Kamplarda yaşıyoruz, geleceğimiz yok, ekmeğimiz yok çocuklarımızın eğitimi yok. | Open Subtitles | لا مستقبل,لا طعام و لا توجد لدينا اجتياجات الاطفال الاساسية |
tatlı, aptal oyuncak, üniversiteye gitmelisin, çünkü sen ve benim ... bir geleceğimiz yok. | Open Subtitles | لذا فيمكنك الذهاب للكلية لأنه لا مستقبل لعلاقتنا |
Sana göre Hannah'yla bir geleceğimiz yok. | Open Subtitles | وفقًا لما ترين، فإنّه لا مستقبل يجمعني بـ(هانا) |
O başımızdayken bir geleceğimiz yok. | Open Subtitles | لا مستقبل في ظل قيادته. |
O başımızdayken bir geleceğimiz yok. | Open Subtitles | لا مستقبل في ظل قيادته. |
John, sen bir oyuncaksın. Sen ve benim -- bir geleceğimiz yok. | Open Subtitles | جون) أنت دمية) لا مستقبل لعلاقتنا |