Buraya geldim çünkü İngiliz edebiyatı okumak istiyordum. | TED | أتيت لأنني رغبت في دراسة الأدب الانكليزي. |
Hayır, geldim çünkü arkadaşın olmak istiyorum Ramon. | Open Subtitles | لا، أتيت لأنني أريد أن أصبح صديقتك ريمون |
Buraya geldim çünkü ben size şunu söylemek istiyorum ki olup bitenlerle ilgili neler hissettiğinizi anlayabiliyorum. | Open Subtitles | كما تعلمين، لقد جئت بسبب I. .. أنا فقط ... أردت أن أقول ، أن تعرفين |
Geldim, çünkü beni tedavi edebileceğin söylendi. | Open Subtitles | لقد أتيت لأني أخبرت أنّك تستطيع علاجي. |
geldim çünkü bildiklerimle yaşayamam. | Open Subtitles | أنا هنا لأنني لا أَستطيع العيش مع ما أعرفة |
Size geldim çünkü efsanelere göre estetikte en iyisisi sizsiniz. | Open Subtitles | جئت إلى هنا لأن الاسطورة أنك الأفضل في جراحة التجميل |
Seni yaşlı ahmak, buraya geldim çünkü neredeyse geberiyordun. | Open Subtitles | أيها العجوز الأحمق , لقد أتيتُ هنا لأنكَ كُدت أن تموت |
Toby, buraya geldim çünkü düşündüm ki birbirimize yardımcı olabiliriz. | Open Subtitles | توبي, لقد أتيتُ هنا لأني ظننت أنه بأمكاننا مساعده بعضنا |
geldim çünkü bu yapılacak doğru şeydi. | Open Subtitles | لقد أتيت لأنه الشيء الصحيح لفعله |
geldim çünkü bu akşam yeterince üzüldün. | Open Subtitles | جئت لأنك تأذّيت كثيراً اللّيلة تحتاج أن تتخطى ما حدث |
Geri geldim çünkü bunu benden duyman gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | لقد أتيت لأنني ظننت أن عليكِ أن تسمعي هذا مني |
Buraya geldim çünkü geçebilirim. İşte bu kadar. | Open Subtitles | بل أتيت لأنني أستطيع النجاح ، هذا كل شيء |
Buraya geldim çünkü Voodoo gitmiş. | Open Subtitles | - ليس لهذا جئت " جئت بسبب رحيل " فودو |
geldim çünkü yapacağını biliyordum amına koyayım. | Open Subtitles | لقد أتيت لأني كنت أعرف أنك ستفعل ذلك. |
Geldim, çünkü göğsümde ağrılarım var. | Open Subtitles | أتيت لأني أحسست بألم في صدري |
Buraya geldim çünkü yarışmayı deneyebilirim. | Open Subtitles | أنا هنا لأنني أعتقد أنه بإمكاني تجريب الركوب، أليس كذلك؟ |
geldim çünkü ortak arkadaşlarımız var. | Open Subtitles | أنا هنا لأنني أنا و أنت لدينا أصدقاء مشتركه |
Bakın, buraya geldim, çünkü sizi buradan çıkarmak için bir planım var. | Open Subtitles | انظروا ، لقد جئت الى هنا لأن لدي خطة لإخراجكم من هنا |
Buraya geldim çünkü bu, terapistimin aklından geçen çılgınca bir fikirdi. | Open Subtitles | لقد عدت إلى هنا لأن معالجتي النفسية كان لديها فكرة مجنونة. |
Buraya geldim çünkü patronum Amerika Birleşik Devletleri Sarah Connor'ın kafayı sıyırmış ve bir adamı sırf gelecekte dünyada savaş çıkaran bir bilgisayar sistemi icat edeceğine inandığı için öldüren tehlikeli ve A sınıfı bir deli olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | , لستُ هنا لأنكَ فقدتَ خطيبتك ! حبّ حياتك ، وفتاة الأوقات السعيدة |
Sana gerçeği söyleyeceğim. Buraya geldim çünkü parti çok sıkıcıydı. | Open Subtitles | الآن سأقول لكِ الحقيقة ، جئت إلى هنا لأني كنت مضجراً من الحفلة |
geldim çünkü o, normal bir adam. | Open Subtitles | لقد أتيت لأنه مجرد رجل بسيط. |
Hayır buraya geldim çünkü sen hâlâ tanıdığım en iyi söz yazarısın. | Open Subtitles | لقد جئت لأنك لا زلت أفضل كاتب أغاني عرفته قط |