Şimdiye kadar ortaklaşa geliştirdiğimiz her şeyden daha değerli bir şeyle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | نحن نتعامل مع دواء يساوي أكثر من أي شييء أخر نقوم بتطويره هُنا. |
Ama aslında, otonom araba geliştirme sürecinde geliştirdiğimiz başka bir şey var. | TED | ولكن في الواقع، هناك شيء آخر قمنا بتطويره في خلال عملية تطوير هذه السيارات المتمتعة بالتحكم الذاتي. |
2010 yılında, DNA okuma ve yazma için geliştirdiğimiz tüm bu teknolojiler ilk sentetik hücrenin yaratılışını ilan etmemizle birlikte bir araya geldi, tabii adını ''Synthia'' koyduk. | TED | في عام 2010، كل التكنولوجيا التي تم تطويرها لقراءة وكتابة الحمض النووي والتي عملت معاً عندما تم تصنيع الخلية الصناعية الأولى، والتي دعوناها بالطبع سينثيا. |
Ve sonra, tabii ki Sim City 2000'i de almaya karar verdik, öbür Sim City'i değil, özellikle bunu, yani bu süreçte geliştirdiğimiz kriterler çok güçlüydü ve sadece seçim kriterlerinden ibaret değildi. | TED | وهكذا قررنا، بالطبع، أن يكون سيم سيتي 2000، ليس مدينه سيم أخرى،تلك على وجه الخصوص، وبالتالي فإن المعايير التي قمنا بتطويرها على امتداد الطريق كانت قوية حقاً، ولم تكن فقط من معايير الاختيار. |
Ben kullanıcıların geliştirdiğimiz araçları hakkında bilgisi olan ve buna izin veren kullanıcılar olmasını istiyorum. | TED | أريد من المستخدمين أن يكونو مستخدمين واعيين وراضين عن الأدوات التي نطورها. |
Sanat, toplumumuzu geliştirdiğimiz araçlardan biri olmalı. | TED | الفن يجب ان يكون احد الادوات التي نطور مجتمعنا من خلاله |
Bu geliştirdiğimiz yeni kırılmaz yemek tabağı. | Open Subtitles | هذه طبق العشاءِ مستحيل الكسرِ الجديد ِ الذي كنا نطوره |
Bu algoritmaları baz alarak ve standart grafik GPU'ları kullanarak geliştirdiğimiz bir dokunmatik cihaz. | TED | وهو جهاز يعمل باللمس .. طورناه مبني على برمجيات خوارزمية .. معتمدة على اساسيات رسوميات الحاسوب |
Bu, sınıfımızda geliştirdiğimiz, hangi riskleri almaya istekli olduklarını planladıkları, esasen eğlenceli bir şey. | TED | وهو شيء ممتع قمنا بتطويره في الفصل حيث يقومون برسم المخاطر المستعدين للقيام بها. |
geliştirdiğimiz bir uygulama ile ne kadar ışık aldığını ve pilin doluluğunu takip edebilirsiniz. | TED | ولذلك من خلال تطبيق قمنا بتطويره يُمكنك حرفيًا تتبع مقدار الضوء الذي تحصل عليه، ومقدار امتلاء البطارية. |
geliştirdiğimiz bir serum epey ümit vericiydi. | Open Subtitles | مصل واحد .. قمنا بتطويره كان مبشراً جداً |
Bu, nabız dizisinin bir eklentisi olarak geliştirdiğimiz bir eklemli kol. | Open Subtitles | هذا ذراع مفصلي قمنا بتطويره كامتداد لنظام النبض |
Bu geliştirdiğimiz hareket ile iki parmağınızı buraya koyuyorsunuz, eğim için bir eksen belirliyor, ve ben de ona göre eğip bükebiliyorum. | TED | الآن ، هذه الحركة التي تم تطويرها ، وهي وضع إصبعين في الأسفل إنها تحدد محور إمالة وأستطيع الميل صعودا ونزولا على هذا النحو. |
geliştirdiğimiz tahrik gücümüz | Open Subtitles | أننا قد مدفوعة التي تم تطويرها |
Oysa 20. yüzyılda geliştirdiğimiz bazı zihinsel alışkanlıkların beklenmedik başka alanlarda da getirisi oldu. | TED | بعض من عادات العقل التي قمنا بتطويرها على مدى القرن العشرين وقد آتت أكلها في مجالات غير متوقعة. |
Bu bakteriler, enfeksiyon tedavisi için geliştirdiğimiz, hepsi değilse bile, birçok antibiyotiğe karşı dirençli hale gelmişlerdir. | TED | وهي البكتيريا التي أصبحت مقاوِمة للكثير، إن لم يكن لجميع المضادات الحيوية التي قمنا بتطويرها لعلاج هذه الالتهابات. |
Ve şu an geliştirdiğimiz teknolojinin toplumsal etkileri konusunda daha vicdani düşünmeye başlayabiliriz. | TED | و نستطيع التفكير بطريقة أكثر وعياً تجاه التأثير الاجتماعي للتكنولوجيا التي نطورها. |
geliştirdiğimiz teknolojiler ve onları nasıl kullanacağımız hakkında son söz bana ait. | Open Subtitles | لدي الكلمة الاخيرة في جميع العلوم التي نطورها و كيف نستخدمها |
İnsanlar bunu bilince... geliştirdiğimiz sisteme göz atacaklar. | Open Subtitles | وعندما يعرف الناس هذا فإنهم سينظرون الى الاسباب التي جعلتنا نطور هذا النظام |
Burası, realite şovlarını geliştirdiğimiz yer. | Open Subtitles | هنا المكان الذي نطور فيه برامج الواقع |
Altı yıldır geliştirdiğimiz bir silahı denemek için gönderilmişti. | Open Subtitles | لم أدرك بأنه طار سراً لقد أُرسل لِيختبر سلاحاً جديداً كنّا نطوره خلال السنوات الست الماضية |
geliştirdiğimiz enzimi kullandığımızda, bakın ne oldu? | Open Subtitles | والآن راقبوا ما يحدث حين ندخل الإنزيم الذي طورناه |