"gerçeğin" - Traduction Turc en Arabe

    • الحقيقه
        
    • للحقيقة
        
    • الحقيقة
        
    • الحقائق
        
    • للواقع
        
    • الواقع
        
    Mesajın ilk harfi ünsüz ise sonradan gelenler gerçeğin tam tersidir. Open Subtitles لو أن أول حروف الرساله ساكن فما يلي هو الحقيقه معكوسه
    gerçeğin ne olduğunu biliyoruz. Ama hayali bozma tamam mı? Open Subtitles نحن نعرف الحقيقه لا تحطم احلامى , اوكى ؟
    gerçeğin duygusal bir ağırlığı olması gerek, önemli bir şey söyle. Open Subtitles يجب أن يكون للحقيقة ثقلًا عاطفيًّا، عليك أن تفضي بحقيقة مهمة.
    Unutmayın: "gerçeğin bütüncül bir resmi buna bağlı." TED تذكر ، الصورة الكاملة للحقيقة ربما تعتمد عليها.
    Resim sadece gerçeği değil, gerçeğin ardındaki hayali de gösterir. Open Subtitles أما اللوحة فلا تظهر الحقيقة فقط ولكن الحلم الذى تمثله
    Sebebi ne olursa olsun, Jill Randall'ın tıpkı yaşarken olduğu gibi ölürken de gerçeğin peşinde olduğunu söyleyelim. Open Subtitles مهما كانت الحقائق لنقل ان راندال ماتت كما عاشت من اجل البحث عن الحقيقة
    Bu nedenle eğer sayıların sırlarını ortaya çıkarabilirsek gerçeğin gizli anlamını da çözebiliriz. Open Subtitles لو استطعنا أن نكتشف المعنى السري للأرقام سنعرف المعنى السري للواقع
    Suçlama tamamen gerçeğin dışındaydı, ve yorumlar adil değildi. Open Subtitles كان كلامى بدون اساس فى الحقيقه ولم يكن باى حال عادل
    İkincisi de, gerçeğin miktarı her zaman ölçülebilir değildir. Open Subtitles الثانى هل تلك الحقيقه ليست قابله للقياس دائماً
    Ben de medya bu kasetle uğraşırsa gerçeğin ortaya çıkacağını bilecek kadar uzun süredir siyasetteyim. Open Subtitles انا اعمل فى مجال السياسه منذ مده طويله و اعرف انه اذا حصلت اجهزه الاعلام على هذاالشريط.. فأن الحقيقه ستظهر
    Yanan miden değil kalbin. Artık gerçeğin farkına var. Open Subtitles بالتالي مايحرقك ليست معدتك ، و إنما قلبك الان الحقيقه كٌشفت
    Bazen gerçeğin yerine duymak istediğin şeyle kalırsın. Open Subtitles بعض الاحيان ينتهي بك الامر بسماع ماتريده عوضاً عن سماع الحقيقه
    Bilgi aldığımız platformların çoğalmasının, aynı zamanda gerçeğin, şeffaflığın, derinliğin ve doğruluğun da çoğalması anlamına gelmesini dilerdim. TED اتمني لو أن إنتشار المنصات التى نحصل منها على المعلومات صاحبه إنتشار للحقيقة والشفافية والعمق والدقة.
    gerçeğin inşası duyularımızın sınırlı olduğudur. TED إذاً كل تفسيرنا للحقيقة هو عبر تلك الحواس المحدودة.
    Şey, gerçeğin bir zamanı vardır. Ve de, yalanın değil, susmanın da zamanı vardır. Open Subtitles حسناً ، هناك وقت للحقيقة و ليس للأكاذيب لكن للصمت
    gerçeğin yorumu olmaz. InGen yalanlarını ortalığa böyle... Open Subtitles ليست هنالك روايات للحقيقة شركة إين جين لا يمكنها أن تتقيأ بتردد
    Ve bu garip fikir, gerçeğin belirsizlikle bezenmiş yeni resmine kapıları açtı. Open Subtitles وهذه الفكرة الغريبة فتحت الباب للصورة الجديدة المقلقة للحقيقة
    gerçeğin önündeki engeli aşabiliyor muyum diye görmek için bir gün daha ver. Open Subtitles أعطنى يوماً واحداً لمعرفة إذا كنت أستطيع الخوض خلال هذه الكتلة إلى الحقيقة
    Aslında şu ana kadar bu gerçeğin farkında değildim. Hayır. Open Subtitles لا في الحقيقة أنا لم أفكر بهذا حتى هذه اللحظة
    Savunma, jüri için hikâye yaratmaya kafayı takmış durumda ve avukatlar da dikkatleri gerçeğin üzerinden çekmek için bunu kullanıyor. Open Subtitles الدفاع مهووس بصنعِ قصصاً لأجل هيئة المحلّفين، ويقوم المحامون بالإهتمام بهذه القصص للفلت النظر عن الحقائق..
    Esrarengizlik en basit gerçeğin bile olağanüstü ve gizemli görünmesine neden olur. Open Subtitles تتسبّب السريّة في جعل أبسط الحقائق تبدو عجيبة وغامضة
    Çöl bizim yüzümüzden kaçınılmaz olandır ve bu gerçeğin ta kendisi kardeşim. Open Subtitles القفار أمر لا مفر منه بسبب من نحن وهذا هو الواقع أخي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus