Görünüşe göre tiyatroya gelen herkes sırf orada görünmek için gelmiş gibiydiler | Open Subtitles | يبدوا أن كل من كان في المسرح كان هناك لكي يُرى فقط |
On yaşına gelen herkes süper güçlerinin olmasını diler. | Open Subtitles | كل من كان في العاشرة يتمنى لو أن لديه قوى |
Bu herif tam bir puşt Buraya gelen herkes tutucu. | Open Subtitles | ذلك الرجل ساقط كل من يأتي هنا يصبح حاد المزاج جداً |
Bu şartlar altında buraya gelen herkes huzursuz olur. | Open Subtitles | هذه حال كل من يأتي هنا بهذه الظروف |
Buraya gelen herkes böyle kameralara gerçekten alıştım artık. | Open Subtitles | كل شخص يأتى يمشى هكذا لذلك إعتدت أن أظهر فى التصوير |
Buraya gelen herkes, burayı geçmeyi başaramaz. | Open Subtitles | أنا سعيد جدا ً! ليس من المعتاد أن . كل من يأتى هنا يستطيع أن يفعلها |
On yaşına gelen herkes süper güçlerinin olmasını diler. | Open Subtitles | كل من كان في العاشرة يتمنى لو أن لديه قوى |
Buraya gelen herkes ruhani yolculuklarından sağ çıkmaz tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi. | Open Subtitles | - ليس كل من يأتي هنا البقاء على قيد الحياة سعيهم، تماما كما في الحياة. |
Eve gelen herkes böyle diyor. Sen de söyledin. | Open Subtitles | كل من يأتي للمنزل يقول ذلك |
Marshalsea'a gelen herkes onu tanıdığı için memnun olur. | Open Subtitles | كل من يأتي إلى الـ(مارشلسي) يكون سعيدا بالتعرف إليه. |
Buraya gelen herkes bayılıyor daireye. | Open Subtitles | كل من يأتي هنا يحبها. |
Çok uzun. Buraya gelen herkes kaçıktır. | Open Subtitles | . كل شخص يأتى هنا فى صورة شاذة ... . |
Çiftliğe gelen herkes birer hastaydı, evet. | Open Subtitles | كل من يأتى للمزرعة هو مريض نعم |
Ama aynı zamanda çiftliğe gelen herkes bir başkasına bakmakla yükümlüydü-- onlar için yemek pişirmek, onların temizliğini yapmak.. | Open Subtitles | ولكن أيضاً كل من يأتى إلى المزرعة مسؤول عن العناية بإنسان آخر سواءً بأن يطهو لهم الطعام أو ينظفهم أو حتى بعمل بسيط كأن يستمع إليهم |