitles | للأسف، حتى وإن اجتزت كل الإختبارات الأمنية، فلن تجتاز إختبار الأخير الّا وهو تحليل المشي |
Kötü saç kesimi. Tavşan gözler. Asla yerime geçemezsin. | Open Subtitles | تصفيفة سيّئة، وطلاء العينين لن تجتازيني قطّ |
Ama sakın geç kalayım deme, Sonra geçemezsin Mantua'ya, | Open Subtitles | لكن كن حذراً من البقاء طويلاً وإلا لن تستطيع الذهاب إلى ماتنشوا |
Ama bizim ligimizde, bu halinle orta halli bir defans oyuncusunu geçemezsin. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع إجتياز مدافع متوسط في إتحادنا بتلك الألعاب المبهرجةالتى تفعلها. |
Marley kapıdan öylece geçemezsin. | Open Subtitles | مارلى", لا يمكنك العبور من خلال الباب الزجاجى" |
Gece gece, seni çiğ çiğ yiyecek hayvanlarla dolu nehri geçemezsin. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع عبور النهر بالليل الذي يحتوي على حيوانات ممكن أن تفترسك |
Sınırı ben olmadan geçemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك عبور الحدود، لا يمكنك القيام بهذا من دوني. |
Paha biçilemez antikalar ile gümrükten elini kolunu sallayarak geçemezsin | Open Subtitles | لا يمكنك عبور الجمارك بأثريات قيمة ولا تتوقع أن يلاحظ أحد |
Aileden bir temsilci olmadan bu kapılardan geçemezsin kaç binaya adını vermiş olursan ol! | Open Subtitles | بدون وجود ممثل عن العائله لن تعبر خلف تلك الأبواب لايهم كم عدد الأجنحه التى لديك |
Nolan iki gün içinde bunları içersen, uyuşturucu testini geçemezsin. | Open Subtitles | نولان إذا دخنت الحشيش في اليومين القادمين لن تعبر فحص المخدرات |
Oradan geçemezsin! | Open Subtitles | لن يسعك أن تعبر من خلالها |
Hadi eğlenelim. Eminim beni geçemezsin. | Open Subtitles | لنستمتع اراهن انه لا يمكنك ان تتخطاني |
- Sen geçemezsin olacak. - Herneyse, Ben, O bir film, tamam mı? | Open Subtitles | ــ إنه أنت, لا يجب أن تجتاز ــ مهما يكن, (بين), إنه فلم |
Asla yerime geçemezsin. | Open Subtitles | -لن تجتازيني قطّ |
Hey Carlton, 100 dolarına bahse varım, 200 yardı geçemezsin. | Open Subtitles | -كارلتون, أراهنك بـ100 دولار بأنك لن تستطيع إيصالها لـ100 يارد |
ATAC hayalet uydularımın arasından... sen de şifreli programımdan geçemezsin. | Open Subtitles | أيا تياك" لن يستطيع إجتياز أقمارى الشبح الصناعية" وأنت لن تستطيع إجتياز برنامجي المشفر |
[DAHA ÖNCE KONUŞTUKLARINI HATIRLAR] Çobantaşı Boğazı'nı böyle geçemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك العبور بهذه الطريقة |
İyi yerleştirilmiş bir çöp tenekesini geçemezsin. | Open Subtitles | حسنٌ،لا يمكنك التغلب على مكب قمامة وضع في مكانه الصحيح |
geçemezsin Bra'tac. | Open Subtitles | لا يمكنك المرور يا برايتاك |
geçemezsin! | Open Subtitles | لن أدعكم تمرون! |