"geçmişte de" - Traduction Turc en Arabe

• في الماضي

Kasırgaların Geçmişte de devamlı olduklarını biliyoruz."
نحن نعلم ان الاعاصير لطالما حدثت في الماضي

Gelecekte yaptıklarımın yanında Geçmişte de neler yaptıklarımı gördün.
رأيت الأشياء أنا أعمل في الماضي وكذلك في المستقبل.

Geçmişte de engellerle karşılaştım ama genellikle fethetme arzusu galip gelirdi.
لقد واجهت عقبات في الماضي ولكن رغبة الغزو لدي هي التي تنتصر لدي

Sana bunu Geçmişte de yapmıştım, ama bu sefer mazereti söylemek istedim.
لقد فعلت هذا بك في الماضي وأريدك أن تعذريني هذه المره

Geçmişte de bu tür ilacın tedariğinde sıkıntılar yaşamıştık, ...bu nedenle bir gecede bulunan poşeti geri çektirdim ve damar içi boru sisteminin siparişini verilmesini sağladım.
كانت عندنا مشاكل في التزود بتلك المخدرات في الماضي لذا أشرفت وشاهدت نزعها من حقيقبة ليلية ووضعها

Her şey suratından okunuyordu. Geçmişte de incinmiştim, o yüzden...
الأمر كله واضح على وجهه لقد تألمت في الماضي , لذا

Geçmişte de benzer veri paketleri için çalışanlara yapılan şantaj ya da rüşvet girişimleri yüzünden üçüncü taraflarla sorunlar yaşadık.
كانت لدينا مشاكل في الماضي مع أطراف ثالثة يحاولون إبتزاز أو دفع رشوة للموظفين لمثل هذه البيانات

Geçmişte de benzer sorunlar yaşamıştık.
لكن كان هنالك مشاكل مشابه في الماضي

Geçmişte de Vali, onların desteğini almıştı.
مما أعتمد عليه العمدة في الماضي

Geçmişte de pek çok pop yıldızına ev sahipliği yaptık.
...لقد قمنا باستضافت العديد من نجوم البوب في الماضي

Geçmişte de işe yaramış olan bir taktik var aslında.
الذي نجح في الماضي هل أنتن تعرفن

Geçmişte de o kadar kötüydü.
و أنها كانت بِذلك السوء في الماضي

Geçmişte de şiddete bağlı sorunların oldu, öyle değil mi, Jake?
لقد واجهت المشاكل بسبب عنفك في الماضي (جيك) اليس كذلك؟

Geçmişte de olabiliriz gelecekte de.
إمّا في الماضي... أو في المستقبل

Ama Yin Geçmişte de karmaşık şeyler yapmıştı.
لكن (يين) قام بالعديد من الأشياء أكثر إتقانًا في الماضي

Geçmişte de böyle şeylerin olduğunu gördüm ve yalnızca kendi başıma gelenlerden bahsetmiyorum.
(اذا كان لديك جناية,تحت الأفراج المشروط و (اف بي اي بأنني رأيت نفس هذا الأمر في الماضي ولست اتكلم عن ظروفي فحسب أفهمتي؟

Papa Sixtus Geçmişte de yaptığı gibi aşırıya kaçtı.
البابا (سيكستوس) قد تجاوز الحدود كما تجاوزها في الماضي

Geçmişte de kalacak.
إنه سيبقى في الماضي.