"gelecekti" - Traduction Turc en Arabe

    • سيأتي
        
    • قادماً
        
    • كانت ستأتي
        
    • كُل ما أحتجت له
        
    • المفترض أن يأتي
        
    - Peki Mösyö Claude Langton, ...arı kovanlarınızı yok etmek için saat kaçta gelecekti? Open Subtitles -والسيد "كلود لانغتون "، في أي وقت سيأتي ليدمر عشّ الدبابير؟
    Beni almaya Luck Amca gelecekti hani? Open Subtitles اعتقدت ان العم لاك سيأتي لياخذني.
    Simon, gitmem lazım. Bir arkadaşım ziyarete gelecekti, tamamen unutmuşum. Open Subtitles "سايمون", يجب ان اذهب لديّ صديق سيأتي نسيته تماماً, انا آسفه
    Ne zaman döneceğini bilmiyordum, hem Rahip Harper gelecekti. Open Subtitles ، لم أعرف متى ستعودين . والقس هاربر كان قادماً
    Siyahi kadın güreşçileri keşfeden bir yetenek avcısı ayın sonunda onu izlemeye gelecekti. Open Subtitles مكتشف المواهب من إتحاد النساء" "المصارعات السود كان قادماً "لرؤيتها في نهاية الشهر"
    "Vanity Fair"den bir muhabir gelecekti de bugün. Open Subtitles لدينا مُراسل من "فانيتي فير" سيأتي إلى المنزل لاحقاً.
    Böylece bin tane zafer gelecekti. Open Subtitles حيث أنه من أجل هذا سيأتي ألف إنتصار
    Onu oluşturan beden, onu ortadan kaldırmak için gelecekti. Open Subtitles أن الوعاء الذي صنعه سيأتي ليلغيه
    Yani, çok fazla çalışma görecektim, çok yoğun-- Las Vegas"ın bu işte çok şey demek olduğunu biliyorum, ve Büyük Kanyon tam olarak bu işe nerede dahil oldu gerçekten emin değilim -- ama bunlar bir şekilde bir araya gelecekti, ve ben gerçekten muhteşem ürünler görecektim. TED أعني, سوف أرى الكثير من الأعمال, إنه لشيء مثير حقاً -- أعلم أن لاس فيغاس كانت ستكون لديها بعض اللمسات, و لست متأكداً حقيقة أين سيأتي دور الـ غراند كانيون -- و لكن بطريقة أو بأخرى كل هذا سيتكون مع بعضه البعض, و سوف أرى منتوجاً رائعاً حقاً.
    Daha erken gelecekti. Open Subtitles كان سيأتي بوقت مبكر
    Nasıl olsa gelecekti. Open Subtitles كان سيأتي على أي حال
    Hani Tracy öğleyin gelecekti? Open Subtitles 30 Rock الموسم الأول - الحلقة الثانية إعتقدت أن (ترايسي) سيأتي هنا هذا المساء
    Kaç insan cenazesine gelecekti? Open Subtitles كم من الناس سيأتي لجنازته
    Carlisle yarınki seremonimize gelecekti ama tren saatini söylemedi. Open Subtitles لقد اعتقدت من أن (كارلايل) سيأتي لإحتفالنا بالغد لكنه لم يلحق بالقطار
    Yani bugün de gelecekti. Open Subtitles مما يعني انه سيأتي اليوم
    Haftaya. Moda dünyasındaki herkes bunun için gelecekti. Open Subtitles الجميع في عالم الأزياء كان قادماً لأجل ذلك.
    Bugün her zaman gelecekti. Artık dünya değişecek göreceksin. Open Subtitles هذا اليوم كان قادماً لا محال و الآن الحال سيتغيّر
    Teklifiyle birlikte benimle buluşmaya gelecekti. Open Subtitles كان قادماً لمُقابلتي، نعم. مع عرضٍ.
    Lana'yla gelecekti. Open Subtitles كان قادماً مع لانا
    Hayır, hayır, hayır. Annem gerçekten gelecekti ama iptal etti. Open Subtitles لا, لا, لا, أمي كانت ستأتي لكنها الغت الزيارة
    Bu çocuğu kurtarmak işine gelecekti. Open Subtitles كُل ما أحتجت له ، هو طفل تقوم بأنقاذه.
    Bir meslektaşım gelecekti... ama yaralandı. Open Subtitles كان من المفترض أن يأتي أحد زملائي لكنه جرح نفسه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus