"geldiğince" - Traduction Turc en Arabe

    • بقدر
        
    • قدر
        
    • بأقصى
        
    • لأطول
        
    • بأفضل ما
        
    • لكي أحافظ
        
    • بأقصي
        
    • وقت ممكن
        
    • ما يمكننى
        
    • مايمكنني
        
    • ما بوسعي
        
    • سأفعلُ قصارى جهدي
        
    Elimden geldiğince çabuk orada olacağımı özür dilediğimi ve onu sevdiğim söyle. Open Subtitles أخبريه أني سأحاول الوصول بقدر المستطاع و أني متأسفه و أني أحبه
    Ve elinizden geldiğince farklı deneyimlere kucak açmanız lazım çünkü mezun oluyorsunuz ve çok yakında hepiniz kendi yönlerinize gideceksiniz. Open Subtitles و ستتعرضون للضغط في العديد من التجارب بقدر ما تستطيعون لأنه لسنة تخرجكم ستذهبون في طرق منفصلة لوقت قريب جداً
    Çatışma elinden geldiğince büyük olmalı. Çünkü mevcut durum klişe olabilir. Ve o düşüncenin yüceliğiyle zıtlaşmalı. TED فأنت بحاجة إلى توسيع الفجوة بقدر الإمكان، لأن هناك نوع شائع من الوضع الراهن، وأنت بحاجة لتقارن ذلك مع فكرتك.
    Yalnızca ellerinden geldiğince deneyimlemek isterler ve yaptıklarının diğerlerine nazaran uygun olmasına bakmazlar. Uğur böceğine dokunmakla süneye dokunmak gibi. TED إنهم يريدون فقط أن يقوموا بالتجربة قدر المستطاع وليست لديهم أدنى فكرة عن التقارب النسبي ما بين لمس خنفساء وحشرة.
    Bu arada, onlara elimden geldiğince fazla gölge vermeye çalışacağım. Open Subtitles في هذه الأثناء، سأحاول إعطاءهم أكبر قدر من الظل ممكن
    Senin yerinde olsaydım elimden geldiğince çabuk burayı terk ederdim. Open Subtitles لو كُنتُ بمحلكَ، لهرولتُ مُسرعاً خارج القصر بأقصى ما يُمكنني.
    Hava kabarcıklarını elinizden geldiğince çıkarın. TED وحاولوا إخراج فقاعات الهواء منها بقدر الاستطاعة
    İşte sorunun olduğu yer burası, ve size sorunun ne olduğunu elimden geldiğince açıklayacağım. TED وهنا تكمن المشكلة، وسأشرح لكم، بقدر ما أستطيع ما هي المشكلة.
    Charlie. Kraliçe'yi elimizden geldiğince temizleyelim... Open Subtitles تشارلي ، لنجعل من الملكة نظيفة بقدر مانستطيع
    Tek yapacağımız, elimizden geldiğince bela çıkarmak. Open Subtitles كل ما يجب ان نفعله هو عمل مشاكل بقدر استطاعتنا
    Kralın bana sorduğu hukukla ilgili bazı soruları... görevim gereği elimden geldiğince cevapladım. Open Subtitles أجبت بقدر إستطاعتى على بعض النقاط القانونية التى أثارها الملك بما يُحتّمه على واجبى تجاهه
    Tüm gücümle senin yanındayım ve sana elimden geldiğince iyi bakacağım. Open Subtitles سوف أبقى معكي بقدر كل ما أستطيع و أقوم بأفضل ما أستطيع لرعايتكي
    Birileri öğrenmeden, elimden geldiğince sizlerle bol bol vakit geçirmek istedim. Open Subtitles أردت أن نظل معاً على قدر المستطاع قبل أن يعرف أحد
    Elinden geldiğince mutlu olmaya çalış. Bir baba sadece bunu ister. Open Subtitles حاولي ان تكوني سعيدة قدر استطاعتك هذا كله ما يتمناه الأب
    Bu gerçeği kocanızdan gizlemelisiniz ve elinizden geldiğince bazı şeylere mani olmalısınız. Open Subtitles انه من الافضل أن تبقي بعيدة عن زوجك قدر الإمكان, كي نمنع
    Elimizden geldiğince savunmaya çalışıyoruz. Ama kontrolü kaybediyoruz, çabuk olun. Open Subtitles نحاول الدفاع قدر استطاعتنا هنا ولكننا سنخسر ، عليكم الإسراع
    Tamam, bak. Daha sonra elimden geldiğince açıklayacağıma söz veriyorum. Open Subtitles حسنٌ، اسمعي، أعدكِ بأنني سأفسر لكِ الأمر قدر إستطاتي لاحقاً.
    Tek istedikleri her şeyin nasıl işlediğini anlamak ve yaşamı ellerinden geldiğince deneyimlemektir. TED إنهم يريدون فقط أن يعلموا كيف تعمل تلك الأشياء ويجربوا أكبر قدر ممكن من الأشياء في الحياة.
    Kavrama kuvvetinizi ölçebilmem için bu aleti en kuvvetli elinizde elinizden geldiğince sıkmanızın bir mahzuru var mı? TED هل تمانع الإمساك بيدك بهذه الأداة بأقصى قوّتك كي أقول بقياس قوّة قبضتك؟
    Sıcakta kal, nefes al, elinden geldiğince hayatta kal. Open Subtitles حافظ على الدفء والهواء وعلى حياتك لأطول فترة ممكنة
    Size birkaç soru soracağım. Lütfen elinizden geldiğince cevap vermeye çalışın. Open Subtitles سوف أقوم بسؤالك بضعة أسئلة أرجو أن تردى بأفضل ما لديك
    Ve elimden geldiğince, Birleşik Devletler Anayasasını esirgeyecek, koruyacak ve savunacağım. Open Subtitles و سأفعل ما بوسعي لكي أحافظ و أحمى و أدافع عن دستور الولايات المتّحدة
    Açıklığı geçer geçmez, elinden geldiğince hızlı koş, anladın mı? Open Subtitles بمجرد أن تجتازي الغابة اجري بأقصي سرعة لديكِ، اتفقنا؟
    Evet, elimden geldiğince çabuk, onu orada bulacağımı söyleyin ona. Open Subtitles آجل , أخبره بأننى سأقابله فى أسرع وقت ممكن
    Elimden geldiğince yavaş çalışıyorum, ama bunu sonsuza kadar sürdüremem. Open Subtitles أعمل بأبطأ ما يمكننى لكننى لا يمكننى إبقائها هكذا للأبد
    Tabii öyleyim Cuddy nehir boyunca elimden geldiğince hızlı ilerleyip 300 doları almak istiyorum. Open Subtitles اريد ان اتحرك باسرع مايمكنني الى النهر لاحصل على 300 دولار خاصتي
    Kendimi içinde bulduğum bu yeni yaşamda kederle ilerlerken, elimden geldiğince bu anlayışı benimsiyorum. TED في تلك الحياة الجديدة التي وجدت نفسي بها، أفعلُ ما بوسعي لأحتضن هذا المفهوم بينما أحاول تخطي فاجعتي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus