Anca bütün gece boyunca bütün Krakow şehrine graffiti yapmayı organize etsek? Bütün şehir öğrenir. | TED | و لكن ماذا لو نظمنا حملة للرسم والكتابة على الجدران خلال الليل في كل انحاء مدينة كراكاو؟ سوف تعلم المدينة. |
Temelde, gün boyunca yaktığımız her şeyi, gece boyunca yeniliyor, yerine koyuyor ve yeniliyoruz. | TED | وفي الأساس، جميع الأشياء التي أحرقناها خلال النهار، نقوم بالاستعادة والتعويض وإعادة البناء خلال الليل. |
Ben gece boyunca ağlayıp, adını haykırdım. | Open Subtitles | أنا فقط إستمررت بصيحة اسمك والبكاء طول الليل |
O gün boyunca burayı çalıştırıyor olabilir ama burayı gece boyunca ben çalıştırırım. | Open Subtitles | ربما يقوم القائد بقيادة هذا المكان صباحاً، ولكن أنا من أديره أثناء الليل. |
En az haftanın 2 günü hasta, gece boyunca ağlıyor. | Open Subtitles | هو مريض على الأقل يومان كلّ إسبوع، يبكي طوال اللّيل |
gece boyunca Booker T. Washington'dan beri tüm siyahileri nasıl kaydettiğini anlattı. | Open Subtitles | كان يقول لي طوال الليلة كيف سجل لكل أحمق منذ بوكرتي واشنطن |
Günün çoğunu uyuyarak geçirdiği için gece boyunca kıpır kıpırdı. | Open Subtitles | و ظل نائماً طوال النهار و في الليل أصبح قلقاً |
- gece boyunca sürmüş olması mümkün değil. | Open Subtitles | من المحال يمكنه قطع هذه .المسافة خلال الليل |
Binbaşı, lütfen. Önemli değil. Lokomotifi tek başıma gece boyunca onarırım. | Open Subtitles | ميجور , لو سمحت , مش مهم , سيتم اصلاح القاطره خلال الليل , سأقوم بذلك بنفسى |
Meselâ, yıldızlar her zaman doğudan doğup, tüm gece boyunca başımızın üzerinden batıya doğru akarak batıdan batarlar. | Open Subtitles | فعلى سبيل المثال تشرق النجوم دوما من الشرق وتغرب دوماً فى الغرب قاطعة السماء كلها من فوقنا خلال الليل |
Çocuklarınız gece boyunca huzursuzlanacak olursa koridorun ucundayım ve uykum hafiftir. | Open Subtitles | , وأذا راوضكم القلق خلال الليل انا سأكون بالأسفل فى القاعة ونومى خفيف |
Nasıl bütün gece boyunca, bu soğukta, çatı katında balkabağının kendini göstereceğine inanarak bekliyorsun? | Open Subtitles | كيف تجلس هنا طول الليل هنا في السطح في هذا البرد ؟ و ما زلت تملك الإيمان بانك قرعتك ستظهر ؟ |
Tüm gece boyunca. Onu bana tekrar ver koca oğlan! | Open Subtitles | نعم , طول الليل اعطني اياه مره اخرى ايها الولد الكبير |
Bütün gece boyunca nefret ettiğim insanların bardaklarını alıyorum, bunu gerçekten şu an yapmam gerekmiyor. | Open Subtitles | أنني أجمع الكاسات من الناس الذين أكرههم طول الليل و ليس من المٌفترض عليّ فعل هذا الآن |
Tüm gece boyunca sıçanlar tavanı kemirip durmuş güya. | Open Subtitles | و قد مضغ الفئران من خلال السقيفة أثناء الليل |
Yaşlı biri, gece boyunca kulübümüze izinsiz geziyor. | Open Subtitles | رجل مخيف كبير بالسن يتجول بالقرب من النادي ..أثناء الليل |
Ben de bir elemanla tüm gece boyunca birlikte olmuştum. | Open Subtitles | طارحتُ الغرام مع رجل طوال اللّيل. أقلّه هذا ما قاله. |
Bildiğiniz gibi, dün gece boyunca ve bugün ayaktakımı kalabalık, kâh şakıyıp, kâh böğüren patavatsız Mesihlerini dinlemek için köy yollarından adeta akıyor. | Open Subtitles | كما تعلمون ، طوال الليلة الماضية و اليوم إن الحشد المقدس الغير مغسول كان يتدفق من الطرق الريفية الخلفية |
Aşağı yukarı iki mil gerimizde. gece boyunca önünde olmayı başardık. | Open Subtitles | يبعد 3 كلم إلى الوراء، تقريباً تمكنا من سباقه في الليل |
Gerçek şu ki,gece boyunca pek de konuşkan değildin | Open Subtitles | فى الحقيقه انت لم تكن متحدثا طوال المساء |
Çünkü tek yapmak istedikleri sizi otele götürüp tüm gece boyunca istediğiniz pozisyonda istediğiniz kadar seks yapıp sizi yormak. | Open Subtitles | لأن كل ما تريد القيام به ويأخذك الى الفندق وممارسة الجنس معك كل ليلة طويلة في أي موقف تريد طالما أردت |
O yüzden, buraya getirdiler. Tüm gece boyunca, tuvalette kustu. | Open Subtitles | لذا جلبوه إلى هنا وظل في المرحاض يتقيأ طوال الليل |
En sevdiğim şeylerden biri sessizce kayıp gitmekti, gece boyunca ilerleyen uzay istasyonunun dört bir yanında. | TED | من أحب الأشياء إليَ كان التنقل في المحطة الفضائية، التي كانت تهمهم الليل بطوله. |
Susamış sürüler, gece boyunca gelmeye devam ediyor. | Open Subtitles | القطعان العطشانة تُواصلُ الوُصُول على مدار الليل. |
Hayır, ama Valdosta, Georgia'ya gece boyunca süren bir yolculuk yapıp, uzaktan izledi. | Open Subtitles | لا, لكنها قادت السيارة كل الليل الى فالدوستا,جورجيا لتراقب من بعيد |
Yani biliyordun. Tüm gece boyunca biliyordun. | Open Subtitles | إذًا، فإنّك كنت تعلم كنت تعلم طيلة الليلة |
Üç gece boyunca onun evini aradım ve hep çalıştığını söyledi. | Open Subtitles | هاتفتُ منزله 3 ليالٍ متتالية ويزعم أنّه يعمل، لم يعاود الاتصال بي |